Minho kasa sırasında heyecanlı bir şekilde sallanarak bekledi ve sonunda görmeyi umduğu parlak gözlerle karşılaşınca gülümsedi.
"Bugün giydiğiniz kıyafeti çok beğendim. Özel bir gün mü acaba?" Diye büyük bir çoşkuyla sordu.
Kasiyer gözlerini devirdi. "Evet, kabotaj bayramı."
Minho sırıttı ve tırnağını dişlerken alıcı gözle kasiyeri süzdü. Üzerine tam oturan beyaz subay kostümü. Kafasında şapkası ve evet her ne kadar günün sonunda bu kostüm ile sebze tartıyor olsa da aşırı çekici gözüken kollarını saran ceketi, ve o bacakları... bacaklarına bakarken ağzının suyunun baktığına neredeyse emindi.
Sıradaki başka birisi, "Keşke her gün kabotaj bayramı olsa." diye sızlandı.
Minho önce ona sonra kasiyer bakışlarını çevirdi.
Jisung, nam-ı değer sıradaki diğer bir sapık, gözlerini kırpıştırarak cips paketini, çilekli sütünü ve alması için Minho'a resmen yalvardığı üzerinde dünyanın en iyi erkek arkadaşı yazan kupasını bant üzerine yerleştirdi.
Kasiyer iç çekerek, "Size alışveriş için buraya gelmeyin demedim mi?" diye sordu.
Minho anında karşı çıktı. "Ama seni görmek istiyoruz!"
"Ve evde canımız sıkılıyor." Jisung, Minho'a destek çıkmak için ekledi.
Hyunjin, bu da nam-ı değer kabotaj bayramı dolayısıyla deniz subayı kıyafetleri giymiş ve Minho ile Jisung'u durdukları yerde kudurtmuş, girdikleri andan itibaren binbir farklı fanteziye meze ettirmiş kasiyer, cipsi ve çilekli sütü geçirirken, "Belki de bu bir işe girmeniz ve avanak gibi etrafta dolaşmamanız için bir tür göstergedir." dedi.
"Hayır bu sadece deniz subayı kostümün yüzünden gün için on defa buraya geleceğimizin göstergesi." Minho yavaş bir şekilde kafasını sallarken haklılığını desteklemesi için Jisung'a döndü ve Jisung anında başını salladı.
Jisung, "Bacakların bu pantolonun içinde harika gözüküyor." dedi. Yüzünden saf bir mest olma geziniyordu.
Hyunjin günün sonunda ikisinden o kadar iltifat almaya alışkın olmadığından kızardı. Poşete aldıklarını koyarken ikisine kirpiklerinin üzerinden baktı.
Minho onun bakışlarını yakaladığı için ekstra edepsiz bir ses tonuyla, "Gerçekten güzel bacaklar. Saat kaçta açık olurlar acaba?" diye sordu. Jisung kahkaha attı ve Hyunjin sadece gülümseyip kafasına bir tane geçirirken ağzının içinde aptal diye geveledi.
"Bu kostümün sende kalmasını sağlayamaz mısın?" Jisung bambi gözleriyle çok masum bir soru sorarmış gibi fısıldadı. Hyunjin ona cevap vermedi ama iki erkek arkadaşının da olumlu bir cevap uğruna her şeyi yapabileceklerine neredeyse emindi.
Sıradaki kişi öksürdü. Üçü kendi küçük alanlarından çıkarak öksüren kişiye baktılar.
"Pardon sırada bekliyoruz."
Hyunjin utanarak, "Hemen ilgileniyorum." dediğinden Minho kaşlarını çattı.
"Hey bir öpücük ver!" derken sıradaki kişinin gözlerinin içine baktı. "Subayım! Bir öpücük!" diye yeniden sızlandı.
Hyunjin minik bir buse dudaklarına kondurup elleriyle ikisini kovaladığında sıradaki adam, "Ve denetim için geldim." diye konuştu.
Minho ve Jisung gitmeye hazır, ellerine poşetlerini almıştı. Anında üçünün bakışları adama döndü. Jisung kocaman gözlerini kırpıştırdı ve Minho da aynısını yaptığına emindi. Jisung'dan daha hızlı bir şekilde transtan sıyrılıp:
Ciddi bir ses tonuyla, "Hizmetinizden çok memnun kaldım." dedi. Kalınlaşan sesi, çatılı kaşları ile az önce bir öpücük için yalvaran çocuktan çok farklı duruyordu. Jisung hemen ona ayak uydurdu.
"Kesinlikle. Siz burada olmasanız asla alışverişe gelmem." Adama dönüp kafasını sallarken yandan bir bakış attı. Dudaklarını düz bir çizgi haline getirirken poşeti sıktı.
Hyunjin bakışlarını yere indirdi ve yandan ikisine bakıp, "Siktirin gidin!" diye fısıltıyla bağırdı.
Jisung bunu umursamadı ve denetimci beyefendiye dönerek, "Ve iletişim becerileri harika değil mi?" dedi. "Gerçekten onunla gurur duyuyorum. Kim olduğunu bilmiyorum bile-"
Minho poşetlerine sarıldı. Jisung'u daha fazla pot kırmaması için kolundan çekiştirdi ve marketten kaçırdı.
Olayın akşamı Hyunjin üzerinde deniz subayı takımıyla geldi. Adamın onu amirlerine bildirmediğini ama puanını kırdığını söyledi. Ayrıca her şeye rağmen gülümseyip kostümün üzerine yakıştığını ve akşam bu şekilde eve gitmesinde bir sorun olmadığını söylediğinde iki erkek arkadaşı ellerini göğüslerinin üzerinde birleştirip tanrının denetimci beyefendiyi kurması için dua etti. Elbette geri getirmek şartıyla diye ekledi Hyunjin. Üzerinde bir leke olmadan.
29'dan daha çabuk geldi. (that's what she said) Evet BU hikayemizin sonuna geldik, başka özel bölüm atmayacağım. Bay bay!! ve denetimci beyefendi benim Eskişehir deneyimim açısında önemli bir yere sahiptir dlsmfmföfl
![](https://img.wattpad.com/cover/320068041-288-k424184.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
favori komünistin kim? | changlix
Fiksi PenggemarChangbin sarhoş olduğu bir gece okulun popüler çocuğunu favori Hyung'u sanarak kazayla mesaj atar.