Peki ya her şey yalansa?
Ya aslında hayat diye bir kavram yoksa? Ya da biz bir oyunun içindeysek? Belki biz bir kukladan farklı değilsek?
Ah , bu düşünceler yine beynimi kontrol altına almayı başarıyor.
Yine gözlerimi karanlığa açtım. Sahi bu odada da hiç mi ışık yoktu? Ya da ışık sadece bana mı haramdı? Galiba bana her şey haramdı. Gök yüzü, güneş , normal bir yaşam . Bunların hepsi normal bir insan için dimi?
Benmi? Bense 5 yıldır akıl hastanesinde yatan bir " deliyim" . Evet tam bir deliyim!."Yemeğini ye" dedi her zamanki gardiyan . Yemek , tabii ne kadar yemeğe benzemesde yemek. Alıştım artık buranın " yemeklerine" evet o kadarda iğrenç değiller. Her ne kadar kaç defasında içinden saç telleri çıksada. Bir delinin yemeği en fazla ne ola bilirki? Ha, ben size bunu da söylemeyi unutdum yaa. İsmim "Hayat " her ne kadar yaşamamış olsamda.
Yemeğimi yedikten sonra boş , ve karanlık oda da en fazla yapılabilicek aktivite olan kuzuları saymaya başladım kafamda. Çok eğlenceli! 117,118,119.... galiba artık gözlerim bana uymuyolardı. Ve usulca kapandılar..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Işığı
SpiritualBir Ay Işığında tutuldum ben sana , aydınlığa gerek yoktu gözlerin zaten her yeri aydınlatırken. Al ömrüm senin olsun , sadece seni seveyim, sadece sana bakayım. Yalnızca benim ol bu Ay Işığında .