Okunmuyo ama ben yinede atiyim 🙄
--------
Dün gece ne abimle ne babamla ne de annemle konuşmuştum. Umarım evde sıkıntı yoktur.
Basamaklardan çıkarken biraz gerilmiştim. Kapıyı çalmak yerine anahtarla girdim içeri. Evden ses gelmiyordu, adımlarımı oturma odasına ilerlettim.
Oturma odasındaki manzarayı görünce olduğum yerde kaldım, nefesim daraldı, kanım dondu, tüylerim diken diken olmuş, kalbimin atışını hissetmiyordum. Eve girince kim anne ve babasını kanlar içinde görmeyi bekler ki?
Bacaklarım beni taşımayı reddetmiş, annemin yanına yere yığılmıştım. Ne bir çığlık atabiliyordum ne bir nefes alabiliyordum. Gözyaşım benden habersiz akmaya başlamıştı.
Ellerim anneme gitti, her yerinde kan vardı "A-anne uyan lütfen." Gözyaşlarımın arasında söylediğim o sözler hiçbir şey ifade etmiyordu. Ellerim kan olmuştu. Üstüme silmeye çalıştım ellerimi, annemden farksızdım şuan. Her yerimde kan vardı. Tek farkımız benim uyanık olmadı.
Ellerime baktım, kan, kan, kan, kan başka hiçbir şey göremiyordum. Elimi zar zor telefonuma yönelttim ve rastgele bir kişiyi aradım. Kişilerimde sadece 6 kişi vardı ve belirli bir kişiyi seçebilcek bir durumda değildim.
"Efendim Jisung."
"A-annem kan h-heryerde k-kan var."
"Jisung anlamıyorum noluyor?"
Konuşamıyordum, telefonu ağlayışım ve hıçkırıklarım doldurmuştu.
"Jisung sakin olmaya çalış, evinin adresini bana söyleyebilir misin?"
"B-ben ben b-bilmiyorum." Ağlayışlarım artmıştı.
"Jisung sakin ol ve düşün." Ellerim telefonu taşımayı bırakmıştı, ellerimden kayıp yere düştü telefon. Hıçkırıklarım dahada şiddetlenmişti.
10 dakikadır olduğum yerde duruyordum. Ne ağlayışım durmuştu ne gözümdeki yaşlar. Kapının açılış sesini ve bedenime sarılan bir beden hissetmiştim. Göz yaşlarımdan önümü göremiyordum. Etrafımda sesler duydum. Ama sesleri ayırt edemiyordum.
Annemi gördüğümdeki hali hala gözümün önündeydi. Kanlar için yerde yatışı. Annemi öyle görmüş olmam şuan ölmeyi dilememe sebep oluyordu. Annem, ne kadar çok konuşmasakta hassas noktamdı. Her zaman beni sevmişti. Babamın aksine.
Bana sarılan bedene sardım kollarımı. Şuan o olmasa yere yığılmıştım. Karşımdaki beden bacaklarımdan tutarak beni kaldırmıştı. Etrafta birkaç silüet gördüm ama hala ayırt edemiyordum kimseyi. Sesler birbirine girmişti.
Dışarı çıkıp beni kaldırıma oturtturdu. Ambulans sesleri duydum. Polis sesleri. Elleriyle, terlediğim için alnıma yapışan saçları yana çekti. "Jisung."
Cevap veremiyordum. "Güzelim lütfen ağlama."
Ağlaman beni bitiriyor Jisung lütfen.
"A-annem."
"Jisung." Abimin sesi. Abimin sesini duydum.
"A-abi." Yanıma oturdu, bana sarıldı. Sarıldım ona. Ağlamam kesilmiyordu.
"Şşttt sakin ol."
En sonunda bedenim artık beni taşımayı bırakmıştı. Gözlerim kararmış, bedenim yığılmıştı.
--
Gözlerimi açtığımda beyaz tavanı gördüm. Hastanede miydim? Rüya mi görmüştüm? "A-abi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
19 || Minsung ✓
FanfictionDudaklarım Minho'nun dudaklarıyla birlikte olduğu sürece çevremdeki hiçbir şey pekte umrumda değildi. [Düz yazı] [MiniFic]