2|Tavşanlı anahtarlık|

847 68 30
                                    

Selaam babylerim🧡
Yeni bölümü sonunda atabildim💪🏻
...


Markette alışveriş arabasını sürerek etrafta gezinen Jungkook arabayı çeşit çeşit çikolataların bulunduğu rafların yanına sürdü. İnanılmaz güzel gözüken çikolatalara göz gezdirdi. Gözü fiyatlara kaydığında ise derin bir iç çekti.

Buraya gelmesinin amacı gerekli yiyecekleri almak olsa da 'bir tanede çikolata alsam birşey olmaz' diye düşündü -tabi buna parası yeterse- . Çünkü babasınım bıraktığı para az miktardaydı. Sadece gerekli yiyeceklere yetecek kadar parası vardı.

Aldığı eşyaların fiyatını topladı ve birazcık parası artıyordu. Fiyatlara bakarak çikolata aradı.

Tam parası yetecek bir çikolata buldu. Çikolataya baktığında sade sütlü çikolataydı. Hemen aldı ve alışveriş arabasına attı.

Abur-cubur bölümünü hızla geçerek kasaya ulaştı.
Parayı ödeyip poşetleri küçük elleri ile taşıyıp marketten çıktı.

Otobüs durağına yürürken ellerinde hissetiği acı ile durup poşetleri yere bıraktı. Poşetler ağır olduğu için elleri yanıyordu. Geri poşetleri yerden alıp yürümeye devam etti.

Kaldırımda yürürken önündeki turuncu tüylü küçük kediyi görünce duraksadı. Poşetleri bırakıp kediyi sevmeye başladı. Kedileri seven birisi olarak her gördüğü kediyi sevmeye bayılırdı. Tek kedi için değil, her hayvanı -tabii kortkutucu ve zarar veren hayvanlar hariç-  severdi.

Geri poşetleri alıp ayağa kalktıktan sonra kedi ile beraber yürüyordu. Gülümseyerek yerde onu takip eden kediye bakarken birden iri ve sert bir göğüse çarptıktan sonra afallayan çocuk poşetleri yere düşürdü.

Dengesini kaybedip çarptığı kişinin kollarına tutundu. Jungkook'un ince kollarının aksine tutunduğu kollar kaslı ve iriydi. Kendisine gelen genç çocuk hemen yerden poşetleri alıp çarptığı kişiye baktı. Kendisinin boyu, önündeki adamın omuzlarına anca yetişiyordu. İri kalıplı, esmer ve yakışıklı birisiydi.

Siyah takım elbisesi ve arkaya doğru şekillendirilmiş siyah saçları ise yakışıklılığına katkıda bulunuyordu. Genç çocuk gözlerini başka bir tarafa kaçırıp kısık sesiyle "Özür dilerim. Kusura bakmayın yanlışıkla çarptım." diyebildi.

Genç çocuğun aksine esmer adam gözlerini genç çocuktan alamamıştı. Kalın ve baskın sesiyle "Önemli değil genç çocuk." dediğinde hâlâ gözleri genç çoçuğun kahverengi saçlarında, yüzündeki o masum ifade ve kızarmış yanaklarındaydı.

Genç çocuk önündeki adama son bir kez daha baktı. Saygı anlamında hafifçe eğilip geri yürümeye devam etti. Arkada ise ona hâlâ bakan bir adam bıraktı.

Esmer adam geri arabasına yürüyecekken yerdeki tavşanlı anahtarlık dikkatini çekti. Yerden alıp arkasına bakındı. Genç çocuk ortalıkta yoktu. Anahtarlığa bakıp gülümsedi. Tavşanlı anahtarlığı cebine koydu.

•••

Genç çocuk otobüsten inmiş. Evine doğru yürüyordu. Aklına çarptığı adam geldiğinde ise onun nasıl bu kadar yakışıklı olduğunu düşündü.

Gerçektende güçlü birisine benziyordu. O sırada bir tane yumruk geçirse komalık olabileceğini bile düşündü Jungkook.

Be with me ||TAEKOOK||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin