BAĞ

Arkadaş

Multimedya da Azra var.

Sabah kapımın çalmasıyla gözlerimi açtım. Annem kapıya vurup çoktan içeri girmişti bile. Perdelere doğru yönelip tüm güneşin içeri girmesini sağladı.

- Uyan hadi, okulda ilk günün.
Harika yine okulumu düşünüyorlardı.

- Bugün gitmiyorum anne..

- Hadi kızım hemen böyle yapma.. Okulunu seveceğinden eminim. Birazdan kahvaltı masasında ol. Diyerek odadan çıktı.

Bende kalkıp banyoya doğru yol aldım. Ve elimi yüzümü yıkayarak dağılmış saçlarımı toplayıp aşağı indim.
Annem ve babam oturmuş beni bekliyorlardı. Onlara hala kızgındım. Günaydın diyerek masaya oturdum. Yeni taşındığımız için evimizde çalışan yoktu. Annem çaylarımızı koydu ve kahvaltıya başladık. Hiç konuşmadan kahvaltımı yaptım ve hazırlanmak için kalktım.
- Kızım istersen bugün okula seni ben bırakayım, dedi babam.

- Kendim gidebilirim, dedim ifadesiz bi şekilde.

- Lütfen böyle yapma bize kızma..

- Hadi ama baba. Hala yanınız da olduğum için şükretmelisiniz. Fazlaca kırıldım. Diyerek odama çıktım.

Hiçbir şey dememişlerdi. Gerçi haklıydım ne diyebilirlerdi ki ? Güzel bi duş aldıktan sonra saçlarımı kurutmaya başladım. Daha sonra maşayla hafif su dalgaları halinde şekillendirdim. Siyah dar kotumu ve üstüne kırmızı gömleğimi giydim. Ve yeni yaşantıma ilk adımımı atarak evden çıktım.
Arabayla gitmek istemiyordum zaten okul yakındı yani tahminimce yarım saat sürer diyerek yürümeye karar verdim. Müzik dinlemeyi ihmal etmedim tabi.

Bu üniversitede ikinci yılımdı. Okula geldiğimde dersin başlamasına 5 dakika vardı. Hiç müdürün yanına gitme gereği duymamıştım. Arkadan bi ses bana seslenince baktım ve yaşlı hafif kilolu bir adam yanıma geliyordu.

- Ben okul müdürü Kenan küçük hanım, dedi gülümseyerek.

- Azra, dedim bende biraz tebessümle.

- Biliyorum, Emin bey bugün başlayacağını söyledi gel seni ilk dersine götüreyim.
Kafamı onaylarcasına salladım .
Tam kapıyı açıp yeni yüzlerle karşılaşmaya cesaret bulmuştum ki müdür konuştu.

- Hoca sonradan derse girilmesini sevmez. Beraber girelim, dedi ve kapıyı açtı.
- Hocam meraba, yeni öğrencimiz Azra. Konuşmak için vaktini aldım şimdi derse girebilir.

- Tabi Kenan Bey, dedi genç hocam.

Bende sınıfa geçtim ve bi köşeye oturdum. Hocayı dinlemek yerine izlemeyi tercih ettiğim doğrudur. Ben tam dalıp gitmiştim ki yanıma birinin oturmasıyla ona döndüm. Olamaz Güneyde mi bu okuldaydı yani. Ne şans ama.
Ben tam ağzımı açacaktım ki sözümü kesti.

- Beni dinle sadece iki aile dostuyuz. Diğer olayları kimsenin bilmesine gerek yok, dedi.

- Merak etme, bende anlatmanın meraklısı değilim. Zaten anlatacak kimsemde olmaz .

- Ayrıca okulda benle pek muhattap olma, dedi alaycı bi bakışla.

- Hiçbir yerde senle konuşmaya niyetim yok ve şu an yanıma gelen sensin, dedim yalandan gülümseyerek.

Sonra kalktı gitti. Deli mi ne yaa. Ne işim olur onla benim zaten. Egoist.
Ben yine hocaya odaklanicam diyorum bu sefer bi kız geldi yanıma. Hey Allahım ya bi rahat bırakmadılar.

- Meraba, ben Neşe.

- Azra dedim kısaca.

- Nakil geleceğini duymuştum. Bide az önce yanına gelen çocuğu tanıyo musun ?