Ben Efra

129 36 166
                                    

Dün gecenin kâbuslarından kurtulup uyandığım o sabah saatlerinde yine bir uykusuzluk vardı üzerimde. Eğer bir üniversite öğrencisi iseniz ders çalışmak zorundasınızdır. Size kendimi tanıtayım, ben Efra. 20 yaşındayım. Hukuk okuyorum. Ve 3 erkekle bir ev-arkadaşlığı yapıyorum.

Evin en erkencisi olan Mert. Kendisi sabah saat 06.00 alarmı ile ünlüdür. Evin bir diğer erkeği olan Can, tam bir oyuncudur. Bilgisayar oyunlarına gerçekten bağımlıdır. Hatta bu nedenle gece beni uyutmaz fakat aynı zamanda gerçekten de çalışkandır.

Diyeceksiniz hiç kız yok mu? Evet, yok. Çünkü ben kızlarla anlaşamıyorum. En fazla 1 günlük arkadaş ilişkim olabiliyor. İnanın sebebini bende bilmiyorum. Doğru düzgün konuşamıyorum bile. Hem ne varmış erkeklerle takılıyorsam. Yasak mı? Ya da "Kızlar erkeklerle takılmaz!" diye bir kural mı vardı ben mi bilmiyorum?

Ah doğru, erkek demişken sizi üçüncü erkek ile tanıştırayım. Kaan. Aslına bakarsanız aralarında en sevdiğim Kaan'dır. Kendisi benden 20 cm uzun boyuyla abim gibidir. Aşırı korumacıdır. Kendi edindiği kız arkadaşlarından bile korur beni.

Ve işte o an. MERT'İN ALARMI! Cidden bu çocuk anlamayacak..

"Mert! Kapat şu alarmı!" diye cırladığımda ev halkı kafama üşüştü.

"Ben size alarmı kapatın dedim başımda bitin değil."

"Off Efra!"

"Ne var!? Uyumak istiyorum ben ya, zaten şu Can'ın yüzünden dün gece de uyuyamadım!?"

Dedim elimle Can'ı göstererek. Tepkisizce bana bakıyordu Can. En sonunda dudaklarını aralayabildi. Belli ki bütün gece oyun oynamıştı. Gözleri kızarıktı.

"Benim ne suçum var ya?"

"Can ciddi olamazsın? Değil mi?"

"Hayır, gayette ciddiyim Efra. Hem sadece ben değil ki Kaan da oynadı!"

Ne dedi o? Kaan da mı oynamıştı? Bunlar beni sınıyorlar mıydı? Gözlerim Kaan'ı bulduğunda bana, 'ben hiç bir şey yapmadım' bakışı atıyordu. Sadece bir dakikalığına Mert'e döndüm. Kafamı geri çevirdiğimde Kaan hem Can'a hem de Mert'e gözlerinden alev çıkararak bakıyordu fakat o kapıya yaslanmıştı. Ben ise film izler gibi izliyordum olan biteni. Cidden sadece bir alarm yüzünden olanlara bak! En sonunda ise Kaan odaya adımladı. İkisininde yakasından tutup odanın dışına doğru sürükledi. Onları atıktan sonra yanıma gelip yanağımı öptü. Alışmıştım. Sonuçta 1 yıldır onlarlayım.

"Biraz daha yat sabah dersin var."

İçimi ısıtan bir gülümseme verip odadan çıktı. Kaan bende 1 yaş büyük olduğu için o da beni kız kardeşi olarak görüyordu. Gerçi diğerleri de benden 1 yaş büyük olmasına rağmen abi gibi değillerdi!? Ama ben yine de seviyordum onları.

Telefonu elime alıp saat 10.00'a bir alarm kurdum. Sonuçta 11.00'de dersim vardı. Ve ben bir kız olduğum için 1 saat hazırlanmaya uğraşacaktım. Şimdi, içerideki Can ve Mert'in çığlıklarını yok sayıp uyumaya döndüm.

Hayır, bu olmamalı! 4 saat bu kadar erken geçmiş olamaz. Bugünün 2. alarmıyla tekrar gözlerimi ışığa açtım. Söverek yataktan kalktım. Önce bir banyoya ilerledim. Ki Mert ve Kaan'ın dersi 09.00'da olduğu için evde yoktular. Can'a baktım. Kitap okuyordu. -hayret oyun oynamıyor- Ona baktıktan sonra banyoya geri döndüm. İşlerimi halledip odaya geçtim. Altıma bol bir açık mavi kot pantolon, üstüme ise yarım kollu bir kısa tişört geçirdim. Saçlarımı tarayıp uçlarını maşa yapıp önüme attım. Ee kâhkülümü de düzeltsem fena olmazdı. Zaten seyrekti. Makyaja geçtim. Doğal güzelliğimi severdim fakat bazen lazım oluyordu. Hafif bir şeyler yapıp Can'ın yanına gittim. Allah'ım taa buradan o parfümün kokusunu alabiliyorum. Hafif uzun sarı-kahverengi saçları ve alnını kapatan kâhkülleriyle masada kahvesini yudumluyordu. Tabii o şık ince çerçeveli gözlüklerinide unutmamak lazım.

"Can!! Hadi geç kalacağız!"

"Tamam be geliyorum."

"'Be' mi?"

"Efra geliyorum ya uzatma işte."

"Can? Kızgın mısın?"

"Kime?"

"Bana?"

"Hayır tabiiki. Neden kızayım sana Efra?"

"Bilmem biraz gerginsin sanki."

"Yolda anlatacağım."

"Tamam."

Ayağa kalktı. Allah'ım bu ne şıklık böyle dedi iç ses. Can giyinmesini de bilen biriydi Mert'in aksine, fakat bugün gerçekten gergindi, yoksa bir kız problemi mi vardı -yine- ?

Yanıma geldi. Beraber evden çıktık. Kampüse kadar yürümek müthiş bir şeydi. Bir süre yürüdük.

"Efra?"

"Ha. Efendim?"

"Beni.. bir kızdan kurtarır mısın?"

Doğru tahmin. Bir kızdı. Can'ın fiziği dolayısıyla bir çok kız ona tutulurdu.

"Neden?"

"Kız yapıştı kaldı bana. Kurtulamıyorum. Ve bana gerçekten korkutucu geliyor."

"Dur, dur. Bir şey mi yaptı? Eğer yaptıysa onun saçını başını-"

"Yok hayır, Efra sakin ol!" Dedi gülerek. Gülmesinden dolayı bir nebzede olsa rahatladım.

"Ee o zaman sorun ne?"

"Bana fazla yapışık davranıyor ve ben rahatsız oluyorum. Bir şey de diyemiyorum, kırmak istemiyorum."

"Kibarlığa gel!"

"Efra!"

"Tamam tamam sustum!"

"Her neyse yardım edecek misin?"

"Tamam edeceğim."

"Sen var ya! Bir tanesin bir tane!"

Gülmeye başladı. Eh bir sorun daha böylelikle çözülmüş oldu. Ama o kız bitti, elimde bitecek o kız!Tamam sakinim. Umarım bu sakinliğimi o kızın yanında da koruyabilirim. Pek Sanmıyorum gerçi.

🌙🌙🌙🌙🌙🌙
🌙🌙🌙🌙🌙
🌙🌙🌙🌙
🌙🌙🌙
🌙🌙
🌙
🌙🌙
🌙🌙🌙
🌙🌙🌙🌙
🌙🌙🌙🌙🌙
🌙🌙🌙🌙🌙🌙

GörülmeyenlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin