2.BÖLÜM

56 8 17
                                    


☆☆☆

Ben bunları düşünürken arina çoktan kamerayı açmış ve konuşmaya başlamıştı.Lara pişman bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu.

Kamerayı lara nın eline verdi ve dikkatli bir şekilde duvara tırmanmaya başladı.Olduğum yerden kıpırdamıyordum.

Boğazım düğümlenmişti o an sadece Arinanın duvara tırmanışını izliyor ve laranın "geri dön!"diyen bağırışlarını duyuyordum.

Arina Anlatıyor;
  Çok şükür eve girmenin bir yolunu bulmuştuk ve duvara tırmanmaya karar vermiştim.

Kamerayı laranın eline tutuşturdum.Derin bir nefes aldım ve dikkatli bir şekilde duvara tırmanmaya başladım.

Rose öylece bakıyor lara ise geri dönmem için  bağırıyordu. duvar taştandı ve çok sağlam değildi buna duvara tırmanmaya başladığımda fark ettim.

Uzun ve dik bir duvardı. Gerçekten çıkmam mümkün değildi.Dik olması çok kötüydü o yüzden kendimi duvara çekerek tırmanıyordum yerden 3m yükseklikteydim.Birden tutunduğum taş yere düştü ve tek elimle tutunamadım...

Lara Anlatıyor;
Hastanedeydik.Arina dün akşam benim yüzümden duvara tırmanmış ve duvarın dibindeki çalılıklara düşmüştü.Çok şanslıydı.

O an elimizden  bir şey gelmiyordu.Neyseki hastaneye yetiştik.Rose ve ben onun için çok endişeleniyorduk.Bu yüzden üçümüzde  okulu bugünlük Asmıştık Arinanın uyanmasını bekliyorduk.

Ailesi burda yoktu çünkü, hem haberleri yoktu hem üçümüzün aileside burda çalışmıyordu. Ama ailemizle sürekli iletişim halindeydik.

Arinanın ailesinin bundan haberi olmaması lazımdı.Arina sonunda uyandı.biraz etrafa bakındı ve "Tırmanamadım mı?" diye sordu Roseyle birbirimize baktık ve başımuzı yere indirdik.

"Hepsi benim yüzümden" dedim.Arina ve Rose beni avutmaya çalışsada yüzüm gülmedi...

Bugün okula gitmeliydim bu kadar tatil yeterli o yüzden hazırlanıp çıktım.Okula Rose ile birlikte gittik.Tabi yine her zamanki gibi yüzünü dahi görmeye tahammül edemediğim 3 yüz karşıma çıktı.

Beril,Melis ve simay.Yine zorbalık yapmak için karşımızda dikiliyorlardı.Sanırım bize zorbalık yapmayı çok özlemişler.Bize küçümser gibi bakıyorlardı.Sonunda beril konuşmaya başladı.

"Şu,sizin gibi gereksiz üçüncü üyeniz nerde?"Dedi.O itici sesiyle."Yoksa küçük kankişinizi kayıp mı ettiniz?"diye alay edip gülmeye başladılar.Bu çok ağrımıza gitti.

"Sizin gibi kendini güzel ve şirin sanıp zevzeklik yapan sokak köpeklerine hesap verek zorunda değiliz!"diye sertçe çıkıştı Rose.Bu kötü üçlünün altında kalmaması gerekiyordu ama garip bir şekilde çıkıp gittiler.Bizde sınıfa çıkıp yerlerimize geçtik.Bizden hemen sonrada Mark geldi.Bana bakarak yerine oturdu ve hala bana bakıyordu.

Utanmıştım. Hemen yönümü değiştirdim.Yanımda rose vardı.Sanırım leo bugün gelmemişti.Gözleri onu arıyordu.Öğretmen hızla içeri girdi ve 4 ders işledik.Bu dört ders boyunca Mark sürekli bana bakıyordu.Tenefüslerde ise ordan kaçmaya çalışıyordum.

Sonunda öğle teneffüsü oldu.Rose ve bir kaç kişi ile birlikte sınıfta sohbet ediyorduk.Konu yabani bitkilerden açılmıştı.Daha konuşmamız bitmeden sınıfın zeki öğrencilerinden juila aceleyle yanımıza geldi."Rose, leo laboratuvar da seni çağırıyor!sanırım okula senin için geldi" dedi. Rose ayağa kalktı ,koşarak laboratuvar a doğru gitti...

Görünmeyen  Cennet ve CehennemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin