I Wanna Be Your Girlfriend

464 41 221
                                    

Fem!AU

Fluff

Song:

I Wanna Be Your Girlfriend-Girl in Red

.

Sonbaharın gelmesiyle dökülen yapraklar,kuşların göçlerinin başlangıcı olan cıvıl cıvıl sesleri..Ne hoş değil mi?

Ve ben bu güzel sonbahar gününde yine sana aşıktım.Salakçaydı evet ama duygular...

Kimse onlara hakim olamıyor sanırım?

Sabahın huzurlu bir günüyle kapımda bekliyordun.Huzurlu diyorum çünkü o günüm senle geçecekti.Benim seninle geçen her günüm güzel ve huzurluydu.

Çalan kapının sesi âdeta melodi gibi geliyordu kulağıma.Aşk bunları yapabilir miydi?

Kapıyı açmamla o muhteşem gülüşünü bahşetmiştin bana.Sanırım ancak bir insan bu kadar güzel gülümseyebilirdi şu evrende.

Ah Ranpo,benim sevgilim olmanı o kadar isterdim ki.

Okula yürümeye başladığımızda sürekli konuşuyordun.Sesin bir melodi gibiydi.Sabah akşam dinlemekten bıkmayacağım bir melodi.

Okula varıp sınıfa varmıştık ki maalesef sınıfımız pek sakin değildi her zamanki gibi.Dazai oturmuş Chuuya ile uğraşıyor,Chuuya ise onu pek kaale almamaya çalışıyordu.Elinden geldiğince?

İkimizin sırası arka arkayaydı ancak ben senden daha uzun olduğum için öğretmenimiz beni arkana almıştı.Her ders o güzel yüzünü göremiyor olsam da ders ne zaman bitse sandalyeni benden tarafa çeviriyordun.

O hareketine bile kalbimin ne kadar eridiğini anlatmam için kelimelerim kifayetsiz kalırdı bir tanem.

Yine klasik bir okul gününde arkanı dönmüş,sırama başını koymuş,yatıyordun.O kadar tatlı gözüküyordun ki..

Ben uyuduğunu sanıp kitap okurken bir anda mırıltılı bir tonda konuşmuştun.

"Edgar?"

Sesin âdeta bir melodiydi her zamanki gibi.

"Evet?"

"Saçımla oynasana."

"Saçınla mı?"

"Mhm."

O an içimden bir çığlık atmıştım.Evet,sürekli saçınla oynatırdın ancak ben her sorduğunda içimdeki bu çığlıkları susturamazdım.Susmuyorlardı işte ne yapayım?

Sessizce elimi saçlarının arasına daldırıp oynamıştım saçlarınla.Her parçası her an kırılabilecek bir elmas gibi özenle,şefkatle oynamıştım o narin saçlarınla.Her bir tanesi yumuşacık ve fazlasıyla mükemmeldi.

Senle olan arkadaşlığım için bile her gün Tanrı'ya dua edebilirdim.

Zekiydin,güzeldin,hele ki o gözlerin.Ah,o gözlerinin içinde sonsuza dek kaybolabilirdim Ranpo.Emin ol en ufak bir sesim bile çıkmazdı.

Saçlarınla oynarken kafamı sessizce sıraya koyup sana bakmıştım.Uyuyordun ve o kadar sevimliydin ki,o önüne gelen kömür tonunda simsiyah saçların,buğday tonundaki ten rengin,o kıvrımlı dudakların.

O dudakları öpmek için nelerimi vermezdim..

Fakat her güzel şeyin bir sonu vardı.Çalan zil sesiyle uyanmış,bakışmıştık.Yine o güzel gülümsemeni bahşetmiştin bana.

𝗥𝗮𝗻𝗽𝗼𝗲 𝗢𝗻𝗲-𝗦𝗵𝗼𝘁𝘀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin