1- Sevgilim?

10 3 7
                                    

Evet yine bir telaş, yine bir asâbilik. Okula geç kalmıştım. Kahvaltı bile yapmadan üstümü giyinip, çantamı da alıp hemen dışarı fırlamıştım. Hızlı hızlı yürümeye çalışırken telefonumu düşürdüm "Nedenn??" Diye isyan ederek telefonumu almak için eğildim ama yanlışlıkla yere düştüm. Çok güzel bir başlangıç cidden. Sinirle telefonumu aldım ve yerde oturup etrafıma bakındım. Pek bi insan yoktu. Şükür ki sadece iki kişiye falan rezil olmuştum.

Ayağa kalkmadan önce saate bakmak istedim ve gördüğüm saat karşısında ağlamaklı garip bir ses çıkararak ayaklarımı yere küçük çocuk gibi vurdum. Cidden aptal bir kızım. Saat 7.30'du derse daha bir saat var. "Neden!" Diye tekrar isyan ettim. Fısıldaşmalar duyunca sesin geldiği yöne doğru baktım. İki kadın bana bakarak konuşuyordu. Daha fazla rezil olmadan ayağa kalktım ve tekrar o iki kadına baktım ve 'ne var' manasında başımı salladım. Hiçbişiy demeden dönüp yollarına devam etmişlerdi. Bu mahallenin insanı da dedikodu yapmaya yer arıyor.

Okula daha bir saat var ve eve geri mi dönmeliyim? Yok bence güzel bi kahvaltı yapayım. Fırına gidip sıcak simit almak istemiştim ama 10 dk beklemem gerekti. Olsun, sıcak simit kadar güzel ne var?

Bir kafeden de kahve alıp sahile gittim. Okuluma yakındı hem. Evet benim güzel kahvaltı anlayışım budur. Tabi daha güzelleri de var ama şu anki kafama göre en güzeli bu.

Kahvaltımı yapıp saate baktım 8.12'ydi okula doğru yol aldım. Girişte çoğu kişiyi görmüştüm ama görmezden gelmek tercihimdi. Sınıfa girdiğimde birbirinden değişik insan sürümlerine baktım.

Değişik savaşlarla kazanmış olduğum hem cam hem de kalorifer yanı masama geçtim. Bi süre sonra sıra arkadaşım Buğlem gelmişti.

İlk iki dersi kim edebiyat yapar ya?! Acımasızlar. Gözümü zor açık tutarak söylediği yerleri not almaya başladım.

Tenefüs zili çalar çalmaz bayılmıştım resmen. Hatta öyle bi bayılmışım ki ikinci dersin sonunda uyandım. Kaçırdığım bişiy oldu mu acaba? Buğlem'e sormak gibi bi hata da bulunmicam tabii ki de. Dersi uyuyarak dinliyo çünkü. Ben de Zeynep'e sorma kararı aldım.

Öğle arasına kadar herşey aynı devam etmişti. Öğle arasında ayılmayı başarmıştık.

Yemekhanede güzel bi masa bulup oturmuştum. Buğlem de yanıma gelmişti sonra sınıftan bi kaç kişi daha. Bi süre sonra yemekhanenin kapısında o çocuklar belirdi. Komedi topluluğu demeyi yeğlerim. Bizim okul ise popüler demeyi tercih ediyo.

Yani niye bu kadar memnuniyetsiz durursunuz ki? Herkesi küçük görmeler falan. Ay Bulut ne yapıyorsun?! Düşünce israfı cidden. Gelecek hakkında kariyer fikirlerini düşün de motivasyonun artsın daha çok ders çalış. Ama herşeyden önce eve gidip o uyuyacağın anı. Beni şakasız cidden ayakta tutan tek şey.

Yemekhaneden çıkarken Buğlem koluma girip bana baktı. Bu birşey dicem bakışıydı. "Efendim" dedim. Gülümseyerek "Ateş'in yanındaki yeni çocuğu gördün mü?" Dedi. Bi an düşündüm. Gördüm mü? Hayır. Başımı olumsuz anlamda salladım. Gözlerini devirdi ve beni başka yöne çevirdi "Bak orda işte" çevirdiği yöne baktım ve biraz aradıktan sonra gördüm. Yakışıklı denebilir. Niye komedi topluluğunda olduğu anlaşıldı lakin benim tipim değildi gözleri mavi olsa... Yok komedi topluluğunda olduğu için olmaz. "Yakışıklı ama o kadar değil" dedim. Karşıma geçip kaşlarını hafif çattı "Mavi gözlü değil diye puan kırdın di mi?" Başımla onayladım. "Ateş'e de yakışıklı demiyosun ama onda puan nerden kırdın?" Bi baktım, cidden tam benim tipimdi ama komedi topluluğunun başında geliyordu "Çünkü komedi topluluğunun başında geliyo, hayatta ısınamam" dedim. Sabır dilenir gibi nefes verdi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 22, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşk KazasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin