Nazlı giderken Ali odasına çıkıp yatağa oturdu. Nazlıyı seviyordu ama aşağıda tam tersini söylemişti annesine ama Nazlının onları dinliyor olması içine kurt düşürmüştü
Ali: Nazlı acaba dediklerimi duydu mu? -diye sordu kendine düşüncelere dalarken Nazlı şirkete geldi. Odasına geçip koltuğuna otururken o da düşünceliydi duymuştu denileni ama içi rahat değildi rahatsız olmuştu bu durumdan Ali gerçekten onu sevmeyecek miydi? İçinde sakladığı o hisse ne olacaktı bilmiyordu. Tüm modu düşmüş şekilde yüzü asık oflayarak o sözleri düşünüyordu
"Birbirimizi asla sevemeyiz. O alıcı bende onun borçlusuyum. Çok farklıyız ve bu gerçekten kaçamayız"
"Nazlıyı sevebileceğini düşünmüyor musun?"
"Hayır Nazlıyı sevmeye hiç niyetim yok"
*
Halil sinirle kızını eve getirmiş öfkesini çemkiriyordu. Alinin istemediğini bile bile bu ısrarı onu delirtmişti. Onu keneye benzetmişti Aliye yapışmış bırakmıyordu çünkü Ezoyu odasına koyup kapıyı kilitledi. Adamına da kapıda beklemesini ve kesinlikle çıkarmamasını söyleyerek gitmişti. Ezo öfkesinde kapıyı tekmeledi açması için ama çabası boşunaydı. Ezo da odasına yönelip her yeri dağıtmaya başladı. Sonra oturdu yatağa bu sabahı düşündü. Ali ve Nazlının birlikte uyuduğunu görmüştü. Sarılmaları Alinin Nazlıyı öpmesi derken Alinin onu soğuk suyun altına koyması... ellerini yumruk yapıp babasının az evvel dediklerini düşündü
"Kendini değersizleştiriyorsun. Herkes bu tip insanlardan nefret eder" gibi birçok söylemle kızına bunları demişti. Ezo bunları düşünüp yeniden öfkelenip kalkıp kalan şeyler yıkmaya başladı
*
Nazlı öyle bir dalmıştı ki Gülinin geldiğini anlamamıştı bile Gülin seslense de duymuyordu derken Gülin sonunda dürttü Nazlı irkilerek Güline döndü
Nazlı: İçeri ne zaman girdin?
Gülin: Bir süredir buradayım size seslendim ama beni duymadınız. Aklınıza bir şey mi takıldı? (Nazlı dik dik bakınca Gülin hemen söze girdi) Şey izinsiz girdiğim için üzgünüm ama Adil bey acil olarak bu belgeyi imzalamanızı istiyor -dediğinde Nazlı dosyaları alıp imzaladı. Gülin hızla odadan çıkarken dosyaları Adile bırakıp Güneşin yanına koştu Güneşe Nazlının Aliyle kavga ettiğini söyledi
Güneş: Ne! Nazlı hanım kocasıyla kavga mı etmiş?
Gülin: Evet evli bir kadın için sadece iki konu vardır. Kocası ve çocukları... ama Nazlı hanımın çocuğu yok o zaman mesele kocası ile ilgili
Güneş: 1 aydır evliler şimdiden kavga etmeye başlamışlar kesinlikle ayrılırlar bunlar
Gülin: Aman ağzını hayra aç -dediğinde onlar işlerine dönerken onları dinleyen bir Ferman vardı
Ferman: Ezo başarılı mı oldu yani -diyerek ilerlemeye başladı. Nazlı kafa dağıtmak için şirketin alt katına indi stüdyo kısmındaki eşyaları kontrol ediyordu çalışana döndü
Nazlı: Bu yastıkları başkalarıyla değiştirin fazla sıkıcı olmasın -dedi devam etti derken Ferman onu görünce yanına geldi Nazlı istemsizce ona döndü zaten Alinin söylediklerine hala canı sıkkındı
Ferman: Bugün işe neden geç kaldın? Hasta mısın?
Nazlı: Hayır
Ferman: Peki yüzün neden bu kadar solgun? Ali ile kavga mı ettin?
Nazlı: İyiyim gitmem lazım -diyerek Fermanın yanından gitti
Ferman: Kavga ediyor olmalılar yoksa Nazlı neden bu kadar üzgün olsun ki...
