~~~~~~~~~~~~
Jimin'den
Uzun süredir atların üstüne yol alıyor, arada bir durup mola veriyorduk.
Ormana girmeye girmiştik ancak bahsedilen sürüyü bulmak tahminimiz den uzun sürecek gibiydi.
Yola çıkalı epey zaman olmuştu ve hava artık iyiden iyiye kararmış durumdaydı. Gökyüzüne ev sahipliği yapan Güneş yerini Ay'a bırakırken yıldızlar kendilerini göstermek istermiş gibi özenle parıldamaya başlamıştı.
Hava şansımıza çok güzeldi ve gökyüzü açık duruyordu lakin bu, tehlikenin göbeğinde savunmasız bir şekilde ilerlediğimiz gerçeğini değiştirmiyor'du.
Olası bir tehlike de bir kurt sürüsü ile nasıl başa çıkacabileceğimiz konusunda hiçbir fikrim yoktu. Üstelik liderlerinin bir siyah kurt olabileceği gerçeği tüylerimi diken diken ediyordu.
Benim yaşımda ki çocuklar yaramazlık peşinde iken ben kurt saldırırsa kendimi nasıl korurum, bunu düşünüyordum. Gerçekten, hayat hiç adil değildi.
Bir süre daha atların üstünde ilerlemeye devam etmiştik ve artık iyice yorulduğumu hissediyordum.
Göz kapaklarım ağırlaşıyor, düşüncelerim bir köşeye çekiliyordu. Ağabeyime baktığımda onunda en az benim kadar uykulu olduğunu görmüştüm.
Ayrıca bugün oldukça sessizdi. Nedensiz bir şekilde yol boyunca gerekmedikçe konuşmamış, her daim etrafa bakınıp arada bir göz göze geldiğimizde gülümsemişti. Korkuyor olduğunu düşündüğüm için de üstelememiştim.
Etraftan farklı sesler yükselirken babam atların ve bizlerin yeterince yorgun olduğunu düşünmüş olmalı ki en sonunda kalabileceğimiz uygun bir yer bulup atları bağlamıştı.
Bu tür olaylar için ormanın içine kraliyetimiz tarafından yapılan kulübeler vardı. Ben ve yoongi hyung bir odada, babam ayrı bir odada ve muhafızlar ikişerli olmak üzere iki ayrı odada kalacaktık.
Muhafızlar dan ikisi içeride bulunan şömine'yi yakarken diğer ikisi dolapta bulunan malzemeler ile yiyecek birşeyler hazırlıyorlardı.
Biz ise ağabeyimle birlikte odamıza girmiştik. İkimizde oldukça yorgunduk bu yüzden açlığımızı unutup üstümüzü değiştirdikten sonra direkt yatağın içine girmiş, kendimizi uykunun tatlı kollarına bırakmıştık.
Babamın bize seslendiği duyuyor olsak dahi tepki verememiştik de zaten.
(...)
Gözlerimi açtığımda hava henüz aydınlanmamıştı. Herkesin yatıp uyuduğu şu saatlerde ben uyanık bir şekilde tavanı izliyordum. Hatırladığım en son şey ise kulübeye gelir gelmez uyuduğumdu.
Yoongi hyung'um yanımda uyumaya devam ederken ben bir sağa, bir sola dönüyor, asla gelmeyen uykum yüzünden yatakta debeleniyor'dum.
İçimde tuhaf bir his vardı. Şu anda güvende olmama rağmen içimi saran korku ve endişe hissine bir türlü engel olamıyordum ve bu his gittikçe büyüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ainkien, Jikook (ARA VERİLDİ)
Fanfic"Onlardan uzak durmalısın, oğlum." "Onlar kim anne?" Annem, yani Kraliçe Park bana sevgiye gülümsedikten sonra altın sarısı saçlarımı okşamış, daha sonra da küçük bir iç çekme ile birlikte, "Kurtlar." demişti. "Kurtlar bizim düşmanımızdır Jimin...