✧༺♥༻✧.・゜゜・
NATO binasından çıktım artık NATO üyesi değildim, hastaneye gitmem şart böbreklerim çıktı aq, o nasık duvara itmek, Yunanistana bile daha iyi davranıyorum.
Rusya beni bankta oturmuş bekliyordu, yanına gittim.
Türkiye: hey Rusya, tamam çıktım.
Rusya: sonunda ağaç oldum.
_____
Zaman atlaması(üşenmek)_____
Şanghaya binasındaydım kendime ait ofisim zaten hazırdı sadece yeniden NATO binasına gidip eşyalarımı almam lazım.
Rusya: ee bugün ne yapıcaksın?
Türkiye: bir kaç saat burdayım, sonra NATO binasına gidip eşyalarımı alcam, ondan sonrada psikolog ile randevum var.
Rusya: hadi ama hala gidiyor musun psikoloğa?
Türkiye: evet malesef, kardeşlerim ve psikoloğum devam etmem gerektiğini düşünüyor.
Rusya: o zamana kadar beraber takılırız o zaman
Türkiye: olur.
Rusya gerçekten iyidi
Rusya: Türkiye gerçekten çok iyi birisisin, ama en büyük olay ne biliyor musun?mavi gözlerin cam gibi parlıyor, beyaz kirpiğin pamuk gibi bembeyaz, benim gözlerim onun aksine siyah kadar kara, belki siyah değil ama gözlerim, o derecede koyu bir lacivert.
Türkiye: teşekkür ederim Rusya, ama sende bir okadar yakışıklısın.
Rusya: aa!
Türkiye: noldu?
Rusya: benim Arjantin ile toplantım vardı, ben Çin'e mesaj atarım sen onun odasına git, biliyorsun demi odasını.
Türkiye: evet biliyorum.
Rusya: harika görüşürüz ben seni onun yanından alırım!
Rusya koşturarak gitti bende arkamı dönüp Çin'in yanına gittim uzun koridoru geçtikten sonra sonunda asansör kapıları açılırken beş takım elbiseli adam önceliği bana verdiler.
Burda güvenlikler içeridedir içeri giren yabancıları göz önünde bulundururlar ama NATO binasında direk dışardadırlar toplantı veya ülke dışında kişi giremez almazlar
O Rusça teşekkür edip ilerledim uzun koridorun sonunda duran siyah ejderhalı kapının önünde durudum kapıyı çaldım.
Çin içerden ses vermedi aksine içerden konuşma sesi geliyordu, ülkedir diye bekledim
Kapının yanındaki duvara yaslanıp, asansörün yanındaki merdivenin olduğu yerdeki uzun camlardan dışarıyı izledim.kapının açılmasıyla yaslandığım yerden doğruldum, içerden kuzey Kore çıktı bana baş selamı vererek gitti.
Çin oturduğu yerden bana gel işareti yapınca içeri girip kapıyı kapattım ,
Çin'in masasının önündeki tekli koltuklardan birine oturdum.Çin: merhaba Türkiye, fikrini değiştirmişsin.
Türkiye: evet ama sanırım Amerika bana düşman oldu, yada tüm NATO....
Çin: boşversene, biz kendimizi Amerika gibi bir bok sanıyoruz.
Güldü ve masasının üstündeki bilgisayarı kapattı.
Çin: Rusya gelene kadar ben sana bakıcam.
Türkiye: bakıcam mı?
Çin: tüm NATO bana düşman oldu demedın mi?
Türkiye: ama sanırımda dedim
Çin: boşver bence bir kaç NATO üyesi yüzünden tehlikede olan bilirsin.
Türkiye: sen ne ara beni düşünmeye başladın.
Çin: tch, kardeşine kötü davranıyorum diye seni düşünmek değilim.
Oturduğu yerden kalkıp karşıma geçti ellerimi tutup kendisine çekti.
Çin: ama sanırım bıraka bilirim, nasıl olsa şanghaya katıldın.(keşke)
Türkiye: gerçekten mi!?
Çin: hıhı
Ayağa kalktım şuanda mutluydum, ona saruldım sımsıkı oda karşılık verdi.
Çin: işim bitti benim gel dışarı çıkalım.
Kendimi ona dan uzaklaştırdım.
Türkiye: fark etmez.
Çin'le birlikle dıları çıktık, onun bildiği yer varmış restoran, oraya vardığımızda yer seçtik.
Çin: yarım saat sonra Rusya buraya gelir.
Türkiye: peki.
Çin: açmısın?
Türkiye : Rusya yi bekleye bilirim.
Çin: sen bilirsin.
İkimizde sohbet ediyorduk.
Rusya yı yanımıza gelince bir sandalye çekip yanımıza oturdu
Rusya: yediniz mi?
Çin: hayır.
Rusya: hm peki, ne yersiniz.
Türkiye: o gün kumpir yiyemedim , kumpir ayran
Rusya: dün kinden (adını unuttum)
Çin: hm kumpir mi? Denesem?
Türkiye: harika olur
Çin: tamam o zaman.
Garson yanımıza gelince yemek leri söyledik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
最後の会議 {Gay (CH) (turmany Ama Ruskey) Okuyun Anlarsınız)
Random"Türkei... es tut mir leid, was ich dir angetan habe" Deutschland... ich werde dir nie verzeihen... (çevirin len) Türkçe