/iki/

166 31 10
                                    

"Bu gerçek bir evlilik olacak değil mi?" Diye sözünü kesti aday. "Yani gerçek bir evlilik olmayacaksa kabul etmem."

Yoongi, Titus Culpeppe'in öz geçmişinden başını kaldırarak adamı soğuk bakışlarla süzdü. "Evlilikten doğacak haklarınızdan bahsediyor olabilir misiniz acaba, Bay Culpepper?"

"Eğer bu, aynı yatağı paylaşmamız anlamına geliyorsa, tam olarak bundan söz ediyorum Bay Min. Mavi gözlülere bayılırım."

Yoongi geriledi. Duyduğu hoşnutsuzluğu saklamaya çalışıyordu. "Ben... iltifat ediyorsunuz ama..."

"Bir, iki tatlı söz hoşuna gidiyor değil mi?" Diye sırıttı. "Istediğimi aldığım sürece benim için sakıncası yok. Çünkü bence eğer aynı yatağı paylaşmayacaksak evlenmenin bir anlamı yok."

"Bu konuyu tartışmak için henüz çok erken olduğunu düşünüyorum" demekle yetindi Yoongi. Özellikle de, platonik bir ilişkiye razı olacak bir koca arıyorken.
"Öz geçmişinize gelince Bay Colpepper..."

"Arkadaşlarım bana Titus der, Evleneceksek. Bana daha samimi davranmaya alışsan iyi olur." Cümlesini bitirmiş göz kırpmıştı yoongiye.

"Anlıyorum" Yoongi önünde duran kağıtlara baktı. Bu görüşme hiçte umduğu gibi gitmiyordu. Ne yazık ki, Titustan sonra görüşeceği son kişi olan P.J hariç bütün adayları elemişti. Bay Culpepper'e bir şans daha vermekten başka seçeneği yoktu.
"Burada kapsamlı bir çiftçilik geçmişiniz olduğu yazıyor."

"Küçük bir tarım çiftliği idare etmiştim. Kovayı ineğin neresine koyacağımı bildikten sonra fark etmez."

Yoongi şaşkınlıkla bakakaldı. "Aslına bakarsanız fark eder."

"Bence fark etmez. İlanda aynı zamanda bir iş adamı aradığı yazıyor. Neden?"

İlanın veriliş amacına parmak basmıştı. Yoonginin çiftliği idare etmek konusunda hiçbir problemi yoktu, sadece finansal yükümlülüklerini idare edecek, iş konusunda becerikli br erkeğe ihtiyacı vardı. Yoongi maddi durumunun sallantıda olduğunu açıklamaktan çekinerek duraksadı, ama çok fazla seçeneği olmadığını biliyordu.

"Çiftlikte bazı finansal problemlerimiz var. Doğrusu, eğer kredi alamazsak iflas edeceğiz. Bankacımız eğer güçlü bir iş geçmişi olan iyi bir çiftci ile evlenirsem, bana kredi verebileceklerini söyledi. Ilani bu yüzden verdim."

Titus düşünceli bir şekilde kaşlarını çatmıştı. "Senin gibi tatlı birisinin hesap yapmakla güçlük çekmesini anlıyorum. Onun için para hesaplarını memnuniyetle senin yerine tutarım." Gülümsedi. "Aslına bakarsan, emniyet için bütün hesapları benim adıma yapmak iyi bir fikir olabilir."
"Bütün bunlarla hiç canını sıkma sen."

Yoongi ne kadar dehşete düştüğünü saklamaya çalıştı. Bu görüşmeye devam etmenin artık hiç bir anlamı kalmamıştı.
Hemen bir bahane uydurmalıydı. Eğer bu kadar umutsuz olmasaydı yapardı da. Adımlarını dikkate almaya kararlı bir şekilde, adamın her söylediğine katılıyormuş gibi başını eğdi.

"Tabi ki. Bu konuda bir sorun olacağını sanmıyorum."
Diye yalan söyledi. Ayağa kalkarak uzun, alnına kadar gelen saçlarını eliyle geriye itti.
"Ama ne yazık ki zamanımız doldu. Bir sonraki görüşmem az sonra." Son adayının daha uygun birisi olması için dua ediyordu.

"Bay Min, şimdi..."

"Geldiğiniz için teşekkür ederim." Dedi yoongi adama konuyu tartışma fırsatı vermeden. Titusun bir an önce gitmesini istiyordu. Kapıya doğru yürürken kahyası Patrick'i çağırmasına gerek kalmamasını umarak adama temkinli baktı. "Önümüzdeki bir kaç gün boyunca kararımı vermiş olacağım. Size haber veririm."

Last Candidate \yoonmin\Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin