2.BÖLÜM ORMAN

41 6 0
                                    

    "Abi burda ineceğim. Ne kadar yazdı?"
"Emin misin oğlum burda in cin top oynuyor. Seni daha güvenli bir yere bırakayım hmm?"
"Gerek yok . Teşekkür ederim. Ne kadar yazdı?"
"Sen öyle diyorsan bana bir şey düşmez. 20 lira versen yeter."
Cebimde sadece 10 TL vardı. Ceplerimi yine yokladım. Başka paranın olmayacağını bile bile .
"Çıkmadı sanırım genç. Sorun değil. Ne kadar var sende?"
"10"
  "Tamam kalsın o cebinde lazım olur" deyip içten bir şekilde güldü. Bu para bir işe yaramayacaktı zaten . Ölüler para kullanmaz
  "Olmaz abi sen al yinede. Kendimi kötü hissediyorum."
  "Peki oğlum " Adama başımı sallayıp taksiden indim.

Ormanlık bir alanda indim. Yağmur yağıyordu ama evden çıktığım anda ki kadar yoğun değildi.  Burnuma toprak kokusu geliyor. Huzur gibi . Huzur duygusunu hiç tatmadım oysa. Ama bu kokuyu tanımlamam gerekseydi, huzur derdim.

Ana yoldan çıkıp ağaçların arasına girdim . Ta ki orman beni kucaklayan kadar ilerledim.  Issız,kimsesiz benim gibi.  Yağmur hızını arttırıp üstüme dökülüyordu. Sanki gök ikiye ayrılmış gibi. Anladı sanırım Tanrı bugün bu hayattan ve zaman diliminden silineceğimi. Kızdı bana.

Artık gücüm kalmadı. Dizlerimin üzerine  çöktüm. Tuttuğum gözyaşılarımı serbest bıraktım.  Dayanamıyorum Tanrım. İçim içimi yiyor. Bir çığlık savurdum gökyüzüne yardım edin diye .

"TANRIM LÜTFEN YARDIM ET BANA . BU HAYATTAN TEK BEKLENTİM SADECE BENİ BEN OLDUĞUM İÇİN KABUL GÖRÜLÜP SEVİLMEKTİ. FAZLA GELDİM BURAYA . CANIMI AL YA DA YARDİM ET . DAYANAMIYORUM." Bir çığlık daha ...

Şimşek çaktı. Her yer kapkaranlık oldu. Tekrar hava aydınlandı. Etrafıma baktım. O sırada çimenlerin arasında parlayan altın rengi bir şey dikkatimi çekti. Ayağa kalkıp parıldayan şeyin yanına gittim.

Kemer tokası? Kim buraya gelip bunu düşürmüş olabilir ki. Eski çağlara ait gibi gözüküyor. Ortası boş desenli bir kemer tokası. Elime aldım. Sağını soluna baktım. Arkasında bir yazı var 'Jamie Fraser Mackenzie ' Mackinezi bir İskoç soyisimi . İskoçlu birinin  burada ne işi var ki? Belki markasıdir kemerin.

Kemer tokası elimde birden ısınmaya başladı ve kendi kendine titremeye başladı. Yere attım hemen tokadan ışık hüzmeleri cıkmaya başladı. Tokaya eğilip tekrar alacakken gözlerim karardı ve yere düştüm.

Gözlerimi tekrar açtığımda yağmur dinmişti. Ayağa kalktım. Kan şekerim düştü sanırım. Etrafıma baktığımda her yerin kuru olduğunu fark ettim. Nasıl olabilir ? Bardaktan boşalıncasıya yağmur yağdı ve kıyafetlerim yaş . İlerlemeye başladım. Az ileriden garip sesler geliyordu.  Biraz daha ilerledim o tarafa insan sesleri ama farklı bir dile ait. Az ilerimde duruyorlardı . Üç adam. Üç etek giymiş adam. Üzerindekiler İskoç eteğiydi sanırım. Hararetli bir şekilde konuşuyorlardı. Biraz daha uzaktan bir silah sesi geldi ve adamlar koşmaya başladı.

Ne olduğunu anlayamıyorum. Film mi çekiyorlar? Üç İskoç eteği giymiş adamların peşinden koşan kişiler ellerinde tüfek  ile etrafa dağıldılar. Üstlerinde kırmızı ceket , dar pantolon , beyaz peruk ve şapkalılardı. Eski zaman İngiliz askerlerine benziyorlardı. Evet kesinlikle film setindeyim.

O sırada İngiliz askerlerinden biri beni gördü." Kusura bakmayın. Film çekildiğini bilmiyordum. Hemen gidiyorum." Adam bana baktı tepeden tırnağa süzdü.  İngilizce bir şeyler geveledi ve bağırarak arkadaşlarına bir şey dedi. Tüfeği kaldırıp ingilizce ellerini kaldir dedi. "Ben kasttan değilim gidiyorum" deyip arkamı döndüm.

Adım atıcakken silah patladı ve tam kulağımın yanından geçip ağaca saplandı. Ne oluyor amına koyayım. Kesinlikle film çevrilmiyir burada. Koşmaya başladım. Asker dur diye bağırmaya başladı. Birkaç askerin peşimden geldiğini hissettim ve hızımı arttırdım. Tüfekler patlıyordu . Tanrım neler oluyor?

Ayağım bir ağaç köküne takıldı ve yamaç aşağı yuvarlanmaya başladım. Taşlar ve dikenler vücudumu çiziyordu. Çok canım acıyor. Kafamı bir taşa çarptım. Gözlerim kararmaya başladı ve durduğumu hissettim. Gözlerimi açamıyorum. Bilincim gitmeye başladı . Sanırım bayılıyorum. Şaşırdım mı?  Koca bir hayır. Çünkü ben Asil Tunç . Şanssızlık benim göbek adım.

1743 BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin