HAYAL KIRIKLIĞI

361 25 19
                                    

Aylin önündeki kitaptan başını kaldırıp gerinerek saatine baktı.

"Of! Saat dokuz olmuş Melek, daha yemek yemedik."

Melek, şaşkınlıkla telefonunu kontrol etti

"O kadar olmuş mu ya? Nasıl daldıysak derse saati falan unutmuşuz."

"Ben bayağı acıkmışım," dedi Aylin karnını ovuşturarak.

"Dünden kalan bir şeyler vardı. Onları ısıtırız, bir de güzel salata yaparız, tamamdır."

"Süper!"

İki kız, kitaplarını toplayarak küçük mutfaklarına doğru yürüdüler.

"Sen başla, ben de bir tuvalete gidip geliyorum," dedi Melek.

Aylin başıyla onayladı. Tam mutfağa gidiyordu ki, dış kapının altından atılmış zarfı gördü yerde.

"Allah allah, bu ne ki?"

Zarfın üzerinde gönderen adı ya da adres yazmıyordu. "Aylin'e" yazılmıştı sadece. Aylin merakla zarfı açtığında, içinden bir fotoğraf çıktı. Araz ve Gizem'in burun buruna durduğu, öpüşmek üzere oldukları bir fotoğraf... Arkada da bir not vardı.

"Hala Araz'a güvenmekte kararlı mısın Aylin?"

Aylin hışımla fırladı evden.

.........

Araz tamirhaneden içeri giren birinin ayak seslerini duyup elindeki işi bırakarak ayağa kalktı. Aylin'i görünce bir gülümseme yayıldı yüzüne.

"Prenses! Ne güzel sürpriz bu böyle! Hoşgeldin!"

"Bayağı hoş geldim, haklısın," dedi Aylin yüzünde sahte bir gülümsemeyle. "Tebrik etmeye geldim çünkü seni. Sonunda amacına ulaşmışsın, bravo."

Araz'ın kaşları çatıldı. "Ne amacı ya? Aylin noluyor, neden bahsediyorsun sen?"

Aylin cebinden fotoğrafı çıkarıp Araz'ın suratına doğru tuttu.

"Bundan bahsediyorum Araz."

Araz fotoğrafı görünce başından aşağı kaynar sular döküldüğünü hissetti.

"Aylin, bu... Yani ben... Aylin gerçekten göründüğü gibi değil, yemin ederim."

Araz'ın telaşına karşın, Aylin ölümcül derecede sakindi.

"Gizem'le ne yaptığın benim umrumda değil Araz. Ama sana daha önce de söyledim, beni karıştırma işlerine."

Aylin'in ağzından çıkan her söz, Araz'in içine hançer gibi saplanıyordu. Günlerdir uğraştığı, ince ince kurduğu o bağ tek bir fotoğrafla yıkılıp gidiyor, Aylin öncekinden de kalın ve yüksek bir duvar yerleştiriyordu aralarına.

"Düşündüğün gibi bir şey yok Aylin," dedi çaresizce. "Gizem'le aramda hiçbir şey olmadı, inan bana. Benim tek istediğim..."

"Sensin" diyecekti, ama Aylin'in soğuk ve kuşkucu bakışları durdurdu onu.

"Buna inanmamı beklemiyorsun herhalde," diye karşılık verdi Aylin. "Başından beri tek derdin Gizem'di senin. Ben suç ortaklığını kabul etmeyince, belli ki acılarımı kullanarak yaklaştın bana. Sen benimle yakınlaşıyor gibi görününce de Gizem kudurdu ve kollarına koştu anlaşılan. Happy end. Görev tamamlandı."

Dönüp gidiyordu ki, Araz önüne geçerek durdurdu onu.

"Aylin..." dedi yalvarırcasına. "Nolursun dinle bi beni. Bu söylediklerinin hiçbiri doğru değil. Sana yalan söylemedim, seninle oyun oynamadım, hele acılarını kullanmak... Yapmadım Aylin, yapmadım!"

SEN AYDINLATIRSIN GECEYİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin