9.bölüm

2.6K 113 19
                                    


Parmaklarımın uyuştuğunu hissettiğimde önümdeki bilgisayarının ekranına bıraktım. gözlerimi saate çevirdiğimde dudaklarımdan bir küfür kaçtı.  Parmaklarım resmen bu saate kadar zulüm görmüştü ben işi sikeyim ya akşam olmuştu.

Esneyerek vücudumu gerdiğimde her yerim tutulmuştu. yüzümü buruşturduğum sırada içeri Şerefsiz yavuz girdi. piç kusuru.

Elindeki poşetleri  masanın üzerine koyduğunda karnımın guruldaması acıktığımın göstergesiydi. 

Karşımdaki Koltuğa geçip oturan  adam bakılarını bana doğru çevirdi.

"bugün çok yoruldun gel yemek ye" dediğinde biraz şaşırdım. bana mı söylüyordu yoksa ben mi yanlış anlamıştım. ona baktığımda bana hadi gibisinden bir bakış atarak ona içimden küfür ediyordum. bu saate kadar beni çalıştır sonra da dalga geçer gibi gel yemek ye mi diyordu.

"yemiştim ben" dediğimde yalan söyledim. zavalı karnım seni bu işe alet etmek istemezdim ama az daha dayan.

 masanın üzerindeki Poşetin içinden  iki büyük hamburger kutularını çıkartığında ağzım kurulmuştu.

"olsun yine gel ye o yemekleri sevmediğini biliyorum" dediğinde derin bir nefes alırken karnımın guruldaması ile bakışları karnıma değdiğinde yüzünde munzir bir ifade ile bana baktı.. koltuktan kalkarak yanına oturdum mecbur yiyecektim.

Önümdeki kutuyu açtığımda hamburger patates soğan halkaları vardı. bu nasıl güzel bir nimettir yarrabi.

Hepsini afiyet ile bir güzel yumulduğumda  kendimi çölde susuz kalan bir bedevi gibi hissediyordum.

Bu sırada yavuz denen hayvan herif  bana bakıp gülüyordu. Neye gülüyorsun amk Dememek için kendimi çok zor tutuyordum. sanki karşısında ayı mı oynuyordu? bu odada bir ayı varsa o da bu adamdı. fakat kabul etmeliydim ki seksi bir ayıydı.

tabi diğer taraftan da Sonuçta herif benim komutanım ve bu saate yemek getirmişti. küfür etmek yakışı kalmazdı.

 bede Askerliğim bitince yüzüne karşı küfür ederim artık. kurduğum hayale bak.

kolamdan bir yudum aldıktan yemekleri afiyetle bir güzel bitirdiğimde  çöpleri topladım. o da koltuğa oturmuş bana bakıyordu. bu adam bu aralar bana çok dikkatli bakıyordu

Ona bakıp ayağa kalktım. Asker selamı verdim. "yemek için sağ olun komutanım "dediğimde bana bakıyordu.

"ben gideyim" dediğimde başını salladı. Arkamı dönüp kapıya doğru gittim.

Kapıyı açıp çıktığımda bir şey dememişti. derin bir nefes alarak odadan çıktım.

Ne demesini bekliyorum ki. saçma sapan düşüncelerimi bir kenara bırakıp Başımı iki Yana sallayarak koğuşa dönerek üstümü değiştirdim. Ve yatağıma girdim.


Aynı şekilde gün yine eğitim ile başlamıştı ama bugün izin günüydü. Ve bu izin gece yarısına kadardı.

Üst komutanlardan birinin mutlu günü olduğu için askerlere kıyak geçmişti. Allah razı olsun ya. askerlik değil de sanki kampa gelmiştik. fakat buna karşı çıkacak kadar de geri zekalı değilim.

Çarşıya çıkıp koğuştakiler  ile biraz dolaştıktan sonra bir kafeye oturup bir şeyler içip sohbet etikten sonra bizimkiler bir gece kulübüne gitmeyi teklif edince kabul ettim. sonuçta gece yarısına kadar buradaydım. hem eğlenmek benim de hakkımdı.

Gece kulübüne geldiğimizde içeri girdik. içerdeki insanlar  deli gibi dans ediyordu. 

Tavandaki kırmızı ışıklar etrafı öyle bir coşturuyordu ki müzikle birlikte bizimkiler geleli çok olmadan dans etmeye gitmişlerdi. daha doğrusu gözlerine kestirdikleri manitaların yanına piste çıkmışlardı. ne şerefsizlerdi bunlar.

Bende bar taburesinde önümdeki votkamdan bir yudum aldım. gözlerimi etrafta dolaştırırken canım sıkıldı.

Ne bekliyordum ki benimle ilgileneceğini mi yoksa teklifini  kabul edeceğimi mi? bazen kendimi  o kadar sinir oluyordum ki kendimi gırtlamak istiyordum. 

Başımı iki Yana sallayarak güldüm. Başım hafif dönüyordu. iyice kafayı yemek üzereydim.

Telefonumu çıkartıp onu aradım. evet bu aptalca şeyi yaptım. neden arıyorsam. işte kendimle çeliştiğim bir an daha.

Telefonu o vermişti. Artık yazıcısıydım ya. altan verdiği mesajı anlıyordum. beni umursamıyormuş gibi yapıyordu fakat umursuyordu. ya da ben saçmalıyordum.

"alo" dedi onun sesini duydum. aramayı açmıştı. ne kadar seksi bir sesi vardı demi?

" sen var ya kendini bir bok sanan bencil  herifin tekisin " dedim gülerek. kafam bir milyondu. 

"neredesin sen" dedi sesi hafif sert geliyordu. sinirlenmiş miydi o bay egoist. çok ta umurumdaydı.

"çok mu umurunda ah boş ver ya" dedim telefonu suratına kapattığımda barmenden  bir Tane Daha votka istedim. bu kafayı sevmeye başlamıştım.

On dakika sonra gözlerimi kapıya çevirdiğimde  onu içeri girerken gördüm. aptal a bir şey yapıp gülerek El salladığımda gözleri benimle buluştu. bunu neden yaptığımı bilmiyordum. 

Bana doğru gelerek kolumu tutu. Birlikte dışarı çıktığımızda barın  Ara sokağına girdik.

"Burada ne işin var senin" diye üstüme yürüdüğünde istemeden gülüyordum. gerçekten alkol bana iyi gelmiyordu.

"sana ne "dediğimde hıçkırdım. kollarımdan tutarak beni duvara yasladığında nefes nefese ona bakıyordum.

"beni deliye çeviriyorsun"dediğinde ona bakıyordum. "bu iyi bir şey mi?"dediğimde gözleri önce gözlerime sonra da dudaklarıma kaydı.

"Mehmet"dediğinde ona bakıyordum. yüzlerimizin arasındaki mesafe giderek azaldığında nefesini dudaklarımda hissettiğimde kalbim sanki atmayı bıraktı.

dudakları dudaklarımda hissettiğim an beynimin içinde bir çok havai fişek birden patlıyordu.


***************************************************************************************

Alın bakim nasıl olmuş. BOL YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN MİLLET.

BU ARADA SOSYAL MEDAYDAN BENİ TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN.

İG: golge_oftstory

KOMUTAN-BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin