PETE
Ağlıyorum.Tutamıyorum gözyaşlarımı.
Bunlar kalbimin gözyaşları.
İçimde ki kalp ağlıyordu.
Beni acıta acıta.
Ağlayan kalbimin sesini duyuyorum.
O ağladıkça ben sanki gözlerimden kan ağlıyorum.
Bu yüzden mi yüzümden süzülen gözyaşları yanaklarımı acıtıyordu?
Bundan dolayı mı geçtiği her yeri yakıyordu?
Ben yanaklarımı sildikçe bir yenisi daha ekleniyordu yüzüme.
Belkide kalbim ısrarla ağlayarak acıyı hafifletmek istiyordu.Ağlayarak durdurmak istiyordu.
Peki ya unutturmak?
Unutturmayı başaramıyormuydu?
Oturduğum merdiven basamağından yavaşça kalkıp yukarıya giden basamaklara baktım.
Bir an için bu basamakları koşarak çıkıp Vegas'ın peşinden gitmek istedim.Üst basamağa bir adım attığımda gözlerim o kadar bulanık görüyordu ki basamağı tutturamayıp sendelediğimde korkuluğa tutundum.
Geriye dönüp kapıya yürüyeyerek açtım.Önünde bekleyen iki koruma dönüp bana bakınca birine yaklaşıp konuştum.
"Sen uyumaya gider misin?Ben durmak istiyorum senin yerine"
"Ama-"
"Lütfen"dediğimde başını sallayıp içeriye girdi.
Onun yerine geçtiğimde dayanamayarak yine basamağa oturdum.Bacaklarımı kendime çekip dirseklerimi üstüne yasladığımda ağlamaya devam ediyordum.
Diğer koruma eğilip"İyi misin?"
diye sorduğunda başımı salladım.
"İyiyim.Sen devam et lütfen"
Ellerimle yüzümü örttüm.
Git dedi bana.
Ağlamak niye unutturmuyor olanları?
Niye Vegas'ın git demesini unutturmuyor?
Niye bana öyle yakınlaştı?Niye başkasını sevme istemiyorum dedi? Niye benden vazgeç dedi?Niye git dedi?
Niye?
Hiç birinin cevabını veremiyorum.
Kiraz ağacına giden yola baktım.
Ona gitmek istiyorum.
Ayağa kalkıp o tarafa yürümeye başladım.Bahçesine girdiğimde durdum.Uzaktan ona baktım.Bütün yapraklarını dökmüştü ama yerleri süsleyen pembe çiçekleriyle hâlâ en güzel ağaç oydu.
Ona yürüyüp yaklaştığımda gövdesine tutundum. Yerdeki çiçekler bana gözyaşlarımı hatırlattı.Belkide ağaçlarda ağlıyordu. Onun gözyaşlarıda döktüğü çiçekleriydi belkide.
Yada dökülürken başka bir şey yapıyordu.
Bilmiyordum.
Vegas'ın bana ilk yakınlaştığı yer burasıydı ve şimdide az önceki yakınlaşmasını gözümün önüne getirmişti.
Beni tutup hızla kendine çektiği o an kalbim öyle bir çarpmıştı ki duracak sandım.Burnu burnumun ucuna değince,alnını alnıma dayayıp sonra sürtünce öleceğimi sandım.
