Zati sabah saatlerine yakın bir gürültü ile uyandı. Gelen ses yan komşusu Kerimin evinden geliyordu. Feryat figan bağıran komşusunun sesi ile uyanmak onu kapısını çalmaya yönlendirdi fakat önce biraz dinlemek ve durumun ne olduğunu çözmek için beklemek oldu. Kerim ailesinden birisinden konuşuyordu "Nasıl olur,kim, ne yapmış" gibi sürekli soru yağmurlarına tutuyordu karşısındakini. İçi içini kemiriyordu hem uykusundan uyandırıldığı için hemde komşusunun iyi olup olmadığını merak ediyordu. Bir an ses kesildi ve sadece ağlama sesi geliyordu artık. Daha fazla dayanamayıp komşusunun kapısını çaldı. Bir süre bekledikten sonra kaptı aralandı ve Kerim gözleri kızarmış bir şekilde kağıdını açtı;
+ Zati bey sabah saat 5 umarım bir sorun yoktur.
- Ben de onun için geldim aslında az önce biriyle yüksek sesle konuşurken duydum sizi daha sonrasında ağladığınızı siz iyi misiniz?
Göz yaşlarını tutamayarak;
+ Annem aradı, memlekette kendisinin görüşmemizi istediği bir kız vardı. Kendisi karşı komşumuzdu uzun zamandır konuşuyorduk, daha dün gece görüntülü konuştuk.
Derken Kerim daha fazla ağlamaya başladı. Yutkundu ve sustu devam edemiyordu.
-Kötü bir şey mi oldu yardımcı olabileceğimiz bir şey var mı?
+ O.. O.. intihar etmiş. Gece annesi odasına girdiğinde duvara asılı bedenini görmüş ne yapacağını bilemeyip benim annemi aramış. Babası uzun zaman önce terketmişti. "Annem de beni aradı. Mümkün ise memleketime gidebilir miyiz?"
Zati asgari ücretle çalışan bir gençti. Baba yadigarı bir torusu vardı. Uzun yola çıkacak durumu yoktu, rengi artık çürümelerden dolayı hafif pas rengine bulanmış arada sırada sürekli yolda kalan bir araçtı. Fakat kerimin bu durumunu görünce "istersen benim arabam var birlikte gidebiliriz ancak işe haber vermem lazım ve arabanın durumu çok iyi durumda değil ya nasip der çıkarız yola" dedi.
Kerim hemen çıkabilir miyiz? Sorusuna Zati kafa salladı. Hazırlıkları yaparken Zati bir yandan iş yerindeki müdürünü ararken diğer yandan bir ufak valiz hazırlıyordu. Yola çıktıklarında gün ağırmaya başlamıştı. Yan koltuğunda oturan Kerim henüz ağlaması kesilmemiş göz altlarındaki kırmızılıkları yavaş yavaş morluklar alıyordu. Zati bir şeyler demek onu sakinleştirmek istiyordu fakat ne söyleyebilirdi ki birkaç saat önce sevdiği kadını bir sebep yokken intihar ettiğini öğrenmişti. Yol Kerimin ağlamaları ve "neden böyle yaptın bir sorunumuz yoktu. Neden.. neden.. soruları ile geçmişti." Zati Kerimin memleketi Tokat a gelince bir yandan yol boyu izlediği bozkırı bir yandan da aracının nasıl yolda kalmadığını düşünüyordu. Kerim evinin önüne geldiğinde kapıdan adım atmak istemiyor gibiydi. Zati sırtına dokundu ve " Hadi kardeşim gidelim bakalım ne olmuş." Diyerek cesaret verdi. Eski 3 katlı bir binada yaşıyordu ailesi. Apartman girişine girdiğinde rutubet ve nem kokusu genzini yakıyordu. Dairelerin önünden geçerken ayakkabıların fazlalığı dikkatini çekti. Kerim farkedip " burada normaldir, bizlerde çok nadir çekirdek aile olur bizler kalabalık yaşamayı severiz." Dedi. Kapı açıktı cenaze evi olarak iki kapı açıktı ve o sadece ortada duruyordu. Annesi kapının önünde duran oğluna gel hadi konuşacaklarımız var diyerek mutfağın yolunu tuttular. Kerim, annesi ve Zati mutfak masasının kenarlarına oturmuşlardı uzun bir sessizlik ardından Zati "Ben Kerimin İstanbul'da komşusuyum. Sabah öğrendim çok üzüldüm başınız sağolsun." Her ikisi de sağol dedi ve Kerim daha fazla dayanamayıp soru sormaya başladı ;
+otopsi raporu çıktı mı nedenmiş bir bilgi var mı?
* Böyle durumlarda bir değil birden çok sebepe bakıyorlarmış. Taciz ve tecavüz genelde yaygın bir durum oluyormuş. Cemre... o hamileymiş tecavüz olduğunu düşünüyorlar araştırma yapıyorlar.
+ Kim anne nasıl olur böyle bir şey dün konuştuk gülüyordu düğünümüzü planlıyorduk bana neden anlatmadı?
Sürekli sorular soruyordu Kerim ne olduğunu anlamaya kimin yaptığını anlamaya çalışıyordu.
* Bilemiyoruz oğlum, ne Cemrenin annesi ne de ben bilemiyoruz. DNA sını aldılar şüpheli olursa karşılaştırma yapacaklar.
Zati o an kanı çekilmişti sanki kızın yerine koydu kendini birisinin kendini tecavüzle hamile bıraktığını düşündü sevdiği adama nasıl anlatabilirdi ki bu durumu, yaşadığı toplumun baskısından korktu belki de, belki de bunu yapan kişi yakınlarından biriydi belki arkadaşı belki akrabası açıklayamayacak kadar kendini çaresiz hissetti belki de, belki de sadece korktu yapan kişiden.. Kerimin annesi misafirler bekliyor, yardım edin siz de erkeklere helva dağıtın dedi.
Yoğun bir günün ardından Kerimin annesi Zati için bir yer yatağı yapmıştı. "Kusurumuza bakma Zati bey oğlum malum Cemrenin akrabaları da geldi Cemregilde hepsi kalamadı bir kaç akrabasını bizde misafir ettik. Sende oğlumla bu odada uyursunuz elimde sadece bu yer döşeği kalmıştı." Zati mahçup bir şekilde " olur mu öyle şey teyzecim estağfurullah" dedi ve annesi mahçup bir gülümsemeyle iyi geceler diyerek çıktı odadan. Zati pijamalarını giymiş yatağa uzanmıştı aslında ilk defa yer yatağında yatıyordu hafiften bel ağrısını hissederken yaşadığı günü düşündü Cemrenin yaşadıklarını da önce cemreye üzüldü daha sonra kendi türünden nefret ettiğini hissedip sinirlendi. En sonunda uykuya dalarken günümüz dünyasından aşağılık bir gün dedi ve uykuya daldı.
