Uzun zamandır buraya gelmediğimden ülkede değişiklikler olmuştu.Cebimdeki titremeyle irkildim.Telefonu çıkarıp baktığımda 'bilinmeyen numara arıyor' yazısına şaşkınlıkla bakarken.
"Yuh 56 arama ne!"
Önemli bir şey olduğu belliydi. Telefonu açıp kullağıma yasladım.Karşıdan korkmuş Jisung'un sesini duymayı beklemiyordum."Lee iyi misin,nerdesin,niye okula gelmedin?"
"Jisung sensin değil mi?"
"Evet evet benim.Nerelerdesin kaç kere Hwang'la seni aradık niye açmadın?"
"Önemli bir şey değil annem kaza yapmış bu yüzden hastaneye geldim,açamadım bu yüzden"
"Ne!Annen iyi mi,sen nasılsın, evde misin,yanına gelelim mi?"
"Sakin ol Jisung.Ben iyiyim şuan Avustralya'dayım.İlk uçak yarına bu yüzden evde anca o zaman olucam"
"Anladım.Hwang'da seni merak etti,oda çok kez aradı.İstersen onu ara"
"Tamam"
"Bir şey olursa ara,her zaman yanındayım"
"Tamam"
"Görüşürüz"
Diyip kapattı.Ona güvenmeli miyim bilmiyorum.Bunları şimdi düşünmek istemiyordum. Hwang'ın aradığını söylemişti. Onu aramalı mıydım? Telefonum yine titremeye başlamıştı. 'Hyunjin arıyor'yazısıyla aramama gerek kalmadığını anlamıştım.
"Niye beni geri aramadın?Jisung iyi olduğunu söyledi ama ben yinede merak ettim"
"İyiyim Hwang ayrıca daha Jisung'la konuşalı bir dakika oldu.Hem siz niye bu kadar merak ettiniz ki beni?"
"Niye merak etmeyelim.Ayrıca başına bir şey geldi sandık. İnsan bari bir yazar"
"Aradığını görmedim Hwang bu kadar endişelenme"
"Orodigino gormedem Howng, bo kodor ondisolenme"
"İyi olduğunu anladığına göre bay"
Telefonu yüzüne kapattım.Sinirlerimi bozmuştu.O kadar umursadığınıda düşünmüyorum hepsi drama queenlik.Sabaha kadar sokaklarda dolaşmıştım.Her şeyi bolca düşünmüştüm.Fakat saat gelmiş yine okula dönüyordum.Uçaktan iner inmez okula gitmiştim.Sınıfa girmeden önce dolabıma uğrayıp kitap ve defterlerimi aldım.Sınıfa girdiğimde sınıftakiler bana şeytani bakışlarını atmaya başlamışlardı.Yerime oturunca sınıftaki kız grubu yanıma geldi ve elini masaya koydu.
"Hyunjin'le aranda ne var?"
"Jisung'lada aynı şekilde"
Göz devirdim.Neyden bahsediyorlardı ve bu saçma soruları nereden buluyorlardı?"
"Ne alaka şimdi"
"İki gündür seni sorup duruyorlar. Bayağıda endişeli görünüyorlardı"
"Hyunjin'i hiç böyle görmedik.Ne var aranızda veya çocuğa ne yaptın?"
"Salak salak konuşuyorsunuz bende oturmuş burda sizi dinliyorum ya.Çıkın gidin şuradan.Uğraşamam sizinle"
Elini masaya vurdu.Yanındaki kızlarla birlikte öfkeli bakışlar atıyorlardı.Gruptaki iki kız Hyunjin'i seviyorlardı.Diğer bir kız ise Jisung'u.Sınıfta beni sordukları belliydi ve bu kuduruklarda küçücük şeye bile bu kadar sinirleniyorlardı.♠
İlk ders bitmişti.Çok yorgundum ama okuldan da gidemiyordum.Tenefüste biraz uyuyacağımı düşündüm ve kafamı sıraya yasladım.Birkaç dakika sonra ismimi duymamla gözlerimi açıp sesin geldiği yöne bakmaya başladım.
"Feliiiiiiiiix"
Sesin sahibi yanıma oturduğunda kim olduğunu anlamıştım.Sıraya oturduğunda yüzüme baktı ve kaşlarını çattı.
$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$
Selam uzun bölümlere devam mı edeyim yoksa kısa bölümlere mi?