"eminim seni bir çöpten farksız görmüyorlarlardır! Yazık acıdım sana!"
°Jeongin°
B
eomgyu bana bir sürü kıyafet göstermişti. Aralarından en beğendiğimi söyledim ve bana giydirmesini rica ettim. Siyah bol bir pantolon ,içine beyaz gömlek ve siyah bir ceket giymiştim.
"Beomgyu saat kaç?" Beomgyu hızlıca saate bakıp "saat 6 jeongin misafirler 7'de gelecek" gülümseyip kafamı salladım.
"Biz aşağı inelim o zaman" beomgyu kafasını sallayıp arkama geçti ve tekerlekli sandalyeyi sürmeye başladı. Aşağı indiğimizde bütün aile fertleri burdaydı.
Annem yanıma gelip saçıma bir öpücük kondurdu "hoşgeldin meleğim!" ben de annemin yanağına bir öpücük kondurup "hoşbuldum anne!"
Kai yerinden kalkıp yanıma geldi, ellerimi tuttu ve çömeldi. "Abiş evlenince beni unutmazsın değil mi?" Kıkırdayıp "seni unutmak mümkün mü bebeğim?!"
Kai gülüp bana sarıldı ben de kollarımı beline sardım. Kulağıma eğilip "seni hiç bırakmayacağım abi" kai'den ayrılıp yanağını avucumun içine aldım "beni hiç bırakma güzelim~" dudağının kenarına tüy kadar öpücük kondurup geri çekildim.
Gelen sesler ile arkamı döndüm, Sanırım misafirlerimiz gelmişti. Karşımda üç kişi vardı. Evleneceğim adama baktım gerçekten melek gibi görünüyordu. Gerçekten bir prens'e benziyordu bir de bana bakın.
Kral ve kraliçe, babam ile annemin yanına gidip selamlaştılar tabi hyunjin'ide unutmamak lazım.
Herkes yemek masasına otururken, beomgyu hızlıca beni kucağına alıp sandalyeye oturttu. Hyunjin'e baktığımda küçümseyici bir bakış attığını gördüm.
Neden ki çok mu kötü olmuştum?
Ben bakışları altında iyice ezilirken seungmin hyung konuştu. "Demek jeongin sensin ha! Çok güzelsin!" Hafifçe gülümseyip nezaketen "teşekkür ederim o sizin güzelliğiniz"
Seungmin hyung gülüp tekrardan önüne döndü. Yemek gayet sakin ilerlemişti ara sıra konuşmaya giriyordum,bazen ise sadece susuyordum.
Hepimiz yemeklerimizi yedikten sonra babam konuşmaya başladı "jeongin, hyunjin'i al ve odana çık birbirinizi birazda olsa tanıyın"
Babama Gülümseyip beomgyu'ya baktım. O ne demek istediğimi anlamış gibi yanıma geldi ve beni kucağına aldı, tekerlekli sandalyeye oturdu. Hyunjin ise ayağa kalkıp umursamaz bir şekilde yanımızda yürümeye başladı.
Belki de onu isteyerek bir hata yapmıştım kim bilir. (Ben)
Odama girdiğimizde beomgyu'ya bakıp "teşekkür ederim beomgyu, sen çıkabilirsin" beomgyu kafasını sallayıp odadan dışarıya çıktı. Hyunjin yatağa oturdu ve etrafı inceledi.
Odada yalnız kalmıştık fakat ne ben konuşuyordum, ne de o konuşuyordu. Bana baktığını hissedebiliyordum fakat dönmek istemiyordum.
"Ben buraya seni izlemeye gelmedim!" Bağırmasıyla irkilip, ona baktım. "Pekâlâ ne konuşmak istiyorsunuz?" Histerik bir kahkaha atıp "bir de senle konuşacak mıyım sence? Ben buraya sana bir şey söylemeye geldim!" Yavaştan gözlerim dolarken gözlerimi kaçırdım.
"1. Olarak seninle isteyerek asla evlenmem boşa hayaller kurma. 2. Senden hep nefret edeceğim bunu unutma. 3. Ve son olarak sen mi benle evlenmek istedin!?"
Hızlıca kafamı iki yana sallayıp konuşmaya başladım. "Ben asla böyle bir şey istemem! Ayrıca sizin bu kadar küstah olacağınız hiç aklıma gelmezdi veliaht prens! Anneniz ve babanıza acıdım gerçekten"
Hızlıca yanıma gelip çenemi tutup sıktı "bir daha ailem ile ilgili bir söz duymayacağım senden!" Beni süzüp geri gözlerime baktı "ben de senin annen ve babana acıdım şahsen, eminim seni bir çöpten farksız görmüyorlarlardır! Yazık acıdım sana!"
Elini çenemden sert bir şekilde çekip tekrardan yatağa oturdu. Dolu gözlerimden bir yaş düşerken "gerçekten beni buradan mı vuruyorsunuz?!" Gözleri beni bulurken ben de ona baktım "yürüyemem benim suçum değildi! Bunu anlamayacak kadar kapasiteniz yoksa bu beni ilgilendirmez!, zaten bu sözleri söyleyerek kendinizi bana ifade ettiniz! Ayrıca benimle evlenmek bu kadar zor geliyorsa anne ve babanıza gidip evlenmek istemediğinizi söyleyebilirsiniz!"
Bu sözlerin benden çıktığına bile inanmayarak beomgyu'ya seslendim. Beomgyu hızlıca yanıma gelip bana baktı "götür beni buradan, bazı kişilerin seviyesine inmekten yoruldum!"
Beomgyu hızlıca arkama geçip sürmeye başladı. Hyunjin'in arkamdan şaşkın bakışlar attığını hissedebiliyordum.
(Jeongin'in giydi kıyafet)
(Hyunjin'in giydiği kıyafet)
Uhuuu bitti bu bölümde
Artık kitaplarimda hyunjin'i şerefsiz yapmaktan yoruldum ama hoşuma gidiyor DKSHSKSJS
Ee siz napıyorsunuz aşklarımm
Umarım bölümü beğenmişsinizdir sizleri çooook seviyorummm güzellerimmm 🌸😚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALPSİZ PRENS~°HYUNİN
FanfictionJeongin Yang krallığının prensiydi,fakat jeongin'in bir engeli vardı o da yürüyememesiydi. Bay Yang oğlunun tek başına kral olamayacağını düşünüp,Hwang krallığının tek varisi olan Hwang Hyunjin ile evlendirdi. Hyunjin Jeongin'i hiç kocası olarak gör...