Sadece bana inan

72 1 2
                                    

CHANYOL
" hoş geldin sevgilim. Hadi gel otur"
" bilerek yapıyorsunuz degil mi? Sen ve kai beni çıldırtmaya çalışıyorsunuz"
Söylediğine omuz silktim. Tabiki bilerek yapıyorum. Ben younayı seviyorum zaten.
" chanyol sen böyle patavatsız bir şekilde konuşurken youna bizi izliyordu biliyor musun.
Younanın adı geçince birden telaşa kapıldım" ne" diyebildim sadece.
" o seni seviyor galiba. Git ona duygularını anlat"
" onu sevdiğimi nerden biliyorsun"
" bakışlarından anladım"
Biz sesiz bir şekilde konuşurken youna dışarı çıktı. Hemen peşinden gittim. Arkasından çagırdım umursamadı. Kolunu tuttum ve onunla yüz yüze geldim. Biliyordum şimdi söylemezsem bir daha asla söyleyemezdim ve aniden " seni seviyorum" dedim.
" yalan söylüyorsun. Sen imranla çıkıyorsun."
" hayır o sadece bir şaka gibi bir şey"
...
" lütfen sadece bana inan"
" peki"
"Ee"
" ne ee"
" sen beni seviyor musun"
" evet ben de seni seviyorum"

İMRAN
Chanyol sınıftan gidince bende layın yanına gittim. Yine bana sıcacık gülümsüyordu. Hiç beklemediğim bir anda bana " özledim seni" dedi.
" bende" dedim. Ama şuan kızaran yanaklarım daha çok utanmama neden oluyor. Bu halime gülüyordu. Yanaklarımı avuçlarının içine aldı. Şimdi daha çok kızardım. Gözlerimin içine bakıyordu...aşkla
Sehun yanımdan bize kötü bir şekilde bakarak geçti ama çokta umrumda değil. Her zaman ki sehun işte.
O sırada chanyol sınıfa geldi. Kai beni çağırıyormuş. Gitmek istemeyince kolumdan zorla tutup çekiştiriyordu.
Birden sehun chanyolun önüne durdu" bırak onu "
" sana ne sana mı soracağım"
İste kavga başlamıştı. Ben hemen koşarak kainin sınıfına gittim.
Nefes nefese " kai sehun ve chanyol dövüşüyor gidip onları ayırmalısın" .
Benim sesimle herkes kavganın olduğu yere gitti. Ama kai ayırmak yerine sehunu dövüyordu. Araya kainin sınıfından soğuk bakışlı çocukda girdi. Şimdi sehunla chanyol, kai ile o narsist çocuk kavga ediyorlardı.
Hocalar geldiler ve onları ayırdılar. Hrpsinin üzerinde kan vardı. Ben direk korkuyla kaiye sarıldım. Çantamdan çıkardığım mendille suratını temizledim. O sırada hyuna geldi. Kai ile o ilgilendi. Chanyolla da zaten youna ilgileniyordu. Adının kris olduğunu öğrendiğim narsist çocukla da bir kız ilgileniyordu. Sevgilisiydi galiba. Sadece sehun tek başına kalmıştı. İçimdeki acıma duygusuyla yanına gittim. Pecete uzattım. Gülümsedi. Bana " sen temizleyemez misin" diye sordu. Hiç düşünmeden dudaklarındaki kanı temizlemeye başladım. İşim bittiğinde kafamı kaldırdım. Bana şaşkınlıkla bakan kai, chanyol ve krisi umursamadan sırama doğru ilerlerken layin bana sinirli bir şekilde baktığını farkettim. Tabi jetonum yeni düşmüştü. Sehun hem kavgayı başlatan hem chanyol ve kai ile dövüsen hemde beni seven biriydi. Bu yüzden insanlar bana şaşkınlıkla bakıyordu. Of lanet olsun içimdeki insan sevgisine.
Kalabalık dağılırken kris kaiye kötü bir bakış atıp " bu kavga burda bitmez kai" dedi.
" elbette bitmeyecek. Herkes kendi sonunu yazar"
" görüşeceğiz. Bakalım elinden en sevdiğin varlığı alınca da böyle konuşabilecek misin??" dedi ve gitti.
Birden huzurum kaçtı. Ne demek istemisti. Dediğini yapar mı?

NEREDEYSE AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin