🥀
3 gün sonra
Yavuz bizi uzaktan izliyordu, Atakan ise çok mutluydu. İlk defa parka geliyorduk onunla. Küçük salıncağa oturdu, ben onu yavaş yavaş sallarken parkta sadece onun gülüşü duyuluyor.
O günden sonra Barış'la hiç konuşmamış o evlilik konusu da açılmadı.
Bence o da biliyordu, öyle bir şey olmayacak ve farkındaydı. Tehdit edecek bir şey de yok ortada. Ama yine de rahat değilim. Kendisi psikopat ve ruh halleri her saat değişiyor. Bir iyi, bir kötü.
'Barış'ın mesajı geldi, eve gitmemiz gerek. Hava kararmaya başladı.' Demesi ile başımı salladım 'Hadi gel bebeğim.' Diyip Atakan'ı kucağıma alıp arabaya doğru ilerledim.
'Aile çok güyzel biy şeymiş Leyan abla.' Demesi ile duraksadım. 'N-nasıl yani?'
'Koykmadan uyuyoysun, payka gidiyoysun , Bayış abi bizi düşünüyoy.' Diyip büyük mavi gözleri ile yüzüme baktı 'çok güzelmiş.'Diyip boynuma yattı.
Sessiz kaldım, ne diyebilirim ki? Aile ne demek tam olarak bende bilmiyorum. Sırtını yavaşça okşadım.
Arabaya binince Yavuz arabayı çalıştırıp eve doğru yol aldı. Büyük kapıdan girerken dışarıdaki kadın dikkatimi çekti. 50-60 yaşlarında olmalıydı. Yine de güzel ve şık giyinmişti.
Dışarıdaki korumalara bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. Barış'ın annesi olabilir mi?
'Yavuz arabayı durdur.' Dedim sessizce, Atakan uyuya kalmıştı çünkü.
'Yenge-'
'Yavuz durdur arabayı dedim.'
Araba durunca inip kadına doğru ilerledim. Bana nefretle bakıyordu. Ee tabi kadın benim yüzümden günlerdir oğlunu görmüyor, daha doğrusu varlığım yüzünden.
Atakan'ın sesiyle durdum. 'Uyu bebeğim, bir şey yok.'
Bir kaç adım daha attıp tam önünde durdum. gelmemiş olsaydım, ne olduğunu anlamayarak yüzüme tokat atacaktı ki Yavuz elini havada yakaladı.
'Ebrar hanım, sakın. Olacakları sizde biliyorsunuz.' Dediğinde sesinin altında tehdit yatıyordu.
'Bu kız içeri girmeme izin vermiyor! Bunun yüzünden günlerdir oğlumu görmedim!' Diye bağırması ile Atakan ağlamaya başladı.
'Yavuz sen Atakan'ı al içeriye gir, daha fazla korkmasın.' Dediğimde Atakan'ı ona verdim.
'Leyan hanım size emanet.' Derken tam yanımda duran iki adama söylemişti.
'Mutlu musun ha! Oğlumu benden aldın mutlu musun!'
'Oğlunuzu falan almadım, inanın benim haberim yoktu. Zaten burda zorla tutuluyorum ben.' Dediğimde alay edercesine konuştu 'Sende pek bir memnunsun burda olmaktan. İlk önce oğlumu kullan o şerefsiz senden gitsin diye, sonra da zorla tutuyor de!' Demesi ile şok olmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐀𝐘 𝐘Ü𝐙𝐋Ü𝐌
Romance"𝑶 𝒅𝒂 𝒔𝒆𝒏𝒊𝒏 𝒈𝒊𝒃𝒊 𝒔𝒆𝒗𝒊𝒚𝒐𝒓 𝒎𝒖" 𝒅𝒆𝒅𝒊𝒍𝒆𝒓. İş𝒕𝒆 𝒄𝒆𝒗𝒂𝒑 𝒗𝒆𝒓𝒆𝒎𝒆𝒅𝒊ğ𝒊𝒎 𝒕𝒆𝒌 ş𝒆𝒚 𝒃𝒖𝒚𝒅𝒖.