Bölüm 7 - Lock

6 3 3
                                    

Sınıfın kapısının önünde, girmeden önce derin bir iç çektim.

[A25]

"A" harfi, A'dan E'ye kadar olan kat seviyesini belirtiyordu ve "25" sayısı ise sınıf numarasını gösteriyordu.

Bu sınıfı biliyorum.

Yani bu sınıfı bilmemem garip olurdu. Bu sınıf, romanımın yarısından fazlasında kahraman ve diğer yan karakterlerin bulunduğu sınıftı. Kıskanç düşmanlar ve dönen birçok entrika ve komplo bu sınıfta gerçekleşti.

Kahramanla ilgilenmek istemesem de, şimdi kendimi bu sınıfta bulduğum için içine sürükleneceğimden eminim.

"Hey, girecek misin?"

Düşüncelerimden beni uyandıran bir kadının sesi oldu.

Başımı yavaşça çevirdim ve aniden sersemlemiş gibi oldum.

Bu durumda güzel kelimesi yetersiz kalırdı. Karşımda, kısa kahverengi saçlı genç bir kız duruyordu. Kristal mavisi gözleri, küçük ama ortalama bir burnu ve orantılı bir yüzü vardı. Büyüleyici görünümüne eşlik eden beyaz teni, onu gören herkesi güzelliğinde kaybolmaya zorluyordu. Fit ve gelişmiş bir vücudu vardı ve zarif ama biraz da kibirli tavrı cazibesini daha fazla ortaya çıkarıyordu.

Şu anda, kiraz kırmızısı dudakları sinirli bir şekilde açık kalmıştı ve beni sinirle süzerek yanımdan itti ve sınıfa girdi.

Acı acı gülümseyerek başımı salladım.

"Bu Emma olmalı."

Romanın ana kahramanlarından biri olan Emma Roshfield, Ashton şehrinin başkanının kızı ayrıca Union'un yardımcı yöneticisi ve S seviye savaşçısıdır. Şu anda insanlar arasındaki en güçlülerden biridir.

Karakterini tasarlarken, onu 'erkek fatma' tarzında bir karakter olarak oluşturdum. Bazen kaba ve sabırsız olsa da, genellikle nazikti ve bu onu okuyucularımın en sevdiği karakterlerden biri haline getirdi.

Gerçek şu ki, güzel olacağını bekliyordum ama ona ilk baktığımda, dünya üstü gibi görünen güzelliği beni şaşırttı. Daha önceki dünyamda bile bu kadar güzel birini görmedim.

Sınıfa girdiğimde nereye gittiğine baktım, hayranlığımı belli etmemeye çalışıyordum. Televizyonda gördüğüm ünlü aktrisler, Emma ile yan yana dursalar utanırlardı.

Kendimi toplamam birkaç saniyemi aldı ve acı bir şekilde gülümsedim.

Bana ne oluyor?

32 yaşındaki bir adamın 16 yaşındaki bir çocuktan büyülenmesi normal mi?(ÇN: Gerçek hayatında 32 yaşındaydı, romanının içinde 16 yaşında uyandı)

Şimdi başka dünyalarda uyanan isekai(1) kahramanlarını anlayabiliyorum.

Henüz ergenlik çağında olan bir bedende yeniden doğmuş olduğumdan, aşırı güzel olan Emma'ya baktığımda bir şeyler hissetmemem imkansızdı.

Isekai kahramanları hakkında okuyucuların en büyük yanılgısı, zihinsel olarak yaşlı oldukları için artık hiçbir arzularının olmadığını düşünmeleriydi.

Yaşlı insanların cinsel arzularının olmadığına dair bir yanılgı var. Aslında, cinsel arzularının azalması sadece yaşlanan bedenleriyle alakalı. Zihinsel olarak hala arzuları var. 

Bu yüzden, hormonları tavan yapmış bir bedende yeniden doğmuş olan benim yerime kendinizi koyun.

Tepkim tamamen normal.

Ancak, bu benim Emma'ya aşık olduğum anlamına gelmez. Sadece ne kadar güzel olduğuna şaşırdım. Sebebiyse, onun 16 yaşında olmasıydı ve bu benim için uygun değildi. Ayrıca, o ana karakterlerden biri ve sonradan kahramana aşık oluyordu, neden benim gibi hiçbir özelliği olmayan birini çekici bulsun ki? (Ç.N: Ne felsefe yaptın bilader)

The Author's POV | ÇeviriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin