Hard to love || Chaelisa -prklnaaa-

°1°

Bölüm için şarkı:Güneş NKBI & Lvbel C5 yapamam mix

~Rosé~
-21.08.2014-

Yavaşça kollarını belime doladı ilk başta sadece bana sarılacağını düşünmüştüm fakat yavaşça yüzüme doğru eğildiğinde beni öpeceğini anladım. Sakin ol Chae sadece sevgilin seni öpecek en fazla ne olabilir ki. Dudakları dudaklarıma değdiğinde gözlerimi kısmıştım içimdeki bir korku ona karşılık vermemi engelliyordu. Belime doladığı ellerinden biri yavaşça kalçama indiğinde kafamı geriye çekerek ondan ayrıldım.

Rs: Ee derse geç kalacağı-

X: Rosé bugünü benimle geçireceğini söylemiştin.

Rs: Ama ders-

X: Derslerle mi sevgilisin benimle mi?

Rs: Anlıyorum ama fazla ileri gidi-

X: İleri mi? İnsanlar benimle çıkıyor olmana bile şaşırıyor Rosé hatta ben bile bazen senin gibi bir kızla nasıl çıkabildiğime şaşırıyorum doğrusu.

Sert konuşuyordu kalbimin acıdığını hissetmiştim.

Rs: Ne demeye çalışıyorsun?

X: Benim gibi bir sevgilin olduğu için şükredip bana kendini bahşedeceğine gelipte seni öpmeme bile izin vermiyorsun.

Rs: Bahşetmek mi?

X: Rosé ya bu gece beni tatmin edersin ya da ayrılalım.

Rs: Bunu asla yapamam.

X: O zaman bitti Rosé!

Rs: Madem benimle çıktığına bu kadar pişmansın o zaman bitsin.

X: Beni takipten çık ve numaramı sil ve ayrıldığımız için intihar etmeyi düşünme çokta ağlama tamam mı?

Rs: Ağlamak mı? İntihar mı?

X: Sen şimdi depresyona da girersin.

Rs: Emin ol pişman olacaksın.

Alaycı bir kahkaha attı.

X: Elinden geleni ardına koyma. İnek!

Yanımdan gittiğinde ağzım açık kalmıştı. İnek mi? Resmen bana inek demişti. Sırf ondan biraz fazla ders çalışıyorum diye, onun takıldığı kızlar gibi kendimi ona sürtmüyorum diye, gözlüklerim ve diş telim var diye. Bu çok saçma neden beni, benim onu sevdiğim gibi duygularıyla sevmiyor. O sadece kendine sürtük yaratmaya çalışıyor, kusursuz bir sürtük. Ama ben kusurlarla doluyum, ve o sürtükler gibi kendimi ona sürtmek ve onu tatmin etmek için yaratılmadım.

•••••••••••••••••••••••

Ders çalışırken kulağım arka sıradaki kızların konuştuklarına takıldı.

1: Dönem sonu yaklaşıyor varya 2. dönem glow up geçirip gelicem görürsünüz.

2: 3 Dönemdir bunu söylemesi dışında hiçbir sorun yoktu.

Üçüncü kız büyük bir kahkaha patlatmıştı. Glow up. O ne demekti yani ingilizcesini tabii ki biliyordum ama glow up geçirmek ne demekti.

••••••••••••••••••••••

Eve girdiğim gibi anneme selam verip odama laptopumun önüne atıldım. Açıp glow up geçirmenin ne demek olduğunu araştırdım. Bir anda değişmek anlamında da kullanılırmış.
Annem seslenince laptopu kapattım.

Rm: Annecim hadi yemek hazır.

Rs: Geliyorum annecim.

Odadan çıkarken gözüm yatağımın kenarında duran boy aynasındaki görüntüme takıldı. Kahverengi saçlarım omzuma düşmüştü. Sivilcelerle dolu cildim kelimenin tam anlamıyla çirkindi. Diş tellerim ve gözlüğüm de bu görüntüyü iyice çirkinleştiriyordu. Benimde bu glow up dedikleri şeyi geçirmem gerekiyordu.

•••••••••••••••••••••••••

Dönem bitmişti ve ara tatildeydik. İnternette bütün gün nasıl glow up geçirileceğini araştırıp durdum. Bir dünya video izledim. Saç boyama tekniklerini gördüm ve gidip biraz boya aldım. Bana göre bu çılgınca birşeydi saçlarımı boyamak. Tereddüt etmeden kaba boyayı sıkıp boya fırçasıyla saçlarıma iyice sürdüm. Kutuda yazan 15 dk süre bekleyip saçlarımı yıkadım aynanın önüne geçince büyük bir kahkaha attım. Saçlarım sapsarı olmuştu ve gerçekten muhteşem görünüyorlardı.

Rm: Kızım bana yardım eder misin sofrayı kuralım?

Rs: Geliyorum anne!

Annemin ne tepki vereceğini çok merak ediyordum. Yavaşça aşağı indim. Annem bana bakakalmıştı.

Rs: Çok mu kötü? Kızdın mı?

Rm: Kızım sen. Sen muhteşem olmuşsun!

Hayranlıkla saçlarıma bakarken gidip gülücüklerle ona sarıldım. Arkadan babamda gelip bize sarıldı.

Rd: Ooo benim güzel kızım benim güzel civcivim olmuş haa!

Rs: Babaaaaa! Civciv miyim ben?

Rd: Sen benim küçük tatlı civcivimsin.

•••••••••••••••••••••••

Bu kez de sabahtan akşama kadar makyaj videoları izliyordum. Sürekli denemeler yapıyordum. Silip silip tekrar denedim. 638373883 denemenin sonunda aynaya baktım. Karşımda gerçekten güzel bir kız vardı fondöten sivilcelerimi kapatmıştı, sürdüğüm toprak tonu hafif far aşırı doğal duruyordu, tatlı pembe rujumu parlatan gloss dudaklarımı da dolgun gösteriyordu.
Annem kirli çamaşırlarımı almak için odama girdiğinde beni bu halde gördü.

Rm: Sen. Tıpkı benim lise yıllarımdaki gibisin güzel kızım. Lisedeyken babanı az peşimden koşturmamıştım seninde biraz yaramazlık yapmandan zarar gelmez değil mi ama? Zaten sürekli ders yapıyorsun bebeğim ama bu halinle tüm okulu birbirine katan bir afet olacaksın. Çok güzelsin.

Rs: A-anne. Sen ciddi misin?

Rm: Hiç olmadığım kadar ciddiyim.

Rs: Annem benim yaaaaa.

Boynuna atlayıp onu öpücüklere boğmaya başladım.

Rm: Tamam tamam dur artık.

Rs: Durdum durdum.

Nasıl bir fic sizce yorumlarınızı
Bekliyorum.
Bu arada Rm Rosé's Mom
Anlamında.
Rd Rosé's Dad anlamında.
Rosé'nin 17 yaşında
Lise 3 olduğunu düşünün
Öpüldünüz<33