Ekin

565 20 2
                                    

1. Bölüm
_____________

Antrenmandan çıkmış elimdeki spor çantasını omzuma atmıştım ve eve doğru ilerliyordum. Normalde çok sık antrenmana gitmezdim çünkü evdeki üç abim yeterince iş görüyordu.

Kenan abim 28 yaşında ve boxsördü aynı zamanda bir şirkette cioydu. Akın abim, Kenan abimin bir küçüğüydü o da 26 yaşındaydı ve dövüş sanatları antrenörüydü, son olarak Mert abim o da henüz 22 yaşındaydı ve Bilişim ve bilgisayar okuyordu spor yapmaya bayılırdı...

Ve ben Ekin köse, 17 yaşındaydım ve birçok yaşıtımın aksine büyük gösteriyorum. On yaşımdan beri Kenan abimle beraber dövüşüyorduk ve on iki yaşımda müsabakalara katılmaya başlamıştım. Oldukça iyi giden bir kariyerim vardı ve bu yüzden de okulu açıktan bitirmeye karar vermiştim.

Bu kararıma ilk başta fazla tepki gösterseler de sonradan kabul etmek zorunda kalmışlardı.

Oturduğumuz evin baçe kapısını açıp içeriye girmemle Mert abim beni kolunun altına almıştı.

"Hoj geldin bremsesim" kelimeleri yanlış söylemesiyle hafifçe kıkırdayıp,

"Hoj buldum bremsim" dedim. Açık olan saçlarımı dağıtıp

"Nasıl geçti bakalım antrenman" dediğinde gülümseyip cevap verdim,

"Her zamanki gibiydi bebeğim" dedim. Saçlarımı öpüp evin kapısını açtı ve içeriye beraber girdik. Kenan abim ve Akın abim oturmuş şarap içiyorladı biz de yanlarına gidip deri koltuklara oturduk ve kendimi geriye attım

"Hoş geldim bebeğim" dedi Kenan abim ve yanındaki boş yeri göstererek eliyle patpatladı. Oturduğum koltuktan kalkıp yanına gittim ve beni göğsüne çekerek başını tam kalbinin üzerine yasladım.

"Yoruldu mu benim güzelim?" Dedi Akın abim gülümseyerek. Kafamı hayır anlamında salladım ve Kenan abime iyice sokuldum.

Evdeyken daha ağır çalıştırıyorlardı ve antrenörün yaptırdığı antrenman abimlerin yaptırdığının yanında nerdeyse yüzde elli falan kalırdı.

"Aç mısın peki?" Akın abimden gelen ikinci soruyla gözlerimin parladığını hissettim hızlıca başımı sallayıp

"Hemde kurt gibi!" Dediğimde Mert abim ayaklanıp elini bana uzatmıştı

"E hadi o zaman mutfağa" dedi. Elini tutup Kenan abimin yanından kalktım ve Mert abimle mutfağa ilerledim.

"Saat dokuzda aşağıdayız küçük hanım!" Kenan abimin arkamdan bağırmasıyla ben de onun gibi bağırıp cevap verdim

"Biliyorum zaten büyük bey!"

Kenan ve Mert abimin kahkahalarını duyunca ben de kıkırdadım.

*
*
*

Saçlarımı toplayıp ringe girdim ve arkamdan Kenan abim girdi. Ilk başta alnımı öpüp sonra da yanağımı öptü. Ben de onu öptüğümde Akın abim

"Yanlız biz de burdayız" dedi ve yasağını
gösterdi. Ringin lastiklerine tutunup eğildim ve hem Akının hem de Mertin yanaklarını öpüp çanın çalmasını bekledim.

Maçın başladığına dair ses gelince ilk hamleyi Kenan abimden bekledim. Bunu anlamış olacak ki ilk hamleyle maçı başlattı

*
*
Dudağı ve kaşı patlamış olan Kenan abime Mert abim pansuman yapıyordu. Benim sadece dudağım patlamıştı ama geçenki Akın abimle oynadığım maçta kaşımı kanatmıştı ve hâlâ üzerinde bant vardı...

Akın abim dikkatlice dudağımı silerken Kenan abim de benimle konuşuyordu

"Rakibin bizim kadar az hasar bırakmaz Ekinim. Daha sert oynamalısın, rakibinin nefes almasına bile izin vermeyeceksin. Tek bir açığın şampiyonluğu elinden alabilir." Dikkatlice onu dinliyordum. Benim yaptığım spor Kenan abimin yaptığı spor kadar tedbirli değildi.

Açığını gördüklerinde basıyorlardı.

Haftaya çarşamba müsabakam vardı İngiliz bir kız ismi Jessica Alden.

"Haftaya oynayacağın maçta rakibin fazla kurnaz. Çok dikkatli olmalısın. Tarihi bu günlere yakın maçlarını izledim ve  tespit ettiğim tek şey sol bacağının sağ bacağına göre fazlaca zayıf olması" bu sefer konuşan Akın abimdi. Kafamı sallayıp onayladım.

"Hile yapan biri ve itirazları çok kuvettli. Senin açığını yakalamak için elinden ne geliyorsa yapacağına eminim. Seni yoracak, yoracak ve en sonunda bum! Madalya onun. " Çok eğleneceğiz galiba!

Kenan abim yarayı iyice temizleyip üzerine bant yapıştırdı ve ayağa kalkıp elini uzattı. Kenan abimin de pansumanı bittiğinde hep birlikte odalarımıza dağıldık.

Güzel bir duş alıp pijamalarımı giyindim ve saçlarımı kurutup Mert abimin odasına gittim.

Gel komutuyla içeri girip yatmaya hazırlanan abimin yatağına resmen uçtum.

"Hayret Kenan abim nasıl izin verdi ondan başkasıyla uyumana?" Dediğinde beni kolları arasına alıyordu.

"Şşştt! Haberi yok ki" diyip kıkırdadım. O da hafifçe gülünce ellerimi beline dolayıp abajuru kapatmasını söyledim

"Hay hay gülüm" diyip kapattı ve bana sarılarak uyumaya başladı. Çok yorulduğum için ilk başta Mert abimin yanağına sesli bir öpücük kondurup ardından gözlerimi kapattım.

Mert abim saçlarımın kokusunu içine çekerek öptüğünde huzurlu bir uykunun kolarına kendimi bıraktım.

Bitirdikkk

Oy ve voltelerinizi eksik etmeyin :)

Kitabıma şans verdiğiniz için sonsuz teşekkürler:*

EKİN /gerçek ailemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin