Kimliksiz

76 35 145
                                    

Mutfakta yankılanan çığlığımın haddi var hesabı yoktu. Yere çökmüş bağırıyordum. O gerçekten vardı. Önümde durmuş bana bakıyordu. Yüzünde bir gram bile duygu belirtisi yoktu. Aksine tepkisizdi. Fakat, siyah bir yaratık olmasına rağmen ağzı gözükebiliyordu. Düşüncelerim ile boğuşurken bir yandan da deli gibi ecel teri döküyordum. Öfkeliydim.. korkuyordum. Koşarak yanıma geldiler. Bana sarıldılar. Bir yandan da ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Başımı Can'ın omzuna yasladım. Saçımı okşayıp rahatlatmaya çalışıyordu. Fakat o öyle kolay değildi. Hele karşımda bana bakan ve beni yemek için can atarmışcasına duran bir varlık varken nasıl rahatlayabilirdim? En sonunda birden yok oldu. o korkuyu üzerimden atamadan titriyorum.

"Efra.. tamam sakin ol biz buradayız."

"G-gördünüz mü..?"

"Kimi? "

"Onu.. silüeti." Sesim deli gibi titriyordu. Hayatımda hiç bu kadar korkmamıştım. Neydi bu gerçekten? Mert'den korktuğum cevap geldi. Gözlerim adeta fal taşı gibi açıldı.

"Hayır? Öyle bir şey yok Efra? Tamam.. gel odaya gidelim.."

Benim omuzlarımdan tutup destek vererek odaya götürdüler. Su içtim. Sakin kalmaya çalışıyordum. Ama delirecek gibiyim! Neden?! Şizofren mi oldum şimdi? Değildim. Şizofren değilim. Şimdi ise üçü başımda korkudan deliye dönmüş bir şekilde bana bakıyordu. Belki de bunlar sadece halüsinasyondur? Şu aralar kafam çok dolu. Umarım öyledir. Yoksa peşimde neye benzediğini bilmediğim bir varlıkla yaşamak istemiyorum. O silüetle yaşamak istemiyorum. O çok korkutucu.. Derin bir nefes aldım. Sakin olmak zorundaydım. Onları daha fazla germemeliydim.

"Hey! Tamam çocuklar! İyiyim."

"Emin misin?"

"Şu aralar kafam çok dolu. O yüzdendir."

Elimden geldiğince sıcak ve samimi bir şekilde gülümsemeye çalıştım. Yavaştan odadan çıktılar. Ben ise yatağımda öyle oturmuş düşünüyordum. Elime telefonu aldım kafa dağıtmaya ihtiyacım vardı. Ama gitmiyordu. Çıkmıyordu aklımdan. Düşünmeli miydim? Ama düşünürsem de kafayı yemek üzere bir konuma gelirdim. Çareyi Akına yazmakla buldum. Ne yazacaktım ki? Onu bile düşünemiyorum. Beynim durmuş durumda. Kendimi deli gibi hissediyorum. Telefonu elimden bıraktım. Tamam, belki biraz düşünmeye ihtiyacım olabilir. Cidden Halüsinasyon muydu? Yoksa bambaşka bir şey miydi? Sanki bunun foyası gece çıkacakmış gibi hissediyordum. Evet gece her şey olabilirdi. Peki ya ben bir halüsinasyon değilse ne yapacaktım? Ne yapabilirdim?! Kafayı yemek üzereyim. Gerçekten, gecenin bir vaktinde karşımda durmuş bana bakan varlıkla karşılaşırsam ne olacaktı? Aynı şu an da karşımda bana gülümseyerek baktığı gibi bakarsa ne yapacaktım..?

"Sen de kimsin..?" Sesim titriyor. Bence titremekte haklıydı.

Biraz az kelime oldu.. Yazacak bir şey bulamadım desem doğru olur.

• Bölüm hakkında ki yorumlarınızı bekliyor olacağım..

• Eh bu bölüm de farklı bir son yapalım dedim.. Görüşmek üzere... ✨

GörülmeyenlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin