@Voiletskim arkadaşımıza başsağlığı diliyorum ve bu bölümü ona ithaf ediyorum...
"Aaaaaa! İmdaaaat!" Yoongi kucağında çırpınarak çığlık atan bedenden dolayı yüzünü buruşturdu. Küçücük bişeydi ama sesi çok çıkıyordu. "Sakin ol seni yemeyeceğim." Yüzünde bir sırıtma oluştu ve devam etti. "Belki daha sonra..."
Jimin gözlerini kocaman açtı ve ortaya güçlü bir çığlık daha bıraktı. Yoongi bağırış seslerini görmezden gelmeye çalşırken bir yandan da gözleriyle konuşabilecekleri bir yer arıyordu. Ve çok geçmeden gözüne boş bir çocuk parkı kestirdi. Parka girdi ve Jimin'i sinirle yere bıraktı.
Bir dakika gibi bir süre sessizce birbirlerine baktılar. İkisininde kaşları çatıktı. Ve sonunda ikisinin sesleri birbirine karıştı.
"Benden ne istiyorsun?"
"Benden nefret mi ediyorsun?"
Jimin karşılaştığı soruyla durakladı. Böyle bir şey beklemiyordu. Yavaşça Yoongi'nin suratını inceledi ve nasıl bir tepki vermesi gerektiğini düşündü. Tribe vurarak bu soruyu onaylayabilirdi. Yoongi'nin bu durumu önemsediğini farketmeseydi...
"Nerenden uydurdun acaba bunu?" Yoongi yüzündeki ciddiyeti bozmadan hızla cevap verdi. "Jin söyledi!" Jimin dudaklarını birbirine bastırdı. Eğer bastırmasaydı gülecekti. "Ne yani, arkadaşının benim hakkımda atıp tuttuğu bişey için mi kaçırdın beni?" Yoongi'nin çatık kaşları havalandı. "Benden nefret etmiyor musun?" Jimin kafasını sağa sola salladı.
"Şey... Ben yine kahinliği tuttu sanmıştım." Jimin omuz silkti. "Nefret etmiyorum. Sadece gıcıksın." Yoongi kafasını eğdi. "Özür dilerim. Sana yumruk atmak istememiştim. Bir anda ne yapacağımı şaşırdım." Jimin omuz silkti. "Herkes sarılmayı sevmez. Tanımadığım birine bir anda yapışmam çok saçmaydı." Yoongi bir şey söylemedi. Evet, Yoongi sarılmayı sevmezdi. Ama Jimin bir istisna olabilirdi.
"Yine de yumruk atmamalıydım. Üzgünüm." Jimin aralarındaki gerginliği bozmak istedi. Kollarını birleştirdi ve yeşil çam filimlerinde ki kadınlar gibi kafasını gururla havaya kaldırdı. "Nayır, bunu yapamayacağım bayım! Kuru bir özürle sizi affetmemi nasıl beklersiniz?" Yoongi de ortamı bozmamak amacıyla ses tonunu yeşil çam filmlerindeki adamlara benzetmeye çalıştı. "Çok haklısınız. Kusuruma bakmamanızı rica edeceğimi. Size numaramı versem affeder misiniz peki beni?" Sondaki cümlenin bir yeşil çam filminde geçmediğine yemin edebilirdi.
Jimin heyecanla Türkan Şoray modundan çıkmış özüne dönmüştü. "Bana numaranı mı vereceksin? Kesin bana aşık!" Yoongi'nin kıpırdamasını işitince son cümleyi sesli söylediğini farketti ve kıpkırmızı kesildi. Tam o sırada hızlı koşan birisi Yoongi'nin üstüne atladı ve beraber yere devrildiler.
"Bırak lan arkadaşımı! İmdaaaat sapık var! Polis, Jandarma, İtfaiye, hangisi müsaitseee!" Jimin utançla yüzünü kapattı ve içinden Hoseok'a küfürler saydırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STARBUCKS / TAEKOOK
FanfictionTaehyung'un başı, ismini sürekli yanlış yazan Sturbucks baristasıyla dertteydi... Yan shipler: #yoonmin #namjin #yeonbin ~Texting~