uyarı: nsfw, kıskançlık, parmaklama, aşağılama, içeri boşalma
ran senden hoşlanıyor, gülümsediğinde gözlerinin parlamasını, ondan kahve ısmarlamasını isterkenki aptal surat ifadeni, sana en ufak dokunuşunda gerilmeni seviyor. seni o kadar çok seviyor ki seni her zaman görmekten çok mutlu.
ta ki seni rindou ile kol kola girdiğini, ona ne kadar yakın olduğunu görene kadar. rin ne zamandan beri kızlarla iyi anlaşıyor? onu boşver, neden rin'in kollarındasın?
onu gördüğüne sevindin, "merhaba ran!"
"merhaba prenses, selam rin!" rindouya gözleriyle işaret eder.
rin bunu neden yaptığına dair soru sorar gibi bakar.
"y/n, bu gece rin ve benim evimde kalmak ister misin?"
"ah, EVET! film izleriz, yemek yeriz! harika!"
"tamam, yedide gel."
eşyalarını almak için eve gidiyorsun.
rin, "senin sorunun ne? kadınını becermişim gibi bakmayı kes," diyor.
"yaptın mı?" diye soruyor ran.
"saçmalama, ayrıca sana ne? sadece arkadaş değil misiniz?" rindounun kafası karıştı.
"evet, ama o lanet ellerini ondan uzak tut."
"aman tanrım, ran haitani, kız arkadaşı beni ondan daha çok sevdi diye kızdı mı?" üstüne gitmek istemezdi ama abisine karşı avantajlı olduğu nadir anlardan biriydi.
"yemin ederim seni öldürürüm. ona bir daha dokunmasan iyi edersin." ran kaşlarını çattı.
"tanrı aşkına eve gidelim."
_____
kapı çaldı.
"geliyorum!" rin kapıyı açtı.
"merhaba rin, beni misafir ettiğiniz için teşekkürler. ran nerede?" diye sordun.
"buradayım, güzelim," derken rindounun arkasında belirdi.
içeri girdin ve marketten aldığın birkaç atıştırmalığı ve çantanı uygun bir yere koydun.
"yapmam gereken bir sürü ödev var, size iyi eğlenceler." rindou elindeki tabakla odasına çekildi.
"y/n, biz de benim odamda izleyelim, ne dersin?" diye sordu ran.
"tabii olur." dedin sakince.
_____
ran rastgele bir film açtı ve sen ona biraz daha yaklaştın. filmin ortasında adam ve kadının seviştiği bir sahne geldi ve ran sana doğru eğilip "bunu beğendin mi?" diye sorunca tüylerin ürperdi.
"ne?" birden ranın sana ne kadar yakın olduğunu, nefesini kulağında hissettiğini ve şişkinliği farkediyorsun.
o zor biri.
"beğendin mi?" diye tekrar soruyor.
"e-evet."
pantolonunun içine uzanıyor ve sana yavaşça dokunuyor. onun bileğini kavrayarak iç çekiyorsun.
"durmamı istiyorsan söyle," diyor sana bakarak.
"hayır, devam et."
ran senin pantolonunu ve külodunu çıkarır ve parmağıyla ıslaklığı yaydıktan sonra emmeye başlar.
"ah, kahretsin, ran." sessizce mırıldanıyorsun.
parmağını içeri kaydırıyor ve duvarlarına sürtüyor.
"siktir, tadın çok güzel."
bir parmak daha ekliyor. rindounun yan odada olduğunu hatırlayarak sessiz kalmaya çalışıyorsun. bu ranı çıldırtıyor ve parmaklarını hızlandırıyor.
"benim için inle. seni kimin iyi hissettirdiğini söyle, benim için boşal." ran emmeye devam ediyor.
"kahretsin, ran, beni iyi hissettiriyorsun!" diye inliyorsun.
onun etrafında kasılırsın ve vücudun hafifçe titrer. parmaklarını çıkarıp yalamaya başlar. zevkinin her zerresinin tadını çıkarmak istiyor.
aletini çıkarıyor ve kıvrımlarına sürtüyor. senin amına gömülene kadar azar azar itiyor.
"ran, bu çok büyük," diye sızlanıyorsun.
"alabilirsin bebeğim, tam olarak sana uygun." yavaşça itmeye başladı.
"d-daha hızlı, ran."
ran elini boğazına doladı ve hızlandı. duyduğun tek şey müstehcen sesler.
"seni pis sürtük, sanki daha önce kardeşimin her yerine temas etmemiş gibi aletimi alıyorsun. bir fahişe gibi becerilmekten hoşlanıyor musun?" amın onu daha da sıkıyor. aşağılayıcı kelimeler seni utançtan daha çok ıslatıyor.
"evet!" diye haykırıyorsun.
"sen sadece benimsin, şimdi bunu kanıtlamak için aletime boşal." adını yüksek sesle inliyorsun.
