8|ölçüm

392 64 2
                                    

Ağrı kesici ister misin?"
"Odamda var komutanım sağ olun."
Mesafeli ses tonuma mı şaşırmıştı yoksa ağrımın ilaçla bile geçmemesine mi bilmiyorum lakin birkac saniye öylece bakmış ardından kenara bıraktığı kutuyu tekrar alarak yanıma gelmişti.
"Sabah akşam sür.İzinlisin bugün.İşlerini ertele."
Kutuyu avucuma bırakıp yan odaya gittiğinde ardından kapıyı kapadı.

Az önce buradan çıkarmamam gerektiğini söylediği kutu ile kapıya bakarken başım eğildi.Tanrım neden,ne yapmıştım ona?

Öylesine oturduğum sandalyeden kalkıp yavaş yavaş revirden çıkarken ne bana söylediklerini ne o kadınla ilişkisini ne de az önce yaptıklarını düşünecek kadar dinç hissediyordum.Kim Taehyung bütün ayarlarımla oynamıştı.

*****

Bir saat kadar kendi odamda dinlenmemin ardından sıkılmıştım.Diğerlerinin eğitimi bitene kadar gerçekten kafayı yiyeceğimi bildiğimden eşyalarımı yerleştirdim,kitap okudum biraz da kendimle ilgilendim.Lakin gerçekten Kim Taehyung öyle içime işlemişti ki odaklanamıyordum hiç.Hep kalbimi kırıyordu ve mutsuz ediyordu beni.

Artık eskiden olduğu gibi olmamızı bile beklemiyordum fakat çoğu davranışı birbirini tanımayan insanlar için bile fazla kabaydı.Ve bu davranışları bana uygulayan sevdiğim adamdı.İç çekerek saçımı taradım.Neredeyse bitmiş olmalıydı işleri.Artık Yugyeom'un yanına gidebilirdik.Komutan (?) Hoseok ile gerçekten ilişkilerini merak ediyordum.O adamı da önceden görmemem çabasıydı.

Jimin sabah bize katılacağını söylemişti bu yüzden onu beklemektense direkt Yugyeom'un yanına gitmek daha mantıklıydı.Üzerime biraz daha kalın bir badi giyip birkaç odalı yerden çıktığımda burada birkaç gündür kalmama rağmen neden hâlâ diğer kişiler ile tanışmadığımı hatta seslerini bile duymadığımı anlayamamıştım.Gerçekten birileri var mıydı bu da başka bir düşünceydi.

Hava biraz daha soğumuştu ilerleyen vakitten ötürü.Umursamadan elimdeki krem renkli bereyi takıp geçen gün Yugyeom'un gösterdiği kalma yerine ilerlerken kaybolmamak için her yere dikkatle bakıyordum.Biraz ilerde gene başka bir grup komutanı eğitim veriyor Taehyungdan hallice daha az bağırıyordu.

Daha geriden Taehyung ve Yoongi'nin bağırış sesleri buraya bile ulaşırken göz devirdim.Biraz sinirli hissediyordum.Belki biraz gururum incinmişti.Hafif yeşil bir renkle boyanmış kutu evin duvarlarına bakarken zil göremediğim için kapıya vurdum birkaç kez.Lakin hâlâ sesses gelmediğinde bağırmanın mantıklı olacağını düşününce birkaç kez ismini seslenerek benimle ilgilenmesini bekledim.Lakin hala bir dönüt alamayınca tekrar odama gitmek istemediğimden kapının kenarındaki küçük yüksekliğe betonun soğuk olmasına aldırmadan oturdum.

Odamda sıkılmak yerine burada etrafı izleyebilirdim.Geleli günler oldu demiştim lakin bir kere bile alıcı gözü ile etrafa bakıp dolanmamıştım.Gerçekten askeri bir merkez olduğunu çok belli ediyordu.Kuru bir toprak vardı.Kenarlarda birkaç mor çiçek ve arama kurtarma köpekleri.Büyük ihtimal erler ilgileniyordu bakımları ile.Tek sağlık ocağı sabah gittiğimiz yer olmalıydı.Tekrar doktor kız gözümün önüne geldiğinde dudaklarımı büktüm istemsiz.

Sevgili olabilirler miydi? Onu sevdiğimi önceden anlamış ve sevgilisi olduğu için bu kadar kötü davranmış olabilir miydi? Güzel bir kadındı ve anladığım kadarıyla birbirlerine çok değer veriyorlardı.Ama  Taehyung'un annesine böyle bir şeyi elbette söylerdi ondan da haberim olurdu.Belki çok yeniydi.Sevgili olma ihtimalleri stabil olan duygularımı yine düşürürken omuzlarım düşmüştü.

Yerdeki solucanın hareketlerini izlemeye dalmışken bir anda kolumdan tutulduğumda sıçrayarak kafamı kaldırdım.Gerçekten yüreğime inmişti.Yugyeom'un gülerek tepeden bana bakan suratı ile karşılaştığımda korkmuş ifadem yerini sinirli bir hale bırakmıştı.
"Manyak herif neden korkutuyorsun? Yüreğime indi resmen."

Fallen Star | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin