Bu güne kadar canımı hep en çok sevdiklerim yakmıştı . Sanala geri dönüp içinde bulunduğum bataklığa rağmen bunu yapmak cesaret isterdi . Bendeki cesaret miydi yada aptallık mıydı bilmiyorum .
**********
İçinde bulunduğum durumun gerçekliğini sorgulamaya başlamıştım. Her şey bir oyun her şey bir yalan gibi geliyordu ve ben gerçek ile oyunu ayırt etmekte zorluk yaşamaya başlamıştım . Birini bulduğum an öbürü kayıp ettiğim olacaktı çünkü.
Sevdiğim adam kodesteydi ve ben ona seni beklemeyeceğim diye ona yemin etmiştim ama içimdeki umud tükenmemisti.
********
Gördüğüm kabusların haddi hesabı yoktu . Bu kabuslar beni yeterince yormuştu bir yandan mental çöküş bir yandan fiziksel acılar beni sonunu benim bile bilemediğim bir yola sokmuştu.
Koca bir boşlukta nokta kadar yer kaplamıyordum bunu bana hissettiren hiç kimseyi affetmeyecektim .*********
Millattan öncesi ve millattan sonrası ben miladımı yaşamıştım sanırım. Benim miladım bana ne getirirdi bilmiyorum ama ben ondan gelecek her şeye razıydım.
******
Bataklık canavarına aşık siyah gülün hikâyesi bu bakmayın siz canavar dediğime bazen korunmak için canavar olmak gerekirdi.
Boş konuşma: Her nefret ihanet ile başlar ve intikam ile biter .
******
Boş konuşma: Etrafında onlarca insan varken de yanlızsındır.Kar tanesi: Öyledir evet ve kimse gerçekten anlamaz kimseyi...
******
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LÂL: SUSKUN YÜREKLER
General FictionBağıra çağıra susan çocuklardık biz . Etrafımızdaki kahpelere inat dimdik ayakta duran kendinden ödün vermeyen. Çığlıklar içinde susmayı öğrettiler bize . Ateşe barut olmayı seçen sevdiği adamın kartenesi olan Beria Yazel. Zeki, kurnaz, ve yeri geld...