5

8 3 0
                                    

F: Yaklaşık iki ay önce kaybetmişti babasını, ama asla üzülmemişti aksine mutluydu ondan kurtulduğu için. Lakin unuttuğu birşey vardı. Tıpkı babası gibiydi abisi. Onu dahada fazla yapması için zorlayacak ve yine oda onun istekleri buni düşünmeyecekti...
~
H: İkinci ayında olduğunu tahmin ettiği o kirli depoda, sadece haftada üç gün yemekle duruyordu hâlâ. Zaten zayıf olan bedeni 'bir deri bir kemik' kalmış; gözlerini açamaz olmuştu, normal olarak.

Bu geçen süre zarfı içerisinde, kendsine verdiği değer ve sevgi tamamen kaybolmuş; artık bırakın ölmek istemeyi, ölmeyi bile hak etmediğini düşünmeye başlamıştı, uzun boylu beden.

Kulaklarının hergün duyduğu tanıdık sesi duyunca, paslanmış metal kapıya bakmıştı, her zamanki gibi.

İçeri giren bedene bakarken Hwang'ın çaresiz yüzünün aksine sevgili (!) katili; sırıtarak giriş yapmıştı, rutubetli depoya. Elindeki yemek tepsisini Hyun'un önüne koyduktan sonra yorgun düşmüş bedenin yanına gidip, eliyle çenesini kaldırdı ve ona bakmasını sağladı.

Onun gözünde ki çaresizliği gördükçe, mutluluk ile sırıtan beden konuşmaya başladı:

"Hyun, bulabildin mi ben kimmişim?"

Konuşacak hali bile olmayan beden kafasını 'hayır' anlamında sallayınca, karşı tarafın sırıtması kahkahaya dönüştü.

"Tahmin etmiştim, benim kim olduğumu bulman için ufak bir ipucu daha ister misin?"

Yine kafasını saklamakla yetinebildi, Hwang.

"Hm? Madem bir ipucu istiyorsun verelim o zama-"

Sözünü bitiremedi, kapının açılmasıyla. İçeriye doluşan onlarca adamı görünce neye uğradığını şaşırmış ve şok olmuştu katil. Öndeki silahlı adamların açılmasıyla arkadan öne birisi geldi usulca, çok geçmeden konuşmaya başladı zaten.

"Ah, sevgili ikizim nasılsın görüşmeyeli. Yine insanları kaçırıp, öldürmeye eziyet filan  etmeye devam mı?"

Sözünü bitirince yerde öylece yatan ve yüzü gözükmeyen bedene doğru eğildi.

"Şimdiki kurbanın da bu çocuk mu? Ama merak etme onu senden kurtarmaya geldim. Bence senin gibi bir piskopatın yaşamaya hakkı yok!"

Hyunjin duyduğu sesin çok tanıdık gelmesiyle başını kaldırdı ve karşıdaki ile göz göze geldi.

"H-Hyunjin"

Şaşkınlık dolu bakışlarını Hwang'tan alıp, bu sefer kin dolu bakışlarla ikizine baktı.

"Sen, sen nasıl yapabilsin böyle bir şeyi? Nasıl!?"

"Sen nasıl yaptıysan öyle! Nasıl benim sevgilimi öldüdüysen bende seninkini öldürecektim işte!"

Belinden çıkardığı silahı Hyunjin'in kafasına dayarken ve gözlerindeki yaşların akmasına izin vermişken tekrar konuştu katili:

"Sen öldürmedin mi benim sevgilimi? Artık sıra bende işte. Ödeşicez!"

Ardından odada iki silah patladı...

Bu bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz. Oy vermeyi ve yorum yazmayı ihmal etmeyin lütfen.
Hoşçakalın k-pop'la kalın!

Two Different Worlds -Hyunlix- DEVAM ETMİYORUM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin