Zorunlu Hata ~LY~

Hoşgeldin Bacımsu ~7. Bölüm~

(1 hafta sonra)

Leya'dan

Alarmımın sesi ile gözlerimi açtım. Okul zamanı gelmişti, yine zehir gibi geçecek bir gün olacağını bilmek insana acı veriyordu. Yavaşça yataktan doğruldum. Kaç gündür kesik kesik uyuduğumu ben bile bilmiyordum.

Banyoya gittim ve halime baktım. Ölüden bir farkım yoktu. Bir ölü gibi bembeyaz, bir ölünün göz altları gibi mosmor... Her ne kadar kapatıcı sürmek istemesemde, okulda "gösterişci" diye adlandırılmamak için kapatıcı sürdüm. Dışarı çıktım ve bileklerimi kapatacak bir sweetshırt Giyindim. Hala sargılar çıkmamıştı.

Altına, klasik bir eşofman giyindim. Saçlarımı taradım. Kapşonumu kafama çektim. Yavaş yavaş aşağı indim. Abim kahvaltı hazırlıyordu. Ona 'iyiyim' diyebilecek gücüm bile yoktu.

"Leyam, gel kahvaltı hazırladım" dedi gülümsemeye çalışarak. Halimin onu çok üzdüğünü biliyordum ama düzelemiyorum, uyuyamıyorum... Deniyorum, olmuyor...

" Pek aç değilim abi 😌" diyerek yalandan bir gülümseme sunmaya çalıştım. "Acıkırsam kantinden yerim" diyerek montumu giyindim.

"Birlikte çıksaydık, seni sınıfa kadar bırakırdım." dedi onda döndüm ve gülümseyerek,

" Gerek yok abiciğim, teneffüste görüşürüz." diyerek kapıyı kapatıp çıktım.

Yavaş yavaş yürüyerek okula doğru gitmeye başladım. Tabiki kulaklarımda kulaklıklarım vardı. Her zaman ki gibi dikkat çekmeden bugünü de bitirecektim.

Okula vardığımda içeri doğru yürümeye başladım. Okula girdim ve hızlıca sınıfa çıktım. Yerime oturduğumda yan sırada her zamanki 'Yağız' muhabbetinden farklı bir muhabbet döndüğünü fark ettim.

"Yaa kızlar duydunuz mu? Bugün yeni birisi gelecekmiş" dedi Ezgi.

"Duydum, duydum. İnşallah yakışıklıdır yaa." diyerek hayallere daldı Beyza.

"Kızlar esmerse benim" dedi Beyza "Esmer mi sarışın daha güzel." diyip iç çekti Bulem.

Yeni birisi mi? Deniz olabilir mi yoksa. Hemen zaten elimde olan telefonumdan Deniz'e mesaj attım.

*****************************************

Minik Sarı Civciv

Denizz, buraya bakk.

Minik Sarı Civciv: Heh söyle.

Neredesin sen şuaann.

Minik Sarı Civciv: Okula gidiyorum Leyoş.

Buraya mı geliyorsun??

Minik Sarı Civciv: Bu dedikodu çok kötü bir şey. Yok daha aldırmadım kaydımı Leyoom.

Hmm, sınıfa yeni biri geliyormuş da. Dedim acaba sen misin, neyse hadi iyi dersler bacım.

Minik Sarı Civciv: Sana da Bacımsu.

*****************************************

Gelen kişi Deniz değilmiş, ee o zaman pekte umrumda değil. Okul açıldığından beri dersleri dinleyememiştim, o yüzden bugün tüm derslerime odaklanmayı deneyeceğim. Kulaklıklarımı çıkarttım ve hocanın gelmesini bekledim. Hoca geldikten sonra selam verdi.

Hemen ardından kapı açıldı. "Özür dileriz hocam, geç kalmak istememiştik" diyerek nefes nefese Yağız konuştu... Sadece bana karşı mı zorbaydı? Herkese bu kadar iyiyken bana canavar gibi davranıyordu.

"Tamam çocuklar geçin yerinize" diyerek yerlerini gösterdi. Yağız ve Ülkü'nün yanında tanımadığım biri vardı. Biraz daha dikkat ettiğimde o kişinin Yağız'la yemek yiyen kız olduğunu fark ettim. Sevgilisi miydi ki? Amaan Leya unut artık, takılma bunlara!

"Gençler bugün yeni bir öğrenci gelecekti, geldi mi?" diye soran hocaya Bulem "Hayır hocam daha gelmedi" diye cevap verdi. Hemen ardından kapı tıklandı. "Çocuklar iyi insanda lafın üstüne gelirmiş, geelll" diyerek hoca bağırdı.

Ardından içeri giren kişi ile çok şaşırdım. Deniz? Bana daha aldırmadım kaydımı demişti.

"Eveett, hoşgeldin adın ne söyle bakalım?" Hocanın bu sorularını dinlerken etrafa göz gezdirmişti Deniz. Beni görüp göz kırmış hocaya cevap vermişti. "Adım Deniz hocam, okulumdan memnun değildim o yüzde-" deniz konuşurken bir anda durunca ona baktım, Ülkü'yü görmüştü. Ülkü'ye baktığımda buraya geldiğimden beri onu ilk defa bu kadar duygusal görmüştüm.

Deniz'in hala Ülkü'ye karşı hisleri olduğunu biliyordum. Deniz bir anda kendine gelmiş gibi kafasını hafifçe iki yana doğru salladı. " Şey hocam yerime geçebilir miyim?" diye sorduktan sonra, hocanın başını sallaması ile yanıma geldi ve oturdu.

"Deniz?" dediğimde düşüncelerinden kurtulup bana baktı. "Hee, şey... Sürpriizz" diye modunu bir anda toplaması Deniz'in en garip özelliği olabilirdi. "Hani daha aldırmamıştın kaydını?" diye ona baktığımda, "Yaa senin kardeşin gelmiş, sen hala sorgu derdindesin" diyerek kollarını önünde bağlamış küsüyormuş gibi yapmıştı.

Ardından zil çalmış ve Deniz ile sarılmıştık. "Hoşgeldin bacımsuu" diyerek ayrıldım. "Hoşbulduk aslan parçası."

Ardından Çağan ve Tuana sınıfa girmiş ve Denizi görmeleri ile ona sarılmış- pardon üstüne atlamışlardı.

"Deniiizzzz, çok özledim göt lalesi." Diye sarılan Çağan'ın ardından Tuana "Lan ağzına vurduğum, sen hani arayacaktım bizi, satıcı maymun kılıklı iguana" diyerek Deniz'den ayrılmış onu sorguya çekmeye başlamıştı. "Göt Lalesi insan bir arar, halimizi hatrımızı sorar, öldün mü? kaldın mı?" demiş ardını Tuana getirmişti. "Bir sorar dimi insan!?"

Az önce Deniz'e sarılanlar onlar değilmiş gibi onu kovalamaya başladılar. "Agamsular, sizde aramadınız bütün suç benim değil yaa" diyerek full tempo ile koşmaya başlamıştı. Onları gülerek izlerken birini fark ettim. Ülkü kapının küçük aralığında durmuş onları izliyordu. Gözleri doluydu, mutluluktan mı yoksa Deniz'e sarılmadığın için mi bilmiyorum. Ama onu özlediği kesindi...

...

Evett, kesttiiikk.

Hadi size iki bölüm birden, içimden geldi fjdkckdk.

Sizce Ülkü ve Deniz'i hikayesi ne?

Çağan ve Tuana vkskfkdkfkd.

Görüşmek üzere minik civcivler 💛