Ertesi gün her zamankinden daha heyecanlıydım . Ne giyiceğime bir türlü karar veremiyordum . En sonunda üst tarafıma askıları omuzunda siyah bir tişört altına da çiçekli bir etek giydim . Hazırlanmam bittikten sonra kahvaltı etmek için mutfağa gittim . Babam beni görünce dona kalmıştı . Çünkü her zamankinden daha güzel giyinmiş ve daha çok makyaj yapmıştım . Birkaç dk sonra babam konuşmaya başladı . " Bu ne güzellik prenses gel otur da bi güzel kahvaltını et " Babamın abarttığını biliyordum . "off baba abartamana gerek yok her zamanki halim işte " babam alay eder bir tavırla "he he eminim öyledir " Kahvaltım bitene kadar babamın yüzündeki aptal gülümseme yok olmamıştı . Hemen siyah babetlerimi giydim gitarımı aldım ve evden çıktım . Her zamanki yere sahilin kenarına gitar çalmak için gittim . Ve her zamanki gibi de mert ordaydı . Her zamankinden de daha mutlu gözüküyor ve daha dikkatli bakıyordu. Şarkım bittikten sonra mertle beraber kursa gittik . Kursa yeni benim gibi öğretmenler gelecekti . Ve her öğrenci kendi öğretmenini seçecekti . Mertle bu konu hakkında konuşmaya başladık . Bana benimle çalışmak istediğini söyledi. Ama onun dışında bir çok öğrenci daha beni isteyeceğini biliyordu . "Off ben gerçekten senin öğrencin olmak istiyorum . " " Neden benimle bu kadar çok çalışmak istediğini anlayamadım . Belki benden daha iyi bile öğretmen olucak . Neden ben ?" Mertin yüzü hafif ve masum bir gülünsemeyle dolmuştu . "Sen çok farklısın . Ben ...." Ve yine kısa bir sessizlik olmuştu . " sennnnn" "Ben şey sen anlattığında daha iyi anlıyorum " İçimde sanki bir hayal kırıklığına uğramış gibi bir his vardı. Sanki mertten başka bir söz bekliyordum . şey meselaaa "seni seviyorum " gibi . Neyse kursa gelmiştik ve biraz sonra öğrenciler öğretmenlerini seçecekti .
