𝚂𝙴𝚅𝚂𝙴𝙽𝙴 𝙱𝙴𝙽İ

🍂 22 'İntihar' 🍂

🎉Selamın aleyküm mümin kardeşlerim!🎉

⭐Aşağıda da küçük, minik, mini minnacık bir yıldız var. Onu da parlatırsanız mutlu olur.🌟

••••••••••••••••••••••

Adam derin nefes alıp başını yasladığı duvardan kaldırdı. Kadın bugün taburcu olup eve gidecekti. Ama hangi eve?

"Ben o eve gitmem." dedi.

Adam yanına yaklaşırken birden durdu. Çünkü kadın ona bakmadan elini kaldırmıştı gelmemesi için.

"Yaklaşma bana... Hatta git. Seni görmek istemiyorum. Sesini duymak istemiyorum."

Adam günlerdir bunları duyuyordu. Duymamak için kulaklarını bile parçalardı ama kadının ona ihtiyacı vardı, biliyordu.

Kadının ailesi içeri girince adam başını yere eğdi. Kadın ona bile inandırmaya başlamıştı bebeklerinin onun yüzünden öldüğünü. Çok pişmandı ama çaresi yoktu.

Ablası adama baktı. Ne olacağını o da düşündü. Gitmiyordu kadın evlerine. Abisi de kadın gibi inatçıydı. Onu kesinlikle eve götürecekti.

Abisi kadına sarılıp, "Evimize gidiyoruz." deyince adam başını hızla kaldırdı. Karısını ondan alacaklar mıydı? Adama onlar da mı güvenmiyordu, onlar da mı nefret ediyordu ondan?

"Abi?" dedi soru sorar gibi.

Adam ona baktıktan sonra, "İstemiyor Gardenya eve gitmeyi... Seni de istemiyor." deyip kardeşini oturduğu yerden yavaşça kaldırdı. Kadın hâlâ zar zor yürüyordu. Bacakları hâlâ tutmuyordu. Düşerken çarptırdığı yerleri de morarmıştı.

Adam önlerine geçip, "Abi ne diyorsun sen?" dedi hayal kırıklığıyla.

"Ben değil. Kardeşim öyle olsun istiyor. İstemediği sürede yanına yaklaşma... Lütfen. Sende biliyorsun Ahmet amca ne demiş? Senin yüzünden bir şeyler yapmaya kalkarsa bunun pişmanlığını da yaşamak ister misin?"

Duyduklarıyla sessizce önlerinden çekildi. Diyecek bir şeyi yoktu, o da haklıydı. Elbet kendine gelecekti kadın. Ahmet amca öyle demişti. Geçecekti...

Onlar giderken o sadece arkalarından baktı.

°
°
°

Kadının gözleri kapalıydı ama duyuyordu annesini. Kur'an'ı Kerim okuyordu. Kadına normalde huzur veren bu ses şimdi canını yakıyordu. Boğazı sıkılıyor, nefessiz kalıyor gibi hissediyordu.

Kadının garip hareketleri annesini de çok korkutuyordu. O yüzden ablasıyla beraber girmişlerdi odaya.

Dilara'ysa, o teyzesini çok özlemişti. Ona eve geldiğinden beri teyzesini hiç göstermediler.

Kadın Kur'an'ın kapağını kapattıktan sonra kızının üzerine doğru üfledi. Şimdi de suya okuyacaklar 3 yudum içecek, geri kalan suyla da gusül abdesti alacaktı.

Ama kadın bunu istememişti. İçindeki ses sürekli bunu yapmaması gerektiğini daha çok canını yakacağını söylemişti. Alışmıştı artık fısıltıları duymaya, korkmuyordu o kadar ondan. Bunun cesaretiyle banyoya gusül abdesti almaya girdi.

O abdest alırken yanından çığlıklar duyuluyordu. Kadın duymamak için arada bir kulaklarını tıkıyordu. Çünkü çığlık seslerinden çok korkardı.