etiler badboyu

Delik Dondan Çıkmak

ay ay ay.
slm.
biliyom beni ozlediniz.
yasiyorum evet.
bölüme oy verin ve yorum yapin.
lutfen.
allah rızası için.
bb.

Alarmın sesinden nefret ediyorum. Cidden. Telefona vurup alarmı kapattım. Derin bir nefes alıp yatakta oturdum. Okula gitmeyi hiç istemiyordum.

Annemin bağırdığını duyunca hemen lavaboya doğru koştum. Hızlıca yüzümü yıkayıp lavabodan çıktım.

Annemin kahvaltı hazırladığını görünce ona yardım etmeye karar verdim.

- Okula nasıl gideceksin?

Annemin sorusuyla kafam karışmıştı.

- Otobüsle?

Annem sinsice sırıttı.

- Damadım gelmeyecek mi yani?

Anneme doğru dönüp elimdeki zeytin kasesinden bir zeytini ona doğru fırlattım.

- Ha ha ha çok komik.

Kahvaltı hazırlamamız bittikten sonra sofraya oturup hızlıca kahvaltımı yaptım. Yemeğim bittikten sonra hızlıca giyinmeye gittim.

Giyinip ayakkabılarımı giymeye başladım. Anneme veda edip otobüs durağına koşmaya başladım. Durağa yaklaşınca durdum.

Siyah bir Range Rover durakta duruyordu. İçimden küfürler ederek arabaya yaklaştım. Camı açması için hareket yaptım.

Cam yavaşça açıldı. Karşıma bir adet sırıtan Mert çıkınca sinirim daha da arttı.

- Lan sen napiyon burda. Delik dondan çıkar gibi her yerden çıkıyon.

- Sana da günaydın Naz bugün neşen yerinde bakıyorum da.

- Sabah sabah durağımda bok böceği görmeseydim daha iyi olabilirdim canım.

- Canım mı? Güzel bundan sonra böyle sesleniyoruz.

Gözlerimi devirip durağa iyice yaklaştım. Mert'in arkamdan seslendiğini duyuyordum ama umursamadım. Yaklaşan otobüse binmek için adım attım.

Kartımı basıp arkaya doğru ilerleyip oturdum. Otobüs bugün garip bir şekilde boştu. Hâlâ ilerlemedigimiz farkettigimde kaşlarımı çattım.

Derken onu gördüm. Kendi kendime hassiktir derken Mert yanıma oturdu. Gerçekten yanıma oturdu.

Bana bakıp şaşkın yüzüme karşı sırıtırken elimi alnıma vurdum.

- Ya sen napiyorsun ya.

- Okula gidiyorum nolmus.

- Ya sen kim otobüse binmek kim gidip arabana binsene.

- Canım bugün otobüse binmek istedi sanane ya.

Önüme dönüp kulakligimi taktım. (geliyor gelmekte olan)

Dünyanın en iyi şarkılarından birini dinlerken moralim yerine gelmişti. Sağ kulakligimin kulağımdan çıktığını hissettim. Kafamı dondurdugumde Mert'in kulakligimi alıp kendi kulağına taktığını farkettim.

Şarkıyı duyunca yüzü şekilden şekile girmişti. Gülmemek için kendimi cimcirdim.

Öküzler sanattan anlamazdı sonuçta. Okula yaklaşınca kulakligimi çıkarttım. Elimi uzatıp Mert'in kulakligimi vermesini bekledim. Kulaklığın tekini uzatınca bana garip garip baktı.

-Cidden boyle seyler mi dinliyorsun sen?

-Evet nolmus yani?

-Neyse.

-Noyso.

Ağzımı buruşturup onu taklit edince gülümsedi. O an gülümsemesi cok hos gelmişti gözüme. Otobüs durakta durunca inmek için adım attım. Mert'in arkamdan beni de bekle demesini dinlemeden hızlıca ilerlemeye başladım.

Okulun kapısında durdum arkama bakınca Mert'in ter içinde koştuğunu gördüm.

-Kizim tazı mısın sen bu ne hız?!

-Neden bekliyim ki seni?

-Sira arkadasinim ben senin.

-Yani??

-Tamam Naz hadi yürü.

Okulun kapısından geçerken güvenlik görevlisine selam verdim. Karşılık verince gülümsedim. Kafamı cevirdigimde Mert'in bana baktığını gördüm. Gülümsüyordu.

-Ne bakiyon?

-Önüne bak.

-Ne d-

Kafamı sert bir cisme carpmamla küfrü basmam bir olmuştu. Bahçenin ortasında duran ne boka yaradığı belli olmayan demire girmiştim.

Bütün okulun önünde demire girdim.

Bütün.
Okulun.
Önünde.
Demire.
Girdim.

Kafamın ağrısı ile ayağa kalkmaya çalıştım. Ama açık olan bağcıklarım bunu biraz zorlastirmisti.

Tekrardan yere yapıştığımda artik yeter diye bagirmistim. Mert gülerek elini uzattı. Baska çarem yoktu bu yüzden elini tuttum ve ayaga kalktım.

-Tesekkur ederim.

-Rica ederim ne demek.

Güne bok gibi başlamıştık bakalım nasıl devam edecekti.

amk.
yeter.
ben artık yazamiyom.
neyse ara bölüm oldu gibi.
oy verin🔪.
bb.