new enemy | 6

8.6K 771 295
                                    

safe place
________________

jeongin:
nerdesiniz amk

asiri aciktim

yemekhaneye gelin de yemek yiyelim artik

ben seungminle siniftayim asil sen neredesin

ben bizim koridordayim

jisung nerede

jisung:
gencler ben tuvalete gidicem

siz inin gelirim ben

tamam o zaman

biz seungminle yanina geliyoruz innie

oradan yemekhaneye ineriz

jeongin:
tamam bekliyorum ben

____________

Jisung, hızlıca tuvalete gidip rastgele bir kabine girdi ve kapıyı kapattı. Kabindeyken, birkaç adım sesi duydu ve ardından kendi kabinin kilitlenme sesini. Biri seslendi.
"Burada kal bakalım Han Jisung. Bize karşı çıkıp bir de üstüne bize çıkıştınız. Bu iyi bir ders olur sana." dedi ve kahkaha atarak oradan çıktı. Sesin sahibini Jisung tanıyordu. Lee Minho. Onu buraya kilitleyen oydu.

Kapıyı açmayı denedi ama yapamadı. Kapıyı zorlarken birden sıcak bastı. Alnından boncuk boncuk terler akmaya başladı. Kapıyı hala zorlarken elleri titremeye başladığında, kapıya yaslanarak yere çöktü. "Hayır, hayır, şuan kriz geçiremem, sırası değil hayır." dedi. Kalp atışları hızlanmaya başladığında, kriz geçirmeye başladığını anladı. O daracık tuvalette krizini engellemeye çalışırken oldukça zorlanıyordu. "Yardım edin." dedi kısık sesle. Birinin gelmesini beklemekten başka bir çaresi yoktu.

Jeongin, Felix ve Seungmin ise yemekhaneye çoktan gelmiş ve yemeklerini yarılamışlardı. Jisung'un hala gelmemesi akıllarını kurcalamaya başlarken, Jeongin konuştu. "Tuvalet deliğine falan mı düştü acaba? Niye hala gelmedi?" Seungmin ayağa kalktı. "Yok, ben gidip bakacağım." dedi. Jeongin ve Seungmin de onunla birlikte ayaklandı. Hızlı adımlarla üst kattaki tuvalete gittiler.

"Jisung, neredesin sen?" dedi Felix. Jisung'un kısık sesi duyuldu. "Buradayım, çıkarın beni buradan." dedi kısıkça. Sesin geldiği kabinin dışarıdan kilitlenmiş olduğunu gördüklerinde, Jeongin hızlıca kapıyı açtı. Jisung'u yerde gördüğünde ise sesli bir küfür savurdu ve konuştu.

"Siktir! Siktir! Siktir! Anksiyete krizine girmiş." Seungmin'e döndü. "Seungmin, çabuk Jisung'un çantasından ilacını al gel." Seungmin başını salladı ve hemen sınıfa koştu. "Ne anksiyetesi, Jisung'un anksiyetesi mi var?" dedi Felix. Jeongin başını salladığında, Felix hemen Jisung'un yanına çöktü ve yavaşça onu ayağa kaldırdı. "Derin nefes al ve sadece bana odaklan. Tamam mı?" Jisung yavaşça başını salladı. "Şuan güvendesin. Biz hep yanındayız. Yalnız değilsin. İyisin ve hep iyi olacaksın." dedi Felix. O sırada Seungmin elinde ilaç ve bir şişe suyla geldi. İlaç ve suyu Jisung'a verdi. Jisung ilacı içtikten sonra derin derin nefesler almaya başladı. Jeongin, Jisung'u lavaboya yaklaştırdı. Musluğu açtı ve elini ıslatarak Jisung'un yüzüne sürdü. Aradan birkaç dakika geçtikten sonra, Jisung iyice toparlamıştı.

"İyisin, değil mi?" diye sordu Seungmin. Jisung başını olumlu anlamda salladı. "Kim seni tuvalete kilitledi?" diye sordu Jeongin. Jisung, nefretle cevap verdi. "Lee Minho." Felix hiddetle konuştu. "Şimdi ağızlarına sıçtım."

_______________

hoppa ilk olayi cikardim.

anksiyete ile ilgili hicbir bilgim yok, hepsini google'dan arastirdim yanlisim varsa duzeltin lutfen.

bir sonraki bolumu 1-2 saate -belki daha kisa bi sure- salarim. icimin yaglari eridi :)

e o zaman gorusuruz, kendinize iyi bakin, stray kids ile kalin!! <3

new enemy, hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin