00.03 (harrymort)

444 19 7
                                    


Harry düzgünce yemediği kaçıncı haftaydı bilmiyordu. Tüm bedeni, ona verilmiş olduğu cezadan sonra acı ve sızlanma içindeydi. Harry tekrar iç çekip daracık dolabında rahata ermeye çalıştı, çalıştı diyorum çünkü, bedeni büyüdükçe oraya sığması zordu.

Evet, kısa bir geçmişe dönüş yaparsak, diyorsunuzdur niye akrabalarına geri döndü?

Harry bunun için Dumbledore'a yalvararak durumunu paylaşmıştı. Cevap ise; tek kalan 'biricik' akrabalarının yanına gitmeliydi. Müdür üzgün -ya da öyle görünerek- "Orada koğuş ve rünler var, seni Voldemorttan koruyacaktır." Diye son nokta konulmuştu.

Harry zavallı vücuduna acıyordu ve nasıl hâlâ hayattaydı, aklı almıyordu. Ama tek bir fikri vardı. Sihir, elbette sihiri onu ayakta tutacaktı.

Ve onun arkadaşlarının ona verdiği sözü unutmayalım. Yazın ona yazacaklarına söz vermişlerdi. Ve sonuç? Mektup yoktu.

Harry, Weasley ve Hermonie’nin hayatlarını çok iyi bildiğini biliyordu. Ne de olsa, Weasley'lerin evine bol kıyafetler ve morarmalar ile geliyordu. Açıkçası Hermonie zekiydi. Onun da fark edeceğini biliyordu..

Harry fark ettiği detayla gözleri büyüdü. 'Hayır.' dedi. 'Bu mümkün olamaz...' Arkadaşlarının ona ihanet ettiğini düşünmek istemedi, red etti bu düşünceyi.

Bacaklarını kendine çekip, başını bacaklarına koydu. Hâlâ hızlı nefes alıp veriyordu ve açıkçası bunu yaparken bile canı yanıyordu. Başını hafifçe dolabın kapısından sızan ışığa dikti, tekrar gözlerini kapattı. Çalan zil sesini duymazlıktan geldi.

"Harry Potter burda mı?" Harry sesin kaynağını hayal mi yoksa gerçek mi olduğunu kavrayamadı, sanki tanıdıktı. "O burada değil, sizi ucubeler!" Vernon amcasının sesiyle yüzünü buruşturdu.

"Yalan söylediğini biliyoruz, Potter veleti bu yaz boyunca buradan ayrılmadı!" Bir başka ses daha... Sessizlik.

Harry onlari görmezden gelerek doğruldu, uyuşan vücudu, acıyla inledi. Harry yaptığı şeyi fark edince gözleri büyüdü ve ağzını kapattı.

"Potter?"

Dolabına yaklaşan ayak seslerinu duyunca, Harry panikledi ve kendine sarıldı, olabildiğince küçüldü.

Dolap kapısı cızırtılı bir şekilde yavaş yavaş açıldı. Harry gözlerine gelen ışıkla rahatsız bir şekilde mırıldandı.

Nefes tutuşlar...

"Potter, Merlin aşkına iyi misin?"

Harry hafifçe başını kaldırdı, görüntü bulanıktı. Çünkü gözlüğü Petunia tarafından kırılmıştı. O yüzden kişiyi kestiremedi. Adam ona yaklaştı.

"Snape gitmeliyiz..."

Harry hızla adamın kucağına alındı. Ondan sonrası zaten karanlıktı...

-

Harry yattığı yerden hafifçe kıpırdandı. Gözlerini hafifçe açtı.

Yumuşak bir yatakta, ipek gibi çarşafların altındaydı. Yüzüne gelen güneşle yüzünü buruşturdu.

"Harry Potter, uyandın!"

Harry gözlerini kırpıştırdı. "Ah doğru, sana iksirleri vermeliyim. Gözlüğün yanında mı?"
Olumsuz baş salladı.

Karşısında ki adam bir şeyler karıştırarak, ona yaklaştı. "Sana iksir vereceğim, tamam mı?"

Harry itaat ederek ona verilen iksirleri içti. Bir süre sonra görüşü düzelince gözlerini kırpıştırdı. Karşısında ki adama baktı ve arkasında ki adama...

Çığlık...

"PROFESÖR SNAPE, VOLDEMORT?" Harry korkuyla geri çekildi.

"Potter, sakin olmalısın, hâlâ iyileşme sürecindesin..." Snape hafifçe onu uyardı.

Harry gözlerini Voldemort'a dikti. Tuhaf bir sessizlik oldu. "Bizi rahat bırak, Snape"
Snape hızla odadan ayrıldı.

Harry bakışını tekrar kapıdan çıkan Snap'ten Voldemort'a verdi. "Potter..."

Harry hafifçe kıpırdandı. "Niye burdayım?"
Sessizlik... "Bana cevap verin!"

Tekrar sessizlik

"Voldemort tıp oyunu oynarmış" Harry alayla homurdandı. "Agubucuk... Sen büyüdünde çen Voldemort olupta tıp mı oynarsın..." Voldemort ona kaşlarını çattı. Yine tuhaf ama sakın bir sessizlik oldu.

"... Neden?" Voldemort kaşlarını kaldırdı. "Neden ne?" Harry ona tip tip baktı. "Neden beni kurtardın, öleceğimin farkındaydın... Neden?"

Voldemort iç çekip, Harry'nin yattığı yatağın kenarına oturdu. "İzin verde sana hikaye anlatayım, Potter."

Harry kollarını kavuşturdu. "Bir varmış bir yokmuş Voldy'nin burnu yokmuş... Son"

Voldemort iç çekti. "Sadece dinle..." Voldemort bakışlarını kaçırdı.

"Bir çocuk varmış, yetimhane de yaşıyormuş, ve herkesten farklı olduğunu biliyormuş... O yılanlarla konuşup, eşyaları havaya kaldırıyormuş.
Bir gün ak sakallı bir dede gelmiş, ona herkesten farklı olduğunu söylemiş..."

Harry sıkıntıyla ofladı. "Eee?"

Voldemort çocuğa delici bakışlar attı ama devam etti. "O çocuk o sakallıya güvenmiş, onun teşviklerini dinlemiş... Ama çocuk bir şey fark etmiş. O'nun sırları var olduğunu."

"Çocuk bunu araştırmış ve bilgiler öğrenmiş, adamı durdurmaya çalışmış-"

"Bu salak saçma hikayenin sonucu ne?" Harry sıkıntıya belirtti.

Voldemort sinirle nefes verdi. "Potter, kısacası senle biz aynıyız..."

"Nani?" Voldemort ona salak gibi baktı. "Ne? Muggle göndermesiydi."

"Her neyse, biz aynıyız çünkü o salak Dumbledoor" r'yi bastırarak alayla ismi söyledi. "Onun ikimizde kurbanıyız... Seni o pis Muggle'lara neden verdiğini sanıyorsun?"

Harry omuz silkti. "Biricik akrabalarım oldukları için ve senden korunabilmem için" otomatik cevap verdi, alayla.

Voldemort iç çekti. "Seni manipüle etti, Potter."

Harry gözleri açıldı. "Yalancı"

Voldemort onun gözlerine baktı. "Doğru olduğunu biliyorsun ama kabul etmiyorsun..."
Harry doğru olduğunu bildiği için sustu.

"Potter, ruh eşleri hakkında ne duydun?" Voldemort gelişi güzel sordu.

"Erm... Sanırsam 'Mione’den duymuştum. Onlar ayrılmazlar falan birisi olmazsa ölür falan değil mi?"

"Evet, basitçe bu..." İç çekti. "Potter ikimiz ruh eşjyiz..."

"Ne?" Harry gözleri büyüdü. "Nasıl?"

Voldemort omuz silkti. "Bende bunu söylüyorum. Ruh eşi olduğumuzu anladığımda seni kurtarmaya çalıştım."

"Ne zaman?"

"Profesör Quirrell olduğumda..."

"Ah o salak mı?"

"... Dolaylı yoldan bana laf etme velet."

Voldemort çocuğa yaklaştı. "Seni korumak istiyorum."

"Neyden?"

"Herşeyden..." Voldemort tuhaf bir şekilde gülümsedi. "Seni koruyacağım, Potter." Harry'nin çenesinden tutup kaldırdı.

Harry fark etmese de ağlıyordu. Voldemort elleriyle gözlerini sildi, dudaklarına kapandı.
İkisi de uzunca öpüştüler.
"Seni sonsuza kadar koruyacağım..."

|

Selamlar! Soft bir bölüm oldu biliyorum ldkckckkfkfkfk neyse umarım beğenirsiniz onigirilerim fikirlerinizi bekliyorum.

bu arada sizce smut bölümler yazmalı miyim? Yazıp yazmamak konusunda ikilemdeyim de-
Neyse yazmasam bile fark etmeyecek fikirlerinizi bekliyorum tekrardan.

TOMARRY-HARRYMORT / ONE SHOTSWhere stories live. Discover now