1

214 10 5
                                    

Hazırlanarak aşşağı indim, hoseok yine beni bekliyordu "daha erken değilmi, hep böylesin" dediğimde göz devirdi "ama senin yüzünden geç kalıyoruz seokyun ve ucu ucuna yetişiyoruz , yoksa ceza alırız biliyorsun, sokakta ne kadar kedi görürsen seviyorsun, o yüzden erken çıkıyoruz" dediğinde göz devirdim "tamam tamam birşey demedim" diyerek ev anahtarını aldım.

Yolda yine bir kedi görüdüm ve kucağıma aldım, hoseok "iki hafta sonra ikinci dönem, liseye az kaldı" dediğinde kafamı salladım "haklısın biraz endişeliyim" diyerek kediyi sevdim.

Hoseok saçlarımı okşayıp "sorun olmayacak seokyun sadece saklamlıyız" dediğinde kafamı salladım "neden saklamalıyım anlamıyorum, normal bir durum değilmi bu, erkekler neden sadece kızlardan hoşlanmak zorunda?" dediğimde önüme geçti "bak biliyorum zor ama katlanmalıyız tamam mı, ileride herşey güzel olucak söz veriyorum" diyerek anlımı öptü.

Kafamı göğüsüne koyarak "güzel olucak" diyerek güldüm, okula yaklaştığımızda kedileri bıraktım, cidden gördüğüm bütün kedileri artık yanıma almaktan vazgeçmeliydim, üstüm hep tüy olmuştu.

Sınıfa girdiğimizde herkes bize bakıyordu, hoseok'a baktığımda oda anlamazca etrafa baktı, sıramıza oturduğumuzda sınıfın kendini belalı sanan çocuğu "seokyun sen ibneymişsin" dediğinde öylece kaldım.

"N-neymişim? " gülerek "ib-ne hani kendini başka erkeklere sunan varya, işte o, sende onlardan biriymişsin, annem senin gibiler yaşamamlı diyor" dediğinde gözlerim doldu.

Hoseok sinir ile ayağa kalkıp "çenenin kırılmasınımı istiyorsun dong-gyu" dediğinde  dong-gyu bir iki adım geri çekilerek "ne o yoksa sendemi ibnesin, yoksa onu tatminmi ediyorsun" dediğinde hoseok dong-gyu'nun üstüne atlayarak  dövmeye başladı.

Kalkarak hoseok'u geri çektim "kim söyledi bunu" dediğimde aptalca gülerek "arkadşlarından biri okulun sayfasında duyurdu, yoksa bakmıyormusunuz, emin ol seokyun bu senin son iyi günün" dediğinde sinir ile üstüne gittim "ben ibne değilim" dediğimde herkes güldü.

Ağlamaya başladım hoseok kolumdan tutarak lavaboya götürdü,  yüzümü yıkadım "hoseok ben ibne değilim" dediğimde sarılarak "hayır yun değilsin, onlar çok aptal" dediğinde burnumu çektim.

Geri sınıfa döndüğümüzde hepsi alay ile bakıyordu, arkamızdan hoca girerek ders anlatmaya başladı.

Korkudan sınıftan çıkmadım ve hoseok'un yanından ayrılmadım bütün gün.

Eve geldiğimizde üstümüzü değiştirerek salona geçtik "babam duyarsa ne olucak" dediğimde kaşlarını çattı "asla öyle birşey olmayacak , abin seni korumak için her zaman burada, tamam mı?" diyerek güldü.

Kafamı salladım, kapı çaldığında aşçının geldiğini anladık, aşçı yemek yaparak geri gitti, bizde yemeklerimizi yiyerek ders çalışmaya başladık.
/

/

/

Bu çift beni benden alıyooor
İlk kitapta gelecekleri yazılıydı zaten bu kitap aşklarının başkangıcını anlatıyor.

Birde bu kitab için aklımdaki sözcükler okadar akıyordu ki bitiremem diye çabuk final yazdım, yoksa bir ay yazardım bu kitabı.

Su-Yun : sweetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin