10|Aşık

3.2K 353 161
                                    

Okuduğunuz için teşekkür ederim, oy ve yorum vermeyi unutmayın.

Öpüldünüz.

"Gündüz ile Eser kavga etmiş." diye sınıfa bağırarak giren çocuk ile irkildim.

Şokla ona bakarken herkes şaşkınca konuşmaya, bağırışmaya başladı.

Benim suçumdu.. benim yüzümdendi.

Ellerim titrerken yanımda duran arkadaşlarıda olayı öğrenmeye çalışıyorlardı.

"Gündüz baya dövmüş çocuğu hatta burnunu bile kırmış, disiplinde şu anda."

Ellerimin titremesi artarken midem bulanmaya başlamıştı, suçluluk içimi parçalıyordu sanki.

İlk defa birisini sevmiştim ama ona bile sorun oluşturmuştum, her şey benim suçumdu.

"Kavganın konusu neymiş?" dedi arkadaşlarından birisi.

"Eser.. Efes'e hakaret etmiş." dedi konuşan çocuk anlamlı bir biçimde bana bakarken derin bir nefes aldım.

Kalbim hızla atarken diğerleri iyi olup olnadığımı sormasını umursamadan sınıftan koşar adım çıktım.

Üniformanın yaka kısmını çekiştiriyordum belki işe yarar diye, içeri girdiğimde çeşmelerin oraya gittim.

İçeriye girmemle mide bulantısı ile boğazıma kadar yükselen sıvıyı tutmaya çalıştım.

Boğazımda yakıcı bir his vardı, ellerim titrerken

Sakin ol...

Senin hatandı, bir kez bile bir şeyi beceremedin.

Bir kez olsun birine zararın, sorunun olmadan duramadın.

Gözyaşları yanaklarımdan akarken hıçkırdım, benim hatam değildi ben öyle olsun istememiştim.

"Efes?" duyduğum ses ile korkuyla irkilirken Aren hoca bana endişeyle bakıyordu.

Aren hoca 1.80 boylarında oldukça genç bir tarih öğretmeniydi, kahve ve bal rengi arası gözleri en dikkat çeken yeriydi.

"İyi misin? Revire gitmek ister misin?" dedi yanıma sakince yaklaşarak, endişeyle titreyen vücudumu süzüyordu.

"Ben.." devamı gelmeden ağzımdan kaçan hıçkırıkla durdum, ellerimi ağzıma bastırsamda ne gözyaşlarım duruyordu ne de hıçkırıklarım.

"Sana sarılabilir miyim?" diye soran Aren hoca ile başımı onaylayarak salladım, ellerini sırtıma dikkatle koyduğunda yine hıçkırdım.

"Canını mı yaktım? Özür dilerim." dedi ellerini benden çekerek, endişeli gözleri asla benden ayrılmıyordu.

Benim ailem canımın yanıp yanmamasını umursamazken hiç tanımadığım bir öğretmenin umursaması içimi acıtmıştı.

"Efes, Gündüz olayı senin suçun değildi." dedi nazik bir sesle, gözleri sıcak bir şekilde bana bakıyordu.

"Hiçbir olay senin suçun değildi tamam mı? Sakinleş, Gündüz'e bir şey olmadı ve olmayacak." dedi nazik bir sesle sırtımı okşarken.

Sanki bir çocuk sakinleştirir gibi sakinleştirsede işe yaradığını inkar edemeyecektim.

"Ama ceza alacak, burnunu kırmış." dediğinde Aren hoca kafasını iki yama salladı.

"Ceza tabii ki alacak ama sen sakin olmalısın, kendini bu kadar heba edersen Gündüz çok üzülür." dedi bire çocukla konuşur gibi kısık ve sakinleştirici bir tonda.

Kaybolmuş| Aile (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin