4| plan two: attention is important

308 43 23
                                    

"İkinci plana geçiyoruz millet."

Eren başına koyduğu buz ile çok ciddi bir şekilde arkadaşlarına bakıyordu. Gençler ise ısrarcı çocuk için çok endişeli görünüyorlardı...

"Eren... İyi misin?"

"Evet, evet iyiyim." Ayağa kalktı genç.

"Sadece biraz dinlenece-"

Adım atacağı sırada kumların üzerine yığıldığında üç arkadaşı da aynı anda büyük bir 'ah' çektiler...

-

"Yeni bir gün, yeni bir şans demektir."

Konser biletine bakarken kaşları çatık duruyordu Eren'in. Dün gece Levi'ın kıymetli ve şifalı kolları sayesinde derin bir uyku çekmişti ve enerjik bir şekilde uyanmayı başarmıştı.

Onların da tatil için sahilde kaldıklarını öğrendiğinde gerçekten çok mutlu olmuştu. Kahvaltıdan sonra şans eseri bu günlerde popüler olan bir müzik grubunun bu sahilde yarın akşam için konser vereceğini öğrenmiş, vakit kaybetmeden iki bilet almıştı. Niyeti, genç kızı konsere davet etmekti.

Gözlerini kısarak güneş kremini bedenine süren kızı izledi. Kollarını, bacaklarını, omuzlarını, kas... dolu karnını ve... Göğüs-

Eren koşarak kendini suya atmak zorunda kalmıştı çünkü yanakları ve elleri cayır cayır yanmıştı gördükleri karşısında.

Sudan çıktığında ve arkadaşlarının dalga geçmelerini dinlerken bir yandan kuruduğunda geriye kalan tek şeyin Levi denen o cehennem zebanisinin kraliçesinin yanından gitmesini beklemekti.

Çok değil, on dakika sonra Levi, yüzmeye karar verdi ve arkadaşları ile konuşan Mikasa ayağa kalkarak onların ters istikametine doğru hızlı hızlı yürümeye başladı.

Fırsat bu fırsat!

Eren küçük bir ceylana koşturan aslan misali atıldı, koştura koştura kızın hızlı adımlarına yetişti.

"N'aber Mikasa?"

Yanından yürümeye başladığında Mikasa, Eren'e bir bakış attı ve tekrar önüne döndü.

"İyidir Eren, seni sormalı?"

"Seni gördüm daha iyi oldum."

Mikasa bir şey arıyor gibiydi. Aceleci tavırlarını umursamamayı seçti, avucunda tuttuğu biletleri oynattı.

"Acaba diyorum sen ve ben-"

"Pardon... Lafını bölüyorum ama..."

Eli ile tuvaleti işaret etti huzursuzca kıpırdanan kız. Eren hemen onun lavaboya gitmesi gerektiğini anlamıştı. Biraz utanmış ve yanlış zamanı seçtiğini düşünerek gözlerini kaçırdı.

"Özür dilerim. Tabi, buyur.."

Mikasa lavaboya geçtiğinde utanç duygusu yüzünden bir süre gözüne gözükmek istemedi. Bu yüzden de gözden ırak bir köşede, boş alandaki kumlara oturarak sırtını beton duvara yasladı.

"İlk defa bir kızla konuşurken bu kadar sorun yaşıyorum... Benim neyim var böyle?"

Morali bozulmaya başlıyordu. Mikasa'dan gerçekten çok hoşlanmıştı. Onu daha yakından tanımak istiyordu. İçinde bir yerlerde bunun ufak bir hoşlantı olmadığını anlıyordu. Bütün kalbi ile onu istiyordu.

"İlk görüşte aşk bu olsa gerek..."

Mırıldandı elindeki biletlerle oynarken. Bu biletlerden birini ona vermek istiyordu. Belki duygularını ifade edecek doğru yer o konser alanıydı. Yarın akşama kadar bekleyebilir miydi ki?

summer's glory, eremika✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin