6. caner çağıran

39 2 0
                                    


İyi okumalar bebeklerim <3

Bu bölüm ana olaylara giriş bölümümüz olacak. Bir şeylerin hafiften belirginleşmeye başladığı o bölüm.

Umarım seversiniz ve en az benim kadar onları hissedersiniz...



















Yük gibi hissettiğiniz hiçbir yere ait değilsiniz. Size kendinizi açıklatmak zorunda bırakılan hiçbir yere ait değilsiniz. Anlaşılmadığınız hiçbir yere ait değilsiniz. Anlatamadığınız, sesinizi duyuramadığınız hiçbir yere ait değilsiniz. Her şeyden öte siz, siz olamadığınız hiçbir yere ait değilsiniz.

Yarkın ile o konuşmanın üzerinden bir gün geçmişti. Yarkın'ın önemli bir toplantısı vardı ve şehir dışındaydı. Beni ise aramıştı birkaç kere. Mesajlar göndermişti. Aramasını açmıştım. Normal konuşmuştuk. Aramız limoniydi. Yaşananları düşünmeme kararı almıştım.

Şimdi ise odamda uzanmış öylece yatıyordum. Yattığımdan yerden kalkıp sıcacık bir duş aldım. Evde kimse yoktu. Annem işte, Barkın ise ya ikizlerle ya da çok önemli işlerdeydi. Duştan sonra üzerimi giyindim. Siyah bir elbise giyindim. Altında spor ayakkabı giyindim. Saçlarımı alttan bir at kuyruğu yapıp parfümümü sıktım. Elime küçük bir çanta ve ceket alıp evden çıktım. Ulaş da merdivenleri iniyordu.

"Kaylaa!!!" dedi güler yüzüyle. Gülümseyip yanına ilerledim. Sarıldım. "Günaydın bebeğim!"

"Günaydın." dedim memnuniyetle.

"Yarkın geldi mi?" dedim. Bugün gelecekti. "Evet. Duştaydı." dediğinde kafamı sallayıp yukarı çıktım.

Kahvaltıya gidecektik. Evlerine girdim.
Yarkın çoktan üzerini giyinmiş telefonuna bakıyordu. Beni fark edince direkt yanıma gelip sımsıkı sarıldı. Kollarını belime dolayıp havaya kaldırdı.
Kucağında ne kadar huzurlu ve ne kadar evimde hissettiğimin açıklaması yoktu. "Seni nasıl özlemişim.." diye mırıldandığında kafamı boynuna gömdüm.

"Ben de seni." dedim.

Beni yere indirip ellerini yanaklarıma götürdü. Gözlerimin içine içine bakıyordu. "Özür dilerim." dedi. Bunu defalarca söylemişti. Onu kendi içimde affetmiştim.

Affetmek unutmak değildir.

"Problem yok Yarkın." dedim. Eğilip alnımı öptü. "Bugün çok güzel olmuşsun." dedi elbiseme bakarken. Onun üzerinde yine takım elbisesi vardı. Simsiyah.

Telefonu çaldı. Ekranda "Caner" yazısını görünce anlam veremedim.

Yarkın ise rahattı. Şaşırmadı. Tepki vermedi. Telefonu kulağına götürdü açıp. "Efendim?"

Sakince dinliyordu. "Bilmiyorum. Bakarız."

"Seni ilgilendirmiyor."

"Kararımı veririm."

"Tamam."

"Sana da."

Ve kapattı.

"Neden aramış?" dedim merakla.

"Aile yemeğimiz varmış da katılabilir miyim diye soruyor."

Daha çok şaşırdım. "Seni neden arıyor?"

"Kardeşim beni neden aramasın Kayla?"

Ona gözlerimi devirdim. "Of Yarkın!" dedim hayıflanarak.

DİPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin