"Birisini güzel olduğu için sevmezsin ki, sen sevdiğin için güzel olur o."
-Küçük Prens-Okulun arka bahçesinde elimizdeki kırılmamış son cam şişeyle
doğruluk-cesaret oynuyorduk ve şişe yine bana ve Yoongi'ye geldi tabi altı turdur saçma bişey istemesinler diye doğruluk diyordum artık cesaret demek zorundaydım, Yoongi"şu müzik hocasının tecavüz ettiği... çocuk varya" başımı salladım,sesiz sakın biriydi bildiğim kadar
"o çocuğu etkile" "onunla çıkıyım mı?"
Diğerleriyle "çıkması gerekir mi?" diye konuşuyorlardı "evet" dedi "etkilenmesi için gerekirse çık" yine kafamı salladım en fazla ne olabilirdi?
Ders zili çalar çalmaz lavaboda yakamı yedi ceddine kadar açtım sınıfa girince kızlar çığlık atmaya başlamıştı ama bu çocuk bakmıyordu sağır mıydı? kendi yerim yerine gidip onun yanına oturdum gözleri büyümüştü sanırım sonunda iki saat uğraştığım yakamı fark etti diye sırıtırkenYanımdan kalkıp gitti hızla kolundan tuttum "noldu utandın mı?"
"sen arkadaşlarını çağır bidaha oturmam oraya söz"
"ne? seninle oturmak istiyorum"
Şimdi fark ettim kolu titriyordu elimi geri çekip "benimle otursana" dedim
Başını eğerek geri yerine oturdu bende yanına geçtim arada bir elimle burası çok sıcakmış diyip yakamı daha da açıyordum yoksa bu kızlardan mı hoşlanıyordu garip biriydi ama yüzü ben gayim gel beni... diye bağırıyorduEee bende yakışıklıydım. Sonra yine yanlış anlayıp dışarısının -40 derece olmasına rağmen camı açtı
daha kötüsü tüm soğuk havayı ben yiyordum perde gibi camın önündeydim yakamı tek tek kapatıp montumu giydim oda camı kapattı "ferahladın mı?" biraz imalı bir şekilde sormuştu bende "yok şu kenarda ferahlat sana" diyince gözlerini sım sıkı kapatmış
"lütfen dur" dedi sanırım böyle biraz vücut teşhircisi gibi gözüküyordum bende kafa mı eğip "özür dilerim" dedim eee bu çocuk nası etkilenecekti bende ders çıkışı sapık gibi takip ettim onu iki tane salak çocukÖnünü kesmişti ve ellerini onun omuzlarına koyup okulun bodrumuna götürdüler bir süre içerde kaldılar sonrada ona tekme atıp kapıyı kilitlediler ama gerizekalı amipler anahtarı kapının önünde düşürdü. Plan yapıyordum beyaz atlı prens gibi içeri dalacaktım anahtarı taktım ama hareket ettiremiyordun "onca kas yaptım lanet olası" diye bağırırken beni duymuş olacak ki
"Boş ver beni böyle görme" demişti
Ne bana güçsüz mü demişti hah anahtarı kenara atıp kapıyı tekmeleyerek kırdım yerde oturmuş beni izliyordu. Gözleri ve burnu hafif kızarmış dolgun dudaklarını büzmüş gömleği yırtılmış yarı çıplak terden dolayı hafif ıslanmış saçları sadece yakından belli olan kasları...
açıkçası o çocuklar o zihniyetleriyle bu profildeki bir çocuğa bodrumda ne yapmış olabilecekleri gayet açıktı şahsen biraz daha dudaklarını büzerse benimde aklımdan masum şeyler geçmeyecekti, sınıfta hep maske,gözlük ve şapka taktığı için ondan daha önce pek etkilenmemiştim yani pek konuşkan biri değildi daha bu sabah onu sağır zannediyordum
"ne bakıyorsun hadi sende yap"
Açık açık bana karşı koymayacağını söylüyordu hafifçe yanında yere eğildim gözlerimi kısarak dudaklarına yaklaştım nefesi ve yorgunluğu ses tonundan belliydi hafifçe boynuna eğildim izlerle doluydu kafamı yavaşça geri çekip ona baktım "neden bunu birine söylemiyorsun?" gözlerini kısarak.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
I wish you would stay
FanfictionBazen sevdiğiniz kişiye zarar verirsiniz... bir söz duymuştum "Herkes öldürür sevdiğini" sanırım doğru.