Bölüm 2

129 19 0
                                    

Gözlerimdeki yaşlar ardı ardına akıyordu.

"H-hayır gelmek istemiyorum."

"Sanki başka bir şansın varmış gibi konusmayı kes ve hemen arabaya bin." 

"A-anlaşmayı kabul ediyor musun Mark?" soruyu soran kişi babam olmuştu. İğreniyorum ondan.

"Ross kızı al ve hemen buradan uzaklaş. Gerisini ben hallederim." 

Adamlar beni bıraktı. Sarı çocuk -yani Ross kolumdan tutarak arabaya götürdü. Evden cıkarken duyduğum tek şey silah sesiydi.

•°•°•°•°•°•°•°

Şuan arabada sadece ikimiz vardık. Sessizlik vardı arabada. Ağlamam kesilmişti. Kafamı cama dayamış, yolu izliyordum.

"Adın ne?" duymazlıktan geldim."Sana bir şey sordum?!" bana bağırması beni biraz korkutsada yine cevap vermemiştim.

Arabayı aniden durdurdu. Kafamı ön cama çarpmaktan zor kurtarmıştım.

"Sana soru sorduğum zaman bana cevap vereceksin! Anladın mı beni?!?!" Bu sefer gerçekten fazla bağırmıştı. Ona doğru döndüm ve gözlerinin içine baktım.

"Benden ne istiyorsun?" diyebilmiştim.

"Bana soru sorma, bundan sonra soru soran kişi sadece ben olacağım." Yapabildiğim tek şey kafa sallamak olmuştu.

"Güzel..." Uykunun beni çağırdığını hissettim ve kendimi kollarına bıraktım.

•°•°•°•°•°•

"Hey! Uyan! Sana diyorum!" beni öküz gibi dürten kisinin kim olduğu belliydi.

"Tamam işte uyandım." gözlerimi ovuşturdum birkaç kez ve arabadan indim. Beyaz büyük bir eve gelmiştik. Bu ev karşısında ağzım kocaman olmuştu. Önümden Ross gidip kapıyı acmaya çalıştı. "Muhteşem..."

"Ah bebeğim biliyorum öyle olduğumu." Ben onun için söylememiştim ki ?

" Senin için söylememiştim ben evi kastettim." Haha göt olmuştu.

Yalandan öksürük sesi yaptı ve soğuk sesiyle "Gir içeri." dedi.

Gerizekalı, beyinsiz, aptal... Yine korkuyordum. Kolumdan tuttu ve beni yukarı çıkardı. Bana birşey yapmazdı değil mi? Hayı, hayır sil o düşünceleri kafandan, Allison.

"Şimdi bana adını söyle."

"Allison." uzatmadan söylemiştim adımı bu sefer.

"Gel buraya Allison, sana odanı göstereceğim."

Beni siyah kapılı bir odanın önüne getirdi. Odanın kapısını açtı. Oda muhteşemdi. Odaya en çok sarı ve siyah renkler hakimdi. Oda büyüktü. Oda kapısının karşısında pencere, pencerenin yanında ise iki kişilik bir yatak yatağın karşısında giysi dolabı vardı. Ben hala kapıda odaya göz gezdirirken konuşmaya başladı.

"Şimdi benden 3 şey iste, hepsini yerine getireceğim. Bunlar ne olursa olsun, yapabileceğimi yaparım. İyi düşün. Sadece 3 şey..." Kollarımı birbirine kavuşturarak kapıya yaslandım. Benden bunu yapmamı istiyorsa kesinlikle bir çıkarı olmalı değil mi?

"Karşılığında ne istiyorsun?" Yüzünde piçimsi bir sırıtış belirdi.Ellerini pantolonunun cebine soktu. "Sen de benim istediğim 3 şeyi yerine getireceksin." 

Madem öyle oyun başlasın.

ESCAPE (R5Fanfic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin