dreiundzwanzing²³

1.4K 166 144
                                    

“girl just scream it out,tell me what you thinking

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

“girl just scream it out,
tell me what you thinking.”

meddle about, chase atlantic.

tw: yetişkin içerik! -muhtemelen yazdığım en açık şeydi bu yüzden rahatsız olacak olanlar oy verip çıkabilir.-

×

Changbin tören sırasında gözlerini olduğu yerden ayırmazken Felix yanındaki Wooyoung’a gülümseyip sunuculuğunu onunla beraber yapmaya devam ediyordu.

Tören biter bitmez kendisini Felix’in kulisinde bulacağını bilsede son birkaç dakika bile ilerlemiyormuş gibi geliyordu ona.

Wooyoung Felix’in bacağını patpatlayıp güldüğünde de, Changbin kaşlarını kaldırarak ikiliyi izlemeye devam etti. Felix gülümsemeye devam ederken Changbin ile göz göze geldi. Changbin de aynı gülümsemesi yüzünde iken ona karşılık verdi.

Yani, içten içe sinirliydi ama kaşlarını şimdilik çatmaya gerek yoktu.

Bir süre daha ikiliyi izledikten sonra kapanış konuşması ile rahat bir iç çekti. Kıskançlık hissinden nefret ediyordu, Felix’i başkalarının yanında görmekten veya dokunmalarından da nefret ediyordu. Sanki Felix o kadar güzeldi ki etrafında ki herkes onu çalacakmış gibi hissediyordu.

Felix sahne ışıkları kapanınca mikrofonundan kurtulup çalışanlara uzattı. Birkaç aydır sahiden iyi hissediyordu, bu şirkette ona haliyle saygı duyuluyor ve hakettiği muameleyi de görüyordu.

Kulise doğru ilerlerken çoktan kapının önüne gelmiş olan Changbin’i görüp gülümsedi, bir elini kapıya yaslamış Felix’i bekliyordu Changbin’de.

Wooyoung Felix’in yanından geçerken kollarını açıp bir sarılma istemeseydi daha iyi olabilirdi belki ama Felix sarılma vermekten çekinmedi. “Çok iyiydin dostum, özlemişim seninle çalışmayı.” Felix de Wooyoung’un sırtını patpatlamış, “Ben de özlemişim.” demişti kollarından çekilirken. Wooyoung Felix’in omuzunu sıkıp bıraktıktan sonra ters yöne doğru ilerledi, Changbin’i görse kesinlikle ona da selam verirdi.

Felix hafif koşar adımlarla kapıya doğru gidip Changbin’in boynuna ellerini sardı, rahat olmaya bayılıyordu. “İçeri girelim gel.” Changbin Felix’in sarılmasına karşılık verdikten sonra söylemişti bunu, Felix de başını sallayıp içeri girmişti.

“Sen bir şey içmek ister misin? Ben şu makyajı bir-” Changbin Felix’i bileğinden yakalayıp kulisin içinde bulunan diğer odaya çekip kapıyı kapamıştı. Bunların hepsi saniyelik gerçekleşmişti ve şu an Changbin tarafından kapıya yaslatılmış olan Felix’in gözleri şaşkınlık içinde açıktı.

colorful street(s)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin