"Seni İstiyorum"

2.3K 167 30
                                    

Dehşetle kırılan cama bakıyordum. Hava karanlıktı ve şuan biri camımı kırmıştı. Korkudan dolayı telefon yerle buluşmuştu.Taehyung'un bağıran sesini duyabiliyordum.Hızla arkama bile bakmadan geri geri adım atıp koşmaya başladım. Annemle babamın yatak odasına girip küçükken saklandığım dolabın içine girdim. Vücudum tam sığmıştı. Eğilip dizlerimi karnıma çektim, kollarımla kendimi sarıp evdeki sesleri dinlemeye başladım. Telefonu almam lazımdı. Taehyung deliye dönmüş olmalıydı.

Etraf sessizdi fakat mutfaktan gelen cam seslerini duydum. Korkumdan nefes bile alamıyordum. Göğüs kafesim patlayacak gibiydi. Sanırım organlarım yer değiştirmişti. Adım sesleri duydum. Yavaş yavaş yaklaşıyordu. Galiba salona gitmişti. Gözyaşlarım yanaklarımdan süzülüp tişörtüme düştü. Boncuk boncuk izler oluşmuştu. Taehyung'u istiyordum. Onun yanımda olmasını ve yine beni kurtarmasını istiyordum. Adam durmuş olmalıydı.

Bunu fırsat bilerek komidinin üstünde ki demir şamdanlığı elime aldım. Kendimi bununla koruyacaktım. Elimdeki şamdanı daha da sıkıp beklemeye başladım. Umarım kullanmak zorunda kalmam.

"Korkuyorum Tae-ehyung lütfen gel lütfen. "

"Seni istiyorum yanımda olmana i-ihtiy-yacım var. "

Sesim ağlamaktan dolayı kesik kesik çıkmıştı. Birden ağlamam durdu. Yatak odasının kapısı hızla açılıp duvara çarptı.Elimle ağzımı sımsıkı tuttum. İçimden dua etmeye başlarken şuan Taehyungun gelmesini diliyordum.Olduğum yerden gözükmeyebilirdim. Ama odanın içinde dolaşırsa işte o zaman sıçtım. Odanın içinde kalın ve oldukça dingin bir ses yankılandı.

"Tamam patron. Çocuğu alıp geleceğim. "

Neden herkes bana çocuk diyordu. Ben onların çocuğu falan değildim. Ben sadece Taehyungun çocuğuyum. Sadece o bana öyle seslenebilir.

TAEHYUNG'DAN

"Kahretsin!! Jeon duyuyor musun?  Jungkook, güzelim cevap ver. Lanet olsun cevap ver şuna! "

Arabanın gazına daha da köklendim. Eğer ona bir şey olursa  kendimi affetmem ve ona bunu yapanları gebertirim. Açmıyordu. Telefona cevap vermiyordu.En son duyduğum kırılan cam sesleriydi. Arabayı çok hızlı bir şekilde kullanıyordum. Kırmızı ışıklar umrumda bile değildi. Yeterki yetişeyim. Çiçeğime dokunursa o parmaklarını dilim dilim doğrarım. Tüm korumalara emir vermiştim. Şuan hepsi Jungkook'un evine gidiyordu. Ama en yakın kişi bendim. Ara sokakların birine girip kestirmeden ilerledim.

"Çekil be yolun ortasından!! "

Ah bu seyyar satıcılar gerçekten deli ediyorlar insanı.

"Geldim işte geldim. "

Arabayı hızla durdurup torpidoda ki silahı kaptığım gibi arabadan indim. Kapı açık değildi. Mutfak camı kırıktı ve içeriden sesler geliyordu. Jungkook'un sesi. Acı acı bağırıyordu.

"Yardım edin!! "

Çocuğumun sesiydi.

"JUNGKOOK!!! "

Kırılan camdan içeri atlayıp sesin geldiği yöne koştum. Jungkook yerde ve üstünde de onu boğmaya çalışan şerefsizi görünce kan beynime sıçradı. Kapının orda durmayı bırakıp adamın kafasına ayağımla tekme attım. Jungkook adamın elinden kurtulup yatağın kenarına yuvarlandı. Adam uçup yandaki komidine çarpıp acıyla yere düştü. Yerde derin derin nefes alan Jungkook'un yanına eğilip sarsmaya başladım.

"Güzelim bak bana iyi misin? "

Öksürüp minik ellerini, esmer ellerime doladı. Yüzü ağlamaktan ve nefessiz kalmaktan kızarmıştı. Burnunun kenarı ve kafası kanıyordu.

Emerald  | TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin