true or false?-daddy ıssues

"Kalp"

Merhaba asklarimmm bi arkadass yorum atmıstı yb diye kıyamadım.
☺

Duvara bakıp düşündüm.
Bu evde 3. günümdeydim bu cehennemdeki sanırım  artık bi şeyler yapmam gerekiyordu bu canavarla aynı evde kalmak bile beni korkutuyordu ama emin olduğum şey,bu adam bana takıntılıydı ve resmen evcilik oynuyordu psikopat.

Emindim bugün kurtulacağım burdan.
Çok geçmeden yakından sesi geldi.
"Bebeğim, günaydın nasılsın?"
Güzel bir ses tonu ve güzel gözleri vardı belki de burda bu şekilde tanışmasaydık ona aşık olurdum.
Ama bu onun takıntılı bir manyak olduğunu değiştirmiyordu.

"Seninle olduğum sürece kötü babacık." diyip alayla konuştum.
Gülümseyen suratı kısa bir an düştü ama sonrasında hemen eski manyak haline dönmüştü.
Vazgeçmiyordu hiç bir şekilde ve bu bana çok dokunuyordu.
Ama gerçek şuydu ki ben ona en sonunda muhtaç kalıyordum.

"Senin yerin benim yanım bebeğim.Başka yere gitmeyi aklından bile geçirme yoksa hiç tanımadığın birine dönüşürüm."
Sesimi çıkarmadım biliyordum o dediğini yapardı ve geçen zaman ki cezası korkuyordum ondan ve her defasında onun kollarında oluyordum çünkü o bunu istiyordu.

"Hadi bakalım kalk bugün biraz evi göstereceğim aşağıda kahvaltı yapacaksın biraz da baba kız vakit geçiririz ha?"
Diyerek göz kırptı.

Bende buna karşılık olarak göz devirdim karşılığında popoma bir şaplak yedim  tabi ki.

"Bir dahakine affetmem haberin olsun Lal'im."

Sen neyi affediyorsun ki diye söylendim. Ama tabi sesli söyleyemedim çünkü tabiri caizse götüm yemiyordu.

Ayağımdaki zinciri cebinden çıkardığı bir anahtarla açmıştı.
Sonunda bu oda dışında bir yer göreceğim diye mutlu olmuştum aslında.

Beni yatakta kucağına almaya çalışmıştı ne yaptığını sanıyordu?

Çırpınmaya başladım beni kucağına almasını istemiyordum.

"Rahat dur yoksa ceza alırsın duydun mu beni?"

Otoriter ve itiraz istemeyen bir ses tonunda konuşmuştu.Başımı kaldırıp yüzüne baktığımda çok sert ve ürkütücü bakıyordu.Bu seferlik izin verdim benim de sözüm bu kadardı işte en sonunda hep o kazanıyordu.

"Aferin benim minik kızıma."

Başımı okşayıp öptü ve beni kaldırdı bende bacaklarımı beline sardım mecbur olduğum için.Yüzünde bir gülümseme vardı ona itaat etmem hoşuna gidiyordu ondan korkmam,çekinmem bundan zevk alıyordu.Merdivenlerden iniyorduk ben yeni gördüğüm için her yeri incelemeye başlamıştım o da bazen benim tepkilerime gülümsüyordu asağı indiğimizde bir mutfak ve onunla birleşik bir salon vardı.
Mutfak amerikan mutfağı tarzında siyah ve beyaz aralıklıydı.
Tezgah gibi olan masa da iki sandalye vardı biri siyah biri beyaz. Aynı onunla ben gibi çok zıttı.
"Beğendin mi güzelim? "
Belli belirsiz kafamı salladım o da bana bakıp garip bir şekilde gülümsüyordu.
"Yemekten sonra üstünü değiştirip duş almalıyız."

Yeni farketmiştim 7-8 gündür yıkanmıyordum kabul etmekten başka çarem yoktu.

"Tamam."

Gülümsemesi yüzünde soldu.
"Tamam ne?"

Oflayarak "Tamam babacığım."
Tekrar gülümsedi ve beni indirip sandalyeye oturmam için işaret etti.

"Sen uyuyorken bende kahvaltıyı hazırladım. "
Masada gerçekten bir kuş sütü eksikti ve o kadar özenle hazırlanmıştı ki dürüst olmak gerekirse mükemmel gözüküyordu.

Bana portakal suyu koyup oturdu benim önümdeki tabağı alıp bir sürü şey doldurdu bu kadar şeyi nasıl yiyecekti? Tabağı önüme koyduğunda sorgularcasına ona baktım.

"Bu tabağın hepsı biticek mazaret istemiyorum afiyet olsun. "
Mecburen yemeğe başladım sonunda karnımı doğru düzgün doyuruyorum farklı bir ortamda.

Gözlerini üstümde hissediyordum ama sanki takmıyormuşum gibi davrandım.
Kahvaltıyı yaptıktan sonra "Duş almaya gideceğim."
Onaylar anlamda başını salladı ve "Saçlarını ben kurutacağım."
Sesimi çıkarmadım koşar adımlarla geldiğimiz yerden "odama girdim. " kocaman dolapta bir sürü kıyafet vardı içlerinden bana en uygun olanı seçtim.Bornozu bulamadım odanın içindeki banyoya girdim orda pembe bir bornoz vardı suyu ayarlayıp banyoya girdim.
Nasıl kaçıcaktım bilmiyordum ama bu gece deneyecektim.

Akıl sağlığımı koruyamıyordum bu evde ağlamaya başladım sessizce bu adamdan kurtuluşum olsun lütfen.

Biraz ağladıktan sonra iyice yıkanıp banyodan çıktım.

Odanın içinde o vardı hemen geri adım attım.
"Korkma benden çok uzun kalınca bişey oldu sandım ama olmamış giyinince beni çağır güzelliğim."

Üstüme siyah sweat ve siyah şort giydim.Onu çağırıp çağırmamak arasında kalmıştım tam o sırada kapı çaldı ve sesini duydum.

"Gelebilir miyim? "

Onu görmek istemiyordum ama gelme desem bile gelecekti bu yüzden gel dedim.

Boyu uzundu sanırım 1.90 civarındaydı.

Tam önüme geldi ona başımı kaldırarak bakıyordum.
"Nefes kesici görünüyorsun Lal o kadar zor tutuyorum ki kendimi" bunu derken eli boynuma girmişti bende gözlerimi kapatmıştım iri eli boynumu kavrıyordu yavaş yavaş Ah! Napıyordum ben? Hemen geri çekildim  ve arkamı döndüm bir gülme sesi geldi o görmeden gözlerimi devirdim.

İlk havluyu aldı ve  saçlarımın üstündeki suları biraz daha az hale getirdi. (bu nası anlatıs) sonra yanda ki üçlü prize saç kurutma makinesi taktı odamda ki aynanın önünden pembe bir tarak aldı ve hemen arkama oturdu saçlarımı kurutmaya başladı arada ara ara koklayıp öpüyordu.Biraz daha kuruduktan sonra fön çekmeye başladı.Bu sırada odayı süzüyordum bir aynalığın önünde çeşitli makyaj, saç, koku ürünleri vardı.
Şuan napıyordum bilmiyordum ama zorunluluktandı.Gidecektim bu evden bugün.

Onun sevgisi takıntıdan da büyüktü.

Aaa selleaaam

Hayat nasıl?? 🤡🤡🤡😊

758 kelime