3

37 3 41
                                    

"Bu omzundaki yara ne?"

"Silahla vurulmuştum önceden. Geçti ama."

"Ne kadar önce amına koyayım önceki hayatından falan herhalde."

Çocuğun omzunda çok değişik bir yara vardı. Resmen parçalanmıştı omzu.

"Dikiş tutmadı başta sürekli hareket ettiğimden. Öyle, öyle parçalandı etim."

Banane amına koyayım diyerekten onu iki elinden duvara bağladım. Şuan ne yapsaydım? Dönüp bunu iş verenle mi konuşsaydım?

Ben bunu düşünürken telefonum çaldı. Telefonun ekranını elime alınca oflayarak açtım ve hoparlöre aldım.

" Ne diyosun ihtiyar?
Babanla daha nazik konuşmalısın Gray.
Sen de yaşlandığını kabullenmelisin o zaman. 70 yaşını aştın be adam.
Sus. Ee naptın kızı?
Kız? Kız yok. Erkek çıktı bu.
Ne?
Baya. Ciddiyim. Siki var.
Gray düzgün anlatsana şunu!
Ya düzgün olan tarafı yok ki!? Kız diye aldım getirdim çük çıktı. Aradığımız kız aslında yokmuş! Uydurma yani. Biri seni keklemiş.
Ağzına sıçacam onun o zaman.
Benim için de vur birkaç tane ayırdığım zamana değmedi.
Çocuğa naptın?
Bağladım. Önümde oturuyor. Zaten aptal saç boyası da aktığından tam iki çocukla atılmış parasız karı gibi görünüyor.
Saç boyası mı? Erkek değil mi o?
Erkek. Albino. Saçlarını pembeye boyatmış. "

Babam telefonun diğer tarafından kahkaha patlattığında somurtarak yanalarımı şişirdim.

" Bu kadar komik ne var?
Hiç... Sadece ölen oğlum aklıma geldi de. Sanırım ismi Gray olanların pembe saçlılarla ilgili büyük bir sorunu var.
Haha.. Çok komiksin. Neyse kapatıyorum. Daha senin sitenin güvenliğini güncellemem gerek.
Tamam tamam. Bir şey olursa haber ver."

Bir şey demeden suratına kapadım telefonu. Öz babam değildi. Yurt dışında ben ve ikizim doğduğunda biyolojik annemizden bizi para karşılığında alıp buraya getirmiş ve burada büyütmüştü. Dediğine göre olan oğluna ve yeğenine çok benziyorduk. Evet. Bunun için almıştı bizi. Sadece benzediğimiz için.

İkizim albinoydu. Şuan başka bir şehirdeydi. Ama arada buluşuyorduk. Konu böyle olunca da babam önceki oğlunda yaptığı hataları tekrarlatmamak için bana ağır bir eğitim vermişti. Yakın dövüşte ustalaştırmış, ki bunu yaparken kırk kere dayak yemiştim bizzat kendisinden, ve yazılım mühendisliği okumam üzerinde ısrar etmişti.

Dediğine göre oğlunun ölümüne sebep olan çocuk yazılım mühendisiymiş. Ve onu kullanırken boku yemiş.

Salak. Kim böyle bir gerizekalılığı yapardı ki? Birini yanında tutmak saçmalıktı. Onun yerinde olsaydım çoktan ikinci güne öldürmüştüm onu. Başka yazılım mühendisi bulamaz değildim ya!

"Eee napıyoruz?"

Tek kaşımı kaldırarak kız gibi giyinmiş çocuğa baktım.

"Napıyoruz derken? Sen bir şey yapmıyorsun. Götünün üzerine oturup bekliyorsun. Bende gidip senin yüzünden olan sorunları çözmeye çalışıyorum."

"Yardım edeyim?"

Aynen aynen.

"Alnımda enayi mi yazıyor?"

Çocuk güldüğünde sinirlerim yerinden hopladı.

"Sahte kocamı öldürmeyecek misin? İzlemek isterim."

Ah evet... Bu çocuk mafyanın karısıydı. Yani karısı demek ne kadar doğru olursa...

"O değilde harbiden. O adam sikin olduğunu nasıl anlamadı?"

"Gaydi çünkü."

"Ne?"

Çocuk biraz kıpırdanıp rahat bir pozisyon buldu ve bacaklarını açarak oturdu. İlaçtan olsa gerek kalkmış sikiyle göz göze geldiğimde sabır çekerek gözlerimi onun gözlerine çıkarttım.

"Mafyalar çok geri kafalı olduğundan homoseksüellik onlara normal gelmiyor. Bu adamda benle anlaşma yaptı. Kız gibi davranacaktım. Beni kullanacaktı bende onun sayesinde hem işimi kolaylaştıracaktım hemde istediğim kişiyle yatıp kalkacaktım."

Evet bu bir tık daha mantıklı gelmişti. Ama bunun mantıklı gelmesi onu serbest bırakacağım ya da yardım etmesine izin vereceğim anlamına gelmiyordu. Hemde hiç.

"Neyse fikrim hala değişmedi."

"Burda kalıyorum yani?"

Sakince kafamı sallayıp telefondan Jellal'in attığı bilgileri inceliyordum.

"İyi gitmeden buna bir şey yap o zaman."

Ne diyor bu diye kafamı kaldırdığımda gözleriyle kalkmış sikini işaret etti.

"Neden bunu yapayım ki?"

"Çünkü önce bana ilaç verdin sonra bağladın kendim de halledemiyorum."

Gay değilim evet. Biseksüeldim çünkü. Aslında çocuk tatlıydı ve eğlenceli olabilirdi.

O yüzden neden yapmamalıydım ki?

Çekmeceye uzanıp kondom aldım ve çocuğun yanına ilerledim. Altındakini çıkartıp sadece pantolonumun önünü açtım. Çocuğun gözleri mutlulukla parlarken dudağını ısırıp kalçasını bana doğru ittirdi.

Kondomu takıp ucunu deliğine yasladım ve kendimi içeriye doğru ittim. Rahatça içine girmiş olsam bile deliğinin beni tamamen sıkmasına şaşırmıştım. Ya kendini hazırlamıştı ya da seviştiği insanların siki kalem kadardı.

"Gray çocuk ner-"

Kapıyı baskına girer gibi açan pederle göz göze geldiğimde adam elini alnına vurup sabır çekti.

"Bu ihtiyar kim?"

Çocuğa ters bir bakış attım.

"Sadece sus."

Babam ise sabır çekmeye devam ederek bana döndü.

"Gray ne yapıyorsun?"

"Açıklamaya ihtiyaç olmadığını düşünüyorum."

"Sus. Lütfen. Aynı olayı bir kez daha yaşamayı reddediyorum. Onu bırak ve dışarı gel."

Ne dediğini anlamasam da kapıyı kapattığında çocuğun içinden çıktım.

"İşini bitirseydin!"

"Emir büyük yerden."

Kondomu çıkartıp kenara attım ve pantolonumu çektim. Ardından çocuğun tek kolunu serbest bırakıp arkamı dönerek kapıya ilerledim.

"Kendin hallet bu seferlik. Azar yiyesim yok."

Dışarı çıktığımda babamdan asıllı bir yumruk yemiştim elmacık kemiğime.

"Lan bu ne içindi?!"

Kaşlarımı çatarak yanağımı ovuşturdum.

"Bak çok saçma görünüyor olabilir ama pembe saçlı sevmiyorum ben."

Pederin bu tripleri beni bitiriyordu gerçekten. Salak oğlu öldü diye benimde gerizekalılıkla öleceğimi sanıyordu.

"Peder oğlunun sevgilisini kafaya takmayı kesmen lazım."

"Hayır hayır bundan eminim! O çocuk senin sonun olacak omzundaki ize kadar her şey o herife benziyor. Hayır bende bilerek seçiyorum herhalde gay oğulları."

Omuzlarımı silktim sakince.

"O senin suçun valla."

"Ha dinlemeyeceksin beni yani? Natsu ismini de ver tam olsun. Cuk oturur."

Pederi sinir etmek oldukça eğlenceliydi. Hafifçe düşünüp kafamı salladım.

"Kış ayında yazlık kıyafet giymesinden mantıklı aslında."

"Gray siktir git!"

tanrı 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin