6|Neden burdasın?|

517 46 19
                                    


Erkenden kalkan Jungkook banyoya gidip elini yüzünü yıkadı. Dişlerini fırçaladıktan sonra ise okul formasını giydi. Telefonunu ve oda kartını yanına aldıktan sonra son bir kez aynaya baktı. Dalgalı kahverengi saçlarını özenle düzenledi. Dudakları kuruduğu için çilekli lipbalm sürdü. Şimdi daha canlı gözüküyordu.

Masasından çantasını alıp kapının önünde siyah converslerini giydi. Odadan çıktı ve kapısını kapattı.
Koridorda ilerlerken yan odadan kedi suratlı da çıktı. Üzerinde aynı okulun formasını görmesiyle aynı okulda olduklarını anladı.

İkisi beraber asansöre ilerledi. Asansörün açılmasıyla asansöre binip zemin katı tuşladılar. Jungkook yanındaki kedi suratlıya dönüp "Günaydın." dedi gülümseyerek. İsmini bile bilmediği kedi suratlı hızla Jungkook'a dönüp "Günaydın." dedi.

Kedi suratlı "Aynı okulda okuyoruz galiba." dedi. Jungkook ise kafasını salladı. "Ama ben yeniyim. Nakil oldum başka bir okuldan. Bugün ilk günüm." dedi.

Kedi suratlı ise "Zaten seni hiç görmemiştim. Adın ne?" dedi. Jungkook ise gülümseyerek ve elini ona uzatarak "Jeon Jungkook.".

Kedi suratlı ise Jungkook'un boşta olan elini tutup selamlaştılar. "Bende Min Yoongi." dedi. Asansör durmuştu. Beraber çıkıp yemekhaneye doğru ilerlediler.

Yemekhanedeki sıraya geçip tabaklarına yemek kattılar. Beraber boş bir masaya ilerleyip oturdular.

Şimdiden arkadaş olmuşlardı. Jungkook ise yeni arkadaşıyla iyi anlaşıyordu. Beraber hem yemeklerini yiyip, hem de okul hakkında sohbet ediyorlardı.

Yemeklerini bitirmişlerdi. Yurttan çıkıp Yoongi ile beraber otobüs durağına doğru sohbet ederek gidiyorlardı. Yoongi Jungkook'a bir abi gibi ona okulda ne yapmaması gerektiğini anlatıyordu.

"Okulda çok zorbacı gruplar var. Aileleri zengin. Hiçbirşeyden korkmuyorlar. Onlara pek yaklaşma." dedi. Jungkook ise kafasını salladı. "Yaklaşmam. Bu arada benden büyük gözüküyorsun. Sanki aynı yaşta değiliz." dedi Jungkook.

Yoongi ise gülümsedi. "Zaten aynı yaşta değiliz. 2 defa ortaokulda sınıfta kaldım bazı sebeplerden. Bu yüzden gerideyim. 20 yaşındayım." Jungkook şaşırmışçasına ağzını açtı. "O zaman sana hyung diyeyim mi?" dedi.

Yoongi ise gülerek Jungkook'un saçını eliyle dağıtarak "Diyebilirsin." dedi. Jungkook ise "Ya hyung saçımı o kadar düzeltmiştim. Şimdi ise yine bozuldu." dedi dudaklarını büzerek. Yeni okulunda güzel gözükmek istiyordu.

Yoongi ise "Böyle daha tatlı oldun." dedi. Jungkook ise saçlarını önünde ayna varmış gibi düzeltmeye çalışıyordu. Konuşarak geldikleri durakta oturarak otobüsün gelmesini bekliyorlardı. Jungkook durmadan Yoongi'ye birşeyler anlatıyordu. Yoongi ise onu dinliyordu.

Jungkook ısındığı kişiye çabucak alışırdı. Bide uzun süredir kimseyle konuşmadığı için konuşma ihtiyacı vardı. Yoongi ise onun bu tatlı hallerini dinliyor ve yanıt veriyordu. Aklına kız kardeşi geliyordu. Kız kardeşi de çok konuşkandı.

Otobüsün gelmesi sohbetlerini kesmişti. Beraber kalkıp otobüse bindiler. Kartlarını basıp arkadaki boş koltuklara ilerlediler. Jungkook Yoongi'nin yönlendirilmesiyle cam kenarına geçti. Yoongi ise yanındaki koltuğa oturdu.

"Cam kenarını pek sevmem. Güneş çok vuruyor. Sıcaktan nefret ederim." dedi Yoongi yüzünü buruşturarak. Jungkook ise Güneşi çok severdi. En sevdiği mevsim ise İlkbahar ve Yazdı. Bunları zaten Yoongi'ye yemekte konuşurken söylemişti.

Be with me ||TAEKOOK||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin