Su-Yun : sweet

2

İki hafta benim için işkence gibi geçmişti, koridorda sıkıştırarak dövdüler, bazıları sürekli elime ,koluma, boynuma dokunarak taciz etmişti.

Bugün yine beni dövmüşlerdi, revirde oturmuş hoseok'un söylenmelerini dinliyordum.

Bandı yapıştırarak "sana demedim mi ben olmadan kantine yada lavaboya gitme diye" dediğinde yutkundum "ama uyuyordun, sadece su alıcaktım" dediğimde göz devirdi "seokyun beni üzüyorsun, bir dahakine uyandır tamam mı? " diyerek saçlarımı öptü.

Yutkunarak "hoseok ben babama kaydımı başka okula aldırmasını söyledim" dediğimde kaşlarını çatarak baktı "ne yaptın? Neden benim haberim yok bundan?" dediğinde yutkundum, gözlerim doldu "b-ben artık dayanamıyorum hoseok, sürekli taciz edip dövüyorlar, bu iki hafta cehennem gibiydi" diyerek ellerimi yüzüme kapattım.

Hoseok sarılarak "o ne dedi? " dediğinde bende ona sarıldım "hallediceğini söyledi" diyerek kafamı kaldırdım, kafasını sallayarak "anladım, hadi okulda kapalı kalmayalım" dediğinde çantamızı alarak eve gittik.

Neyse ki iki hafta tatildi ve rahattık, pijamalarımızı giyerek tv'nin önüne oturduk, oyunu açarak sabaha kadar oynadık.

Öğlene doğru uyanmıştım, hoseok üstü açık uyumuştu, üstünü örterek banyoya gittim, işlerimi hallederek aşşağı indim.

Aşçı bay lee yine birşeyler hazırlıyordu, yanına giderek "tünaydın bay lee" diyerek gülümsedim, tencerenin kapağını kapatarak "sanada tünaydın yun, yemkleriniz neredeyse hazır , atıştırmalık vermemi istermisin? " dediğinde kafamı iki yana salladım "teşekkür ederim şuan aç değilim, hoseok'u uyandırıyım" dediğimde kafasını salladı.

Yukarı çıkarak odaya girdim, hoseok'un üstüne uzanarak "hoseok uyan hadi " dediğimde boğuk sesi ile "saat kaç ki" diyerek sarıldı, gülerek "13.20 hadi kalk" dediğimde "tamam" diyerek beni yana çevirip kalktı ve banyoya gitti.

Bende kalkarak yatağını topladım.

Aşşağı indiğimizde bay lee "yemekler hazır, tabaklara koydum, yabancılara kapı açmak yok, kapıyı kilitlediğinize emin olun ,akşam yine gelicem zaten, atıştırmalıklar dolapta , akşam oyun oynayacağınızı bildiğim için yeniden koyarım, iyice doyduğunuza emin olun, görüşürüz bebeklerim ve ders tekrarınızı yapın" dediğinde kafamızı salladık "görüşürüz bay lee dikkatli gidin" diyerek el salladık.

Gittiğinde kapıyı kilitleyerek mutfağa gittik, masaya oturarak yemeklerimizi yemeye başladık.

Hoseok "birazdan bayan yang da gelicek, ama kapıyı açamayacak" dediğinde güldüm "her gün aynı olay, bence bilerek yapıyor" dediğimde kapı açılmaya çalışıldı, açmak için gittiğimizde bayan yang "ah bir günde tek seferde açılsan ne olur sanki" dediğinde gülerek kapıyı açtık.

Bayan yang gülerek "teşekkür ederim çocuklar, inadıma açılmıyor pis kapı" dediğinde güldük, hoseok "önemli değil bayan yang" dediğinde kapıyı kapatarak mutfağa girdik.

Bir saat evi temizledi, bizde yardım için mutfaktaki bulaşıkları yerleştirip tezgahı sildik, bayan yang mutfağıda iyice temizledi, yanımıza gelerek iki lolipop uzattı "alın bakalım civcivler, yardımınız için teşekkür" dediğinde sarıldık.

"Teşekkür ederiz bayan yang" dediğimizde oda bize sarıldı "öneli değil bebeklerim, şimdi gitmeliyim yarın görüşürüz tamam mı, arada atıştırın aç kalmayın, kapı ve pencereleri iyice kilitlediğinizden emin olun, tanımadıklarınıza kapıyı asla açmayın, birşey olursa hemen arayın" dediğinde kafamızı salladık "anlaşıldı efendim" dediğimde gülerek saçlarımızı karıştırdı.

Oda gittiğinde hoseok ile kitap okuduk, puzzle yaptık, test çözdük ve oyun oynadık.

Akşam babamız aradığında açtık, babamız acele ile "çocuklar okulunuz değişti, yukarıda olan okula gidiceksiniz, işlerim var bir daha ararım, dikkatli olun" diyerek kapattı.

Hoseok'a baktığımda gülerek "sonunda o salak okuldan kurtulduk" diyerek sarıldı, kafamı sallayarak onayladım, hoseok'a hep yük oluyordum ve bundan nefret ediyordum.

/

Yoongi

Hoseok

Seokyun

Suga (saçlar kısa 😹)