Beden eğitimi || hyunin ✓

42

"Açıklandı mı açıklandı mı açıklandı mı?"

"Hyunjin, beni çok geriyorsun haberin olsun aşkım."

"OFFF!"

Önümde yüklenen sayfaya bakmaya devam ederken o yerinden kalkarak bir iki kere zıplamış kahkaha atmamı sağlamıştı.

"Manyak mısın otur şuraya!"

"Çok heyecanlandım, ben bakamam sen bak bana söyle. Ya da ben bakayım kötüyse alıştıra alıştıra söylerim."

Saniyeler içinde fikrini değiştirip yanıma otururken beni göğsüne çekerek geriye yaslanmış ve gözlerimi kapatmıştı tek eliyle.

"Bakma aşkım, üzülme tamam mı kötü olursa da bir şey olmaz ben sana bakarım demiştim. Ama öğretmen maaşı bu devirde hiçbir şeye yetmiyor.. Ben de bırakırım öğretmenliği dükkan açarız bir tane nasıl fikir? Ben yemek yaparım sen de garson olursun aşk yuvamız olur. Çok tatlı değil mi?"

"Hyunjin... Ne anlatıyorsun?"

Kafamı kaldırıp yüzümü buruşturarak ona bakarken o oflayarak geriye doğru çekilmiş ve bilgisayarı kucağına alarak dudaklarını dişlemişti.

Bir yandan eli de gözlerimi kapatmaya hazırlanıyordu.

"Ay açıldı!"

Hızlıca bedenini geri atarken benim de gözlerimi kapamış derin nefesler almaya başlamıştı.

PANİK YAPIYORUM.

"Hyunjin, haklısın bence de boşver bir dükkan açalım biz."

"Bakayım mı ben?"

"Kalp krizi geçirmeyeceksen bak."

"Sen bana bak."

Elini gözümden çekerken o da tek gözünü kısıkça açmış ve önündeki ekrana bir bakış atmıştı.

"Çok korktum ağlayacağım galiba."

O diğer gözünü de açıp ekrana kaşlarını çatarak bakmaya başladığında dudaklarımı dişledim.

"O kadar mı kötü ya? Son tercihim mi çıkmış? Bence dükkan bakmaya başlayalım."

O yüzünü iyice düşürürken bilgisayarı önümüzdeki sehpaya geri koymuş ve beni kucağına çekerek ellerini yanaklarıma koymuştu.

"Hyunjin, söyle ya. Bak ciddili ağlayacağım, o kadar mı kötü? Ya o kadar tonguç akademi izledim bu muydu!? Ben hissetmiştim zaten kazanamayacağımı. Ağlayacağım babam sanayiye verecek beni!"

Ağlamak üzereyken o gülmüş ve konuşmuştu.

"İstediğin üniversiteyi kazanmışsın, hem de beşinci olarak."

"NE?"

Heyecanla bağırdığımda gülmeye devam etmiş ve saçlarımı karıştırmıştı.

"Yapacağını biliyordum bebeğim."

"Şaka yapmıyorsun değil mi?"

"Hayır."

"OLEY LAN!"

Yerimde zıplarken hyunjin gülmüş sonrasında da dişlerini sıkmıştı.

Olduğun yere dikkat et jeongin.

Ben hızlıca kucağından kalkarken bilgisayarın ekranını baştan sona incelemiş sonra kalkıp zıplamaya devam etmiştim.

Bir yandan da 'war is over' diye bağırıyordum.

Jisung'a benzedim iyice.

"AY AĞLAYACAĞIM. KAZANDIM GERÇEKTEN!"

Hyunjini de yerinden kaldırırken o bana kahakaha atarken ikimiz de zıplamış daha sonra sıkıca sarılmıştım ona.